Burçin Ayazın kendisini çekip öpmeye başlamasıyla neye uğradığını şaşırdı. Nefesini tuttuğunun farkında bile değildi. Kalbi neden bu derece hızlı atıyordu? Bu normal bir şey miydi? Hayır tabii ki de değildi. Şuan ilk öpücüğü çalınıyordu ve Burçinin tek yaptığı şey donup kalmaktı. Oysaki hep hayal ederdi ilk öpücüğünü. Bu büyülü anı delicesine aşık olduğu kişiyle paylaşmak istiyordu. Ama Ayaz onun tüm hayallerini altüst etmişti. Burçin en sonunda düşüncelerini bir kenara fırlatması gerektiğini anlayıp kendine gelebilmek adına elinden geleni yaptı ve olanca gücüyle Ayazı itti. Peki şimdi ne yapması gerekiyordu? Tabii ya kızmalıydı. Şuan yerinde kim olsa kızardı. O da öyle yapacaktı.
"Sen ne yaptığını sanıyorsun? Beni nasıl öpersin?"
dedi ağzını silmeye çalışırken. Bunun üzerine umursamazca
"Bir cevap istediğini sanıyordum. Ben sadece soruna en uygun olan cevabı verdim."
diyen Ayaz Burçini şaşkına çevirmişti.
"Hala dalga geçiyorsun değil mi?"
"Ben dalga geçmem Küçük Şeytan. En başından beri anlamadığın bir şey var. Ben sadece bunu sana anlatmaya çalıştım. Sen benimsin"
Burçinin duydukları sinirlerini tepesine çıkarmıştı.
"Hah! Ne güzelmiş ya. Seninmişmişim. Peki bundan sonraki planın ne? Irzıma mı geçeceksin? Nasılsa ben seninim değil mi? Ne istersen yapabilirsin yani. Çok güzel!.."
diyerek Ayazı alkışladı. Ayazın kaşları Burçinin dedikleriyle çatılmıştı. Bir kızın ırzına geçmek mi? Burçin nasıl böyle bir cümle kurardı? Peki ya Ayazın yaptığı neydi? Ayazın
"Burçin sözlerine dikkat et!"
demesi üzerine
"Senden nefret ediyorum Ayaz Soydan!"
diyerek bir hışımla odadan çıktı Burçin. Merdivenleri hızlıca inerken yapmak istediği tek şey buradan daha doğrusu Ayazdan uzaklaşmaktı. Aşağıya indiğinde herkesin şaşkınlıkla kendisine baktığını gördü. Şimdi ne olacaktı?
Handan Hanım duyduğu bağırış sesleriyle merdivenlerin başına koşturdu. Leyla da onu izlemişti tabii. Handan Hanım tam merdivenleri çıkacakken hışımla merdivenleri inen Burçini görmesiyle bu kararından vazgeçti. Kendisine şaşkınca bakan Burçinin yanına gidip merak ettiği soruyu sordu.
"Burçinciğim ne oldu kızım? Bir sorun mu var?"
Burçin bu soru karşısında ilk başta ne diyeceğini bilemese de sonra zoraki bir gülümseme ile cevap verdi.
"Hayır Handan Hanım bir sorun yok."
"Aa ama hanım diyince olmuyor kızım. Sen en iyisi teyze de bana."
dedi Handan Hanım sırıtarak.
-Nasılsa ileride anne diyeceksin .
diye içinden eklemeyi de unutmadı.
"Şey... Handan teyze benim gitmem gerekiyor. Arkadaşım kapıda kalmış. Size iyi akşamlar."
diyerek bir yalan uydusu Burçin. Handan Hanım akıllı kadındı. Bunun doğru olmadığını sezmişti.
"Tamam kızım. Dur Ayaz gelsin de o bıraksın seni."
dediğinde
"Yok! Şey yani gerek yok. Ben bir taksiyle giderim. Ayaz bugün çok yoruldu. Rahatsız olmasın şimdi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Şeytan
Chick-LitGenç kızın tek suçu tanımadığı bir adama çarpmaktı . Bunun bedeli olarak onun esiri olacağını nereden bilebilirdi ki ? Dahası bilmediği çok şey vardı Burçin'in. Ayaz'ın bildiği sırlar gibi ... "Nereye gidersen git seni bulacağım Küçük Şeytan !.."...