~31.BÖLÜM~

6.9K 217 52
                                    

Saat çoktan yedi olmuş herkes çıkmıştı. Şirkette ben, ateş ve güvenlikler kalmıştı.

Saçlarımı en tepeden toplamış tüm dikkatimi ateşin işine yaramakla meşgul tutuyordum.

"Eylül şu dosyayı da al. Personel maaşları bunlar. Hepsini excele geçir. O bitince çıktılarını alıp bi dosya hazırla. 350 tane personelimiz var. Karışmamasına dikkat et."

"Aslında ateş 350 personel ve karışmamasını istiyorsun. Acaba dosyayı alfabetik sırayla mi yapsam"

"Evet olabilir. Mantıklı geldi."

Aramızdaki sohbet bu saate kadar sadece bu şekilde ilerlemişti. En uzun konusmamizda buydu.

Daha sonra dediğini yapıp bilgisayara geçtim. Verdiği işe dikkat etmeliydim. O kadar personelin arasında en deneyimsiz olan kişiyi yani beni seçmişti.

Aradan gecen saatlerden sonra dosyayı düzenlemiş ve ateşe teslim etmek için ayaklanmıştım.

"Ateş dosyayı düzenledim. Yapabilecegim başka birşey var mi?"

Ateşin önündeki dosyalara baktığımda hepsi bitmişti. Sadece elindeki dosya kalmıştı.

"türk kahvesi .. Az şekerli olsun."

"Anlamadım."

"İkimizde çok yorulduk. Bi kahveyi haketmiyo muyuz?"

Yüzünde garip bi gülümseme belirmişti. O gulumsedikten sonra bende ayni şekilde gulumsemistim.

Kahvelerimizi getirdiğimde ateşte tüm dosyaları bitirmişti. Kendimi direkt koltuğa attığımda duvardaki saate baktım. Saat gece 3 olmuştu.

"Saatte çok geç olmuş."

"Kahvelerimizi içip eve gidelim. Yeterince çalıştık. Bugün işe de gitmeyiz zaten. Serbestsin."

Şuan kesinlikle rüya gördüğümü düşünüyordum. Konuşması,tavırları gayet güzeldi. Bu atesten beklemediğim tavirlardi.

"Bu arada bugün aksam üstü ailem gelicek. 2 gün yanımda kalicaklar. Onların odalarını hazırla. Yemeklerini yap. "

"Demek ki serbest değilmişim"

"Anlamadım bir şikayetin mi var"

"Yook. Ben kalkiyim o zaman"

"Bekle bende eve geçicem."

Biz çıktığımızda hava yavaş yavaş aydınlatıyordu. Yorgunluğumu arabaya bindiğimde çok net hissetmiştim.

Eve geldiğimizde saat beş olmuştu. Bu kadar gecikmemizi sağlayan şey ateşin uğradığı yerlerdi. Ne yaptığı hakkında hicbir fikrim yoktu.

Evin kapısından girdiğimizde ilk konuşan ateş olmuştu.

"Sen simdi odana git. Aksama hazır olacak şekilde kendini ayarla. Ben odamdayim "

"Tamamdır. İyi uykular"

"İyi uykular"

Geri cevap almamla şaşırmıştım. Genellikle iyi geceler, iyi uykular, günaydın, merhaba gibi kelimelere, sözcüklere pek cevap vermiyordu.

Hemen duşumu alıp geceliklerimi giyip yatağıma atladım. Uyumamın çok uzun sürmeyecegini bildigimden gözlerimi kapadım...

Uyandığımda saat öğlen 11 olmuştu. Bu uyku bugünlük yeteceğini umuyordum.

Hemen kalkıp üzerimi giyindim. Mutfağa geçmeden ateşin odasına doğru yaklaştım. Kapı hafif aralıklı olduğundan bende yavaşça kafami odaya doğru uzattim. Tahmin ettiğim gibi ateş uyuyordu.

PATRONUMLA BAŞIM BELADAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin