4. Bölüm- Dayanamıyorum

34 3 0
                                    


(Medyada Eylül'ün giydikleri)

"Sonsuzluğa açılan bir kuyu kadar derin bakıyordu."

4.bölüm
Gülümseyerek Çağın'a baktım.

"Tamam o zaman istikamet kıyafet alacağımız biryer." Dedim ve ayağa kalktım. Çağın gülümsemiş ve arabaya ilerlemişti. Bende yanına geldiğimde arabaya bindik ve hemen emniyet kemerimi taktım.

"Aferin bazı şeyleri çabuk öğreniyorsun." Dedi.

"Sadece sür." Dedim ve camdan dışarıyı izlemeye başladım.

Bir süre sonra çeşit çeşit mağazaların olduğu bir sokağa geldik. Çağın  arabayı yol kenarına park edip arabadan indi. Kapımı açmasını tabiki de beklemiyorum. Bende peşinden indim. O hızlı hareket ediyordu ama ben ona yetişmek için bir çaba harcama gereği duymuyordum.Çağın'da bunu fark etmiş olacak ki yanıma ilerledi ve kolumu çekiştirip ilk sıradaki mağazaya girmemizi sağladı.

"Fazla uyuşuksun bücür." Burnumu kırıştırarak beni çekiştiren adama baktım.

"Fazla öküzsün bay ukala."Çağın kolumda ki elini biraz daha sıkınca canım yandı.

"Bir daha söyle." Dedi. Yüzüne baktığımda ifadesi ciddiydi. Sebepsiz duygu değişimleri sinirimi bozuyordu.

"Tamam ateş kes ilan ediyorum." Çağın  birşey demeden elini gevşetti. Fırsat bilip gevşettiği elinden kurtardım bileğimi. Çağın kısa bir süre başını bana çevirip baktıktan sonra tekrar önüne dönüp mağazada ilerlemeye devam etti. Bende peşinden yavaş adımlarla ilerlerken bileğimin morarmaya başlayan kısımlarını ovuşturuyordum.

Çağın kadın kıyafetlerinin olduğu bölüme geldiğinde durdu ve rastgele askıları karıştırmaya başladı.Bende yanına gidip kıyafetleri incelemeye başladım. Her seferinde gelen şu müşterilerin dibinden ayrılmayan birşey almak isteseler bile heveslerini kaçıran mağaza çalışanlarından biri yanımıza geldi.

Siyah dar ve mini etek giyinmiş kadın çalışandan çok kerane kaçkınlarına benziyordu. Üzerine beyaz bir gömlek giyinip uçlarını eteğin içine sokmuştu.Yüzünde eski evimin tüm boya ihtiyacını karşılayacak kadar makyaj vardı. Çakma sarışın beline kadar gelen dalgalı saçlarıyla pekte güzel değildi.

Tamam aslında kız afet gibi. Gerçek sarışın,giyindiği etek fiziğine yakışmış ve ayrıca makyajıda doğal ve az. Ama kız sinirimi bozuyor. Neden bozduğunu bilmiyorum ama bozuyor. Bu düşünceyle birlikte kıza dik dik ve hoş olmayan bakışlar atmaya başladım.

"Hoşgeldiniz Çağın bey." Kız cilveli bir şekilde Çağın'a bakarken Çağın kıza bakmadan askıları karıştırmaya devam ediyordu.Kızın Çağın'ı tanıması içimde garip bir sinir uyandırmıştı nedense. Ama Çağın'ın kızı dikkate almamasıda hoşuma gitmişti.

"Gidebilirsin. Neyi nasıl seçmemiz gerektiğini bizde biliyoruz." Dediği şeyle birlikte gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Cidden bu adam bazen çok açık sözlü oluyor. Kız bozuntuya vermeden "Peki Çağın bey." Dedi. Bana güzel olmayan bakışlar atarak arkasını döndü ve kıvırtarak gitti. Yürüyüşünde hayır yok yellozun tavırlara bak.

"Saf saf bakma gel buraya."Çağın kolumdan tutup beni deri ceketlerin olduğu tarafa getirdi. Çekmesen olmaz zaten illaha bir kusurlu hareketin olacak.

İNTİKAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin