Multideki Ceren.
1
2
3
Dördüncü kez sordum.
'Yani sevgili rolü mü yapacağız? Bıkkın şekilde cevap verdi.
'Evet bu cümlenin hangi kısmını anlamadın?'
'Valla biz ve sevgili kısmını hala idrak edemedim'
'Biliyorum senin için fazla iyiyim' deyip kendini beğenmiş şekilde sırıttı.
Arkamdaki yastığı kafasına geçirince sırıtmayı bırakıp konuşmaya başladı. Tabi öncelikle karışmış saçlarını düzeltmesini bekledim.
'Bak Ceren, o herif peşindeyken yalnız kalamazsın. Seni benden iyi de kimse koruyamaz tamam mı? Aslında burdan uzaklaşmak en mantıklısı ama sen gelmem diyorsan ben burda kalmalıyım. E komşular, arkadaşların kim olduğumu merak edeceklerdir. Biz de böyle bir yalan söyleyeceğiz'
Anlattığı her şey onunla gitme fikrinden daha cazipti.
'Peki neden sevgili diyoruz? Kuzen filan desek?'
'Sürekli yanında olmam lazım, sadece kuzen için saçma bir durum olur. Ayrıca böylesi benim için daha eğlenceli olacak' deyip göz kırptı.
Bir an kendimi 'Elm sokağı kabusu: Fredy vs Jason' filminde zannettim. Bakışlarımdan anlamış olacak ki şaka yaptım diyerek durumu toparladı.
Saatin 9a geldiğini farketmemle midemdeki hafif bulantının açlıktan olduğunu anlamam bir oldu.
'Aç mısın?' diye sordum. Gülerek cevap verdi.
'Tehlikede miyim?'
'Sadece kahvaltı, ayrıca ölmen şu sıralar pek işime gelmez' dedim ben de gülüp.
Kahvaltı Giray'ın yaptığım omletle dalga geçmesi benim onu zehirlemekle tehdit etmem dışında sessiz geçti. Giray gülerken farkettim ki gülüşü gözlerine ulaşmıyordu. Yani tam olarak gülmüyordu aslında. Onu anlıyordum aileden birini kaybetmek nedir biliyordum. Yine de onunla vakit geçirmek güzeldi. Sanırım alışma süreci uzun sürmeyecekti.
Kahvaltıdan sonra bulaşıkları makineye yerleştirdim. Ece'ye merak etmemesi için kısa bir mesaj atıp kahve suyunu ısıtıcıya koydum.
Salona girdiğimde Giray kanepenin birine yıllardır bu evde yaşıyormuş gibi yayılmış televizyonda kanalları geziyor bir yandan da gündüz bütün kanalları kaplayan kadın programları dışında bir şey bulamadığı için homurdanıyordu. Geldiğimi görünce bana döndü.
'Kahve yapıyorum nasıl içersin?'
'Sade tek şekerli'
'Tamam' deyip mutfağa yöneldim. Bu kadar rahat olması ilginçti. Ben tanımadığım birinin evinde böyle rahat olamazdım. Kahveleri yapıp içeri girdim, Giray'a kahvesini uzatıp yanına oturdum. Koltukta bana döndü.
'Sanırım sevgili rolü için bana biraz kendinden bahsetmelisin.'
Kahvemden bir yudum aldım ve masaya bırakıp konuşmaya başladım
'Ceren Arat, 21 yaşındayım, üniversite öğrencisiyim, peşimde psikopat bir katil ve evimde bir yabancı var'
'Hadi ama her zaman tavrın böyle mi?'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatta Kal
Teen FictionYapabileceğim en olası şey sanırım çığlık atmaktı. Ama atmadım, neden bilmiyorum. Sadece mutfak kapısında dikilmiş ona bakıyordum. Yüzünü doğru düzgün hatırlamasam da bu gözleri unutmam mümkün değildi. İşin ilginç yanı bu saatte evime zorla girmiş k...