Did you tell ?

942 68 44
                                    

''Clarice!''

Gabriella'nın bana seslendiğini görünce kaşlarım çatıldı,onun Darcy'nin yanında olması gerekmiyor muydu ?''Nerelerdeydin ? Telefonuna ulaşamadım,çekmiyordu.''

Ona Harry'i söylemeli miydim ? Daha kendim bile hiç bir şey anlamamışken ve olay bu kadar tazeyken bundan bahsetmemeye karar verdim.''Sadece etrafta dolaşıyordum,senin Darcy ile birlikte olman gerekirdi,ne yapıyorsun burada?''

''Seni arıyordum.Endişelendim.''

''Ella Darcy'i evde tek bırakmamışsındır umarım.''dedim endişelenerek ve adımlarımı hızlandırarak.''Tabii ki de tek bırakmadım.Niall'ı çağırdım.''Bu kelimeleri duyunca endişem azaldı ancak bu defa aklımda başka bir soru vardı,Niall bu oyundan haberdar mıydı ?

Gabriella bana ne yaptığım hakkında sorular sorup duruyordu ama onu geçiştiriyordum.Sonunda sessizlik içinde yürümeye devam ettik.Niall'ı düşündüm,böyle bir oyunun içinde yer almazdı,değil mi ? Tüm kötü zamanlarımda Niall yanımda olmuştu,beni sırtımdan bıçaklamazdı.'Harry'de hep yanındaydı,o seni sırtından bıçaklamadı mı ? En güvendiğin,en sevdiğin,onun için her şeyden vazgeçtiğin adam,yok olup gitmedi mi ?'diye sordu iç sesim.Onu duymazdan geldim.

Niall bu oyunun içinde olsaydı renk veriridi.Bir şekilde anlardım.

Eve girdiğimizde kapalı ışıklarla karşılaştık,sadece gece lambaları açık olduğu için evin içinde loş bir ışık vardı.Bir gölge Darcy'nin odasından çıkınca nefesimi tuttum.Bu Niall'dı.''Felicia uyudu.''diye bilgilendirdi bizi sonra bana nerede olduğumu sordu ama onu da tıpkı Ella gibi geçiştirdim.Sadece düşünmeye ihtiyacım vardı,çok fazla düşünmeye.

Onlara burda kalabileceklerini söyleyerek Darcy'nin odasına girdim.Yatağının baş ucunda çizdiği resim duruyordu.Zihnim o kadar doluydu ki.Ne yapacağımı bilmiyordum.Ne düşünebilirdim ? Önceleri Harry'nin öldüğüne inanmazdım,hep bir yerlerden çıkıp gelecekmiş gibi hissederdim ancak şimdi ise yaşıyor olduğuna inanamıyordum.Benden,kızından saklandığına inanamıyordum.

Bende bir aptal gibi onun yasını tutmuştum,onu öldüren kişiden intikam almak istemiştim ruhu huzur bulsun diye ve en önemlisi ona olan sevgimi bir damla bile azaltmamıştım.Onu seviyordum,onun için ailem dediğim arkadaşlarımdan vazgeçmiştim neredeyse,mesleğimden vazgeçmiştim,insanları öldüren birisine aşık olmuştum ve yapabileceğim tüm fedakarlıkları yapmıştım ama ne için ? Bu acı için mi ? Bu aldatılma için miydi hepsi ?

Küçük meleğime baktım,cenin pozisyonunda gözlerini kapatmış,ne kadar da sevimli uyuyordu.Babasını görmeyi hak ediyordu,bir ailesi olmasını hak ediyordu.Ama ikilemdeydim.Elbette babasını görmeyi hak ediyordu ancak babası seri katildi,böyle bir babası olması iyi miydi ? 

Gözlerim miniğimin üzerinde gezinirken bir an duraksadım,gözlerim neresi olduğunu bile anlayamadığım bir yerde takılı kaldı.Aklıma düşünceler doldu.

Harry bir seri katildi.Kurbanlarının etlerini yiyen bir seri katil.Yakalanıp hapse atılmadan önce kimse onu fark etmemişti,çok başarılı bir Psikiyatristti,sanata düşkün ve kibar birisiydi,soğukkanlıydı,kelimeleri o kadar iyi kullanıyordu ki,insanları çok iyi manipüle edebiliyordu,zekiydi.Eğer kurbanlarını nasıl öldüreceğinin planlarını arkadaşı olan bir FBI ajanı görmeseydi asla yakalanmazdı.Yakalanması da pek bir şeyi değiştirmedi aslında.Duruşmasında deli olduğuna karar verdiler ve dört yıl kadar akıl hastanesinde kaldı sonra ise bir görevlendirme ile onunla tanıştım.Onunla konuşup bir rapor hazırlayacaktım ancak o sıralar başımızın dertte olduğu başka bir katil vardı ve psikanaliz için bu konuda en uzman olan kişi yani Styles'ın yardımına ihtiyacımız olduğu için onunla iş birliği yaptık.Benim sayemde.

Angel Of Revenge/h.sHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin