Multimedya:Nisa Er10 yıl sonra...
~Nisa
Aceleyle çantamın fermuarını kapatıp odamdan dışarıya sessizce koştum.Yengem beni görmemeliydi.Aksi halde kahvaltı diye tutturucak ve zaten geç kaldığım dersime iyice geç kalmama neden olucaktı.
Parmak uçlarımda merdivenleri inerken tek amacım yengeme yakalanmadan kapıya ulaşmaktı.Ama tabi benim yengemde öyle bir yetenek vardı ki daha ben onu görmeden o beni görebiliyordu.
"Nisacım kahvaltı yapmadan çıkmayı düşünmüyordun dimi?"
Elindeki sarı beze elini kurularken mutfak kapısına yaslanmış bana bakıyordu.Giydiği uzun beyaz yazlık elbisesi şiş karnını yeterince kapatamıyordu.Saçlarını tepeden toplamasına rağmen bir kaç tutam firar etmiş hafif kızarık yanaklarıyla çok tatlı görünüyordu.
Sevimli olduğunu düşündüğüm ama tamamen maymuna benzediğime emin olduğum gülümsemeyle ona bakmaya devam ederken yanına doğru ilerledim.
"Yengecim bu sefer gerçekten çok geç kaldım.Sana söz veriyorum okulda bir şeyler atıştırırım."
"Bundan sonra seni daha erken uyandıracağım."deyip muzipçe sırıttı.
Erken uyanmak mı?
Ah,tanrım hayır!
"Olabilir yengecim.Bunu düşünücem."deyip hızla arkamı dönmüş gidiyordum ki yengem yine seslendi.Ağır ağır ona döndüm.Yüzünde kararsız bir ifade vardı.Bir şeyi söyleyip söylememekte kararsız olduğunu parmakları ile oynamasından anlamıştım.
"Yenge,söyle hadi.Kendini bu kadar kasmana gerek yok."deyip hafifçe tebessüm ettim.
Tereddütle yüzüme baktıktan sonra gözlerini ellerine dikti.Yapmaması gereken bir şeyi yaptıktan sonra azar işitmekten korkan çocuklar gibiydi.
Allahım!Çok tatlı görünüyordu.
"Nisa ben şey diye düşündüm.Hani yarın senin do-"elimi kaldırarak durmasını sağladım.
Ne diyeceğini çok iyi anlamıştım.Bu konudaki düşüncelerimi kesin bir dille açıklamıştım ama yinede bir şeyler yapmak isteyen yengeme kızamıyordum.
Yıllar geçmişti ama benim acım hala ilk günkü gibi tazeydi.Onu unutmamıştım.Şimdi kalkıpta hiçbir şey olmamış gibi doğum günü partisi yapmalarına göz yumamazdım.Ona ihanet ediyormuş gibi hissetmeme neden oluyordu.O benim doğum günümde kaçırılmıştı.Belkide benim hediyemi almak için o yurda gitmeseydi şu an burda olucaktı,kim bilir.
O doğum gününden sonra hiçbir doğum günümü kutlamamış,hediye dahi kabul etmemiştim.Gerek yoktu böyle şeylere.
Gitmek için attığım adımları geri tekrar yürüyüp yanına ulaştım.Tuna abimden bana kalan şeylerden birtaneside şüphesiz insanları kırmamaktı.
Sağ elini iki avucumun içine alıp elinin üzerine hafif bir buse kondurdum.
"Yengem,ne hissettiğimi sana açık bir şekilde anlatmıştım,"Abim iki yıl önce yengemle beni tanıştırmak için bir cafede buluştuğumuzda birbirimizden biraz çekinmiştik.Aslında ben çekinmiştim ve bu da onun gerilmesine neden olmuştu.Sohbet ilerledikçe daha iyi anlaşmış daha sonralarda sürekli buluşup vakit geçirmiştik.Bir süre sonra abimle evlenmiş tam olarak yengem olmuştu.Ne kadar yengem olsada aslında o benim hiç olmayan ablam gibiydi.Bu yüzden herşeyimi ona rahatlıkla anlatabiliyordum."Böyle şeylerden hoşlanmadığımı biliyorsun."dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAYBOLAN YILLAR
Fiksi UmumHer şey sürpriz bir partiyle başlamıştı.Dört çocuktan hiçbiri gecenin böyle sonlanacağını bilemezdi. Karış karış aranan bir şehir... Aradan geçen yıllar... Tesadüfler... Büyük karşılaşma... Dostlukla başlayan kardeşlikle harmanlanan dört çocuğun hik...