Waiting To Nowhere

Bölüm 1- Green Eyes

Karanlık . Her zaman karanlığı severdim. Beni rahatlatırdı.

Müdürün mikrofona üflemesiyle hayallerimden uyandım.

''Haftaya çarşambaya buradalar. Kendinizi hazırlarsanız iyi olur.'' Anlamamıştım. ''Onlara iyi davranmanızı ve onlarla güzel vakit geçirmenizi istiyorum. Aksilik çıkarsa karışmam. '' Ne diyordu bu kadın ? Amber 'a döndüm ve fısıldadım ''Neler oluyor?''

''Öğrenci değişim programı.'' Ne? Sesli düşünmüştüm.

''Öğrenci değişim programından çocuklar geliyor Jagleen. Yakışıklı çocuklar.'' Amber. Gayet normaldi. Onlara sulanacak onlarca kızın arasında o da olacaktı.

Okul çıkışı ablamı bekliyordum. Hava yağmurluydu ve ben yanıma birşey almadan çıkmıştım. Yaklaşan beyaz arabayı uzaktan tanıdım . Camdan başını uzattı . ''Hadi Jagleen.''

Trinity'nin sözüne uyarak arabaya bindim. Benden 6 yaş büyüktü ve bu yüzden bana her istediğini yaptırabileceğini zannediyordu. Sürtük.

''Neden daldın ?'' Sesiyle uyanmıştım. Etrafıma bakındım.

''Neden daldın diyorum.'' Sesi biraz daha sert çıkmıştı.

''H-hiç .'' Sesim titremişti .Trinity, elbette anlardı .

''Bişey olmuş. Söyle Jaga .''

''Okula yeni kişiler geliyor .Farklı kişiler .'' Ufak bir bakış attım.

''Değişim programı .Öyle değil mi?''

''Aynen öyle. Amber çok heyecanlı.'' Haklıydım.

''Haklısın.Amber 1-2 haftaya hepsini toplar.'' Bu kızı tanıyordum.

Saat 20.45 i gösterdiğinde duştan çıkmıştım. Yarın cumartesiydi .Amber la buluşacaktım .Alışveriş. Beni o da rahatlatırdı.

Alarmın o gıcık sesiyle uyandım . Üstümde iç çamaşırından başka bişey yoktu .Ne ekşın ama .Hızlı bir şekilde giyinip aşağı indim. Trinity yoktu .Masanın üzerindeki notu görünce anladım .Jake ile buluşacaktı. Sevgilisi işte .Bırakayım da ne yaparlarsa yapsınlar. Umrumda bile değildi.

Kapı çaldığında gelenin Amber olduğunu anlamam uzun sürmedi.

''Alışverişe gitmeyelim.''

''Neden ?''

''Çocuklar için evde hazırlanmak istiyorum.''

''Ya gelenlerin hepsi kızsa ? Ne yapacaksın Amber?'' Bakalım cevap verebilecek misin seni koca kaltak.

''O zaman kızlarla yeni erkek arayışlarına başlarız. Hahahaha.'' Kısa bir kahkaha patlattı.

''Gerçekten sürtüksün Amber.''

''Hadi ama , heyecanlı olduğunu biliyorum. Trinity akşam raporunu verdi.'' Trinity eve geldiğinde onu benden güzel bir sürpriz bekliyor.

''Her neyse. Nasıl hazırlanacaksın bakalım.''

Çabuk hareketlerle üstünü çıkarttı. Çantasından çıkardığı kıyafetleri üzerine geçirdi. Tanrım bu kız gerçekten güzeldi.

''Nasıl ? Yarınki görünümüm bu.''

''Ne ?? Yarın mı ?'' Yarın mı geliyorlardı?

''Erken çıktığın için kaçırdın Jaga. Yarın geliyorlar.'' Geliyorlar'ı üstüne basa basa söylemişti.

''Sen kendi haline bak Amber. Ben duşa giriyorum.''

Sabah kalktığımda yanımdaki sarı saç kümesini görünce biraz korktum , fakat orada Amber'ın uyuduğunu anlamam uzun sürmedi.

''Kalk hadi.''

''5 dakika.''

''Amber.''

''Beş dakika dedim.''

''Saat sekiz buçuk. Dokuzda geleceklerini söylemiştin.''

''Hayır.Hayır.Kalkmalıyım.Kalkmam gerekiyor.''

Saat dokuz olmadan okula varmıştık. Hangi gerizekalı pazar günü sabahın köründe gelecek 3-5 çocuk için buraya sürüklensin ki ? Biz. Kapının önünde küçük bir kalabalık vardı. Gelmişlerdi. Yavaş adımlarla kapıya doğru yürüdük. Öğretmen herkesi salona alıyordu. Hocaya gözükmeden salona girdik. Sahnenin önünde oturan çocuklara baktım. Sanki kendi okulları. Tanrım ! Zaten kendi okullarıydı. Artık.

Amber'ın sözlerine dikkat etmeyerek sahnenin önüne yürüdüm. Ancak biri gözüme takılmıştı. Yeşil gözler.