13. Bölüm Sigara

57 10 1
                                    

Media: Hilal ve Bölüm Şarkısı : Model - Levla Vazgeçti

Kaan'ın ağzından

   Onun karşımda gördüğüm an elim ayağım boşalmış gibiyidi. Ne kadar olmuştu? Günler mi? İmkansız. Aylar mı? Sanmam. Yıllar? Olası.

    Peki onu görmek neden eskisi gibi beni mutlu etmiyor? Bu sorular kafamı işkal etmekten başka bir şeye yaramıyordu. Elimde soğuk bir sıvı hissedince yere doğru döndü bakışlarım.



    Yerde o yemyeşil çimlerin arasında daha demin kırdığım kola şişesi ve elimden akan kanlar vardı. Bakışlarımı yine ona çevirdim. Güzeldi. Eskisi gibiydi güzelliği. Fakat yüzü solgundu. Gözleri ise kıpkırmızı.


     Canı acıyor gibiydi. Eskiden olsa hiç düşünmeden dibine kadar gider onu sıkıca kendime çeker ve sonra onu kollarımın arasına alırdım.


       Ama artık bundan emin değildim. Tek emin olduğum şey şu anda elimden bir kaza çıkabilirdi ve bundan tek o zararlı çıkmayacaktı.


      Elimin ve vücudumun titrediğini o an fark edebilmiştim. Hala deli gibi sıktığım avucuma baktığım zaman. Elimden hala oluk oluk kan akıyordu. Hemen yüzümü Berk'e döndüm.





    Bakışlarımda bir yakarış vardı. Hemen Erk'e baktım. Korkmuştu. Azra'nın arkasına saklanmıştı. Kendimi zapt edemiyordum. Berk bakışlarımı anlayıp ne kadar istemesede bizimkileri Azraların evine yönlendirdi.





     Hepsi sıra ile gittiklerinde Berk hala bana bakıyordu. Gözlerinde gerçek korkuyu görmüştü. Benim için korkuyordu. Eskiler için korkuyordu. Hemen bakışlarımı ondan aldım.




    Kimsenin korkusuna ihtiyacım yoktu. Ona baktım. Beni delip geçen o kıpkırmızı gözlere. O da korkuyordu. Kendimden bile beklemediğim bir soğuklukla ona "Burada ne işin var?"dedim. Ürperdi.





      Üzeri inceydi ve dışarısı hala serindi. Ona karşı olan nefret duygusu çok ağırdı. Cevabı "Ka..aa..n" oldu bir şey daha diyecekken "Evimden git!"diye emrettim.





     Sesim fazla yüksek çıkmıştı. Kendini toparlamaya çalışıp "Kaan bir beni dinle vallaha.."devamını getirememişti çünkü yine ağlamaya başlamıştı.




      Ah ben eski ben değilim be kızım. Sana karşı olan bütün merhamet duygum toz duman oldu. "Git buradan derhal."dedim. Hala konuşuyordu. "Elimden bir kaza çıkmadan git dedim sana!!"diye öyle bir kükredim ki daha çok hıçkırarak ağlamaya başladı.







     Dur atık diyordu içim yeter diyordu. Elimi kaldırdığım an gözlerimi kapadım. Tam elimi indirecekken biri elimi tutmuştu. Sıkı tutuyordu. Elimi oynatamamıştım.


     Başta onu Berk sandım ama bu el daha küçük daha yumuşaktı. Öyleki pamuk gibi gelmişti bana. Sonra derin bir nefes alıp 10'a kadar sayarken burnuma vanilya ve çikolata kokusu geldi.






      Gözlerimi biraz daha kapalı tutum. Sonra anca dank etti. Ben ne yapıyordum. Hemen gözlerimi açtım. Hilal'in gözlerinde yine boşluk görmeyi bekliyordum ama kızgın gibiydi. Kızgın bir boğadan farksızdı. Bana bakıyordu.





Resimdeki Kız (Durduruldu) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin