mutlu gün

4 0 0
                                    

1 yıl sonra

  Nur topu gib bir çocuğumuz oldu. Anlaştığımız gıbi  Erkek çocuğumuz olduğunda fenerli yapıcaktım. Oğluma fenerli kıyafetler, zıbınlar alıyordum. İsim konusundada birinci ismini erdem koydu ikincisine ben koydum. İsmi  emir berk. Emir berk de de iki gün sonra iki yaşına girecek. Ne kadar çabuk geçiyor zaman. Hazırlıklar yapıyoruz berke yeni fenerli kıyafetler aldım. Onları giydiricem annemleri erdemgilin annesini ilaykayı, serkanı, ve diğer yakın arkadaşlarımızı çağırdık. Ama baya kalabalık olucak hepsine davetiye yaptırdık. Mükemmel olucak galiba bilmiyorum yaa çok heyecanlıyım çünkü kendi canından kendi kanından bide sevdiğin adamdan bir çocuğun var bir insan başka ney isterki. Her neyse çok uzattık galiba. Pastalar kurabiyeler börekler tatlılar hepsi hazırlandı. Evin bahçesine masalar dizdik oraya yerleştirdik. Ee tabii gelenler de eli bos gelirmi? Bir güzel masa koyduk. Erdem işten geldi bende pastaların son dizaynını yapayordum. Erdem sevinçli bir şekilde ''galatasaray kadar çok sevdiğim kadın ne işlerle uğraşıyor öyle''.  Yanıma gelerek ellerini belime dolar boynuma bir öpücük kondurur. Bende. '' karın çocuğumuzun doğum günü için hazirlık yapıyor. Ve senden yardım etmesini istiyor.''.  Erdem '' üstümü değiştireyim geliyorum hayatım''. Ben işimle uğraşırken kapı çalar.  İlaykadır herhalde. Tam da tahmin ettiğim gibi ilayka serkanla gelmiş. Erdem merdivenden aşağı  berki de kucağına almış geliyor. Serkandan sırıtarak '' o erdem hemen hanımköylüye bağlamış. Alıştırmışın valla yenge ne diyim''.   İlayka kahkaha atar. Bende '' eee alışcak tabii yeri geldiğin erkek adam yeri geldiğindede hanımköylü olucak yani her neyse ilayka sen bana yardım et erdem hayatım sende berke bak sonra bahçede en son ney yapılacaksa serkanla yaparsınız!!''.  Biz ilaykayla mutfağa geçeriz en son yapılacakları yaparız. Kapılar çalmaya başlar  aaaa! Velenle annemgil gelmiş. Babam yine tavla oyununu getirmiş. Ben velente fenerbahçeli bir şey giy demiştim. Canım ya giymiş. Babamıda giydirmiş erdem'i nasıl da çatlatırız ama tesadüfen serkanla ilayka takım giymişler. İlayka sarı tişört serkanda lacivert tişört giymiş. Erdemde onlara kasıt kırmızı polo tişörtünü giymiş altınada sarı şort giymiş. Berke de fenerli takım giydirdim. Eee bende giydim erdem tek kaldı. Her neyse erdem gilin annesigilde geldi. Öpüştük tokalaştık. Çağırdıklarımızdan 5 kişi gelmemişti. Amaan neyse  bütün yemekleei sofraya taşırız. Mükemmel bir akşam yemeyi oldu. Yedik içtik annemgille biraz takıldık sonra bazı arkadaşlar la takıldık saatte çok geç olduğu için çoğunluk gitmişti. İlaykayla serkan bizde kalıcaklardı öyle anlasmıştık. Yine babamla erdem tavla oyuna dalmışlardı. Serkanda onları izliyordu. Erdemin annesi annem ve ilayka hep beraber oturuyorduk berk rahat durmadığı için onu uyutmaya çıkardım. Bir saatte zor uyudu o aradada annemgil gitmişlee bir tek serkangil kalmiş. Ben cocuğu uyutuyorum diye haber vermemişler. Ben aşağıya indim erdemgil oturuyorlardı. Bende bizim meşhur olan şişe çevirmece oyununu oynayalım diyince bahçeye koştuk orada oyun oyandık.çok eylenceliydi. Bu aradada serpil teyze bizim evin  dağınıklıklarını topluyordu. Bizim evin hizmetlisi olur. Şişeyi çevirdik. İlaykayla erdeme çıktı. İlayka erdeme soru soracaktı. Erdem cesarelilik dedi. İlayka hemen soruyu patlattı  '' ervayla bir buçuk dakika öpüşceksiniz, yapmayan adam değil!!''.  ''İlayka abartmadınmı ya bir buçuk dakika hemde sizin önünüzde, erva daha yeni hamilelikten ayrıldı olmaz ;)".     
Serkan kahkaha atarak '' oğlum lan bugün iki yıl oldu. Bahane arama bize hadi yapıyosan yap ya!''.  Erdem bana bakarak bana yaklaşıyordu. Nefesimi yüzümde hissedince kalbim atmaya basladı. Offf bide serkan gil var. Erdeme bende yaklaşıyordum. Dudağıma dedğdiğinde ben kendimde değildim o an. Elleri saçımda geziniyordu. Benim elimde saçlarındaydı. Biz kendimizi kaptırmıştık. Serksngil bize durun durun diyordu. Biz bir anda serkana baktık. Serkan sırıtıyordu. '' oğlüm size ne oluyor. Bir buçuk dakikaya yok dediniz şuanda tam beş dakika oldu yani oha ne kadar hevesliymişiniz :)''.  Erdemle biz yerin dibine girmiştik ben hem gülüyor hem de ellerim titriyordu. Erdem serkana '' serkan, kardeşim dur deseydiniz dururduk biz bitmedi zannettik yani''.   '' oğlum size okadar dur dur dedik dinlemediniz ki duymuyodunuz bizi ne kadar kaptırdıysanız kendinizi neyse bu konuyu kapatalım mı?".  Bu konuyu üstelemeden bir kaç el daha oynarız sonra yatmak için serkan gile bir oda verdik. Bizde odamıza çıktık. Erdem' in yine burnundan kan geldi. Ben telaşlanıyorum ama kendisi aldırmıyordu. Kanaması geçince beni kendine çekti ''bi tanem  üzüldüğünü biliyorum ama burnumda yara  vardır  ondan kanıyordur. Sen ağlama sen ağlayınca ben kötü oluyorum bunu bana yapma. Hem bu arada senle bir şey konuşucam. Erva eğer ben olmassam berk sana emanet tamam mı ona çok iyi bakarsın sana güveniyorum. Benim eksikliğimi hissettirme. Oğlumuzu güçlü ve güvenilir birisi olarak yetiştir. Ona aşkı tatmasına izin ver olur mu?''.   Benim duygularım allak bullak oldu erdem ney diyor ya ben onsuzluğu bile düşünemesken erdem bana ney diyor.
'' erdem sen ney demeye çalıştın nasıl yani ben olmassam. Sen olmicak mısın ne demek istiyorsun :(''.  Erdem ayağa kalkara pencereye doğru gider biraz sessiz kalır. ''Dedim işte erva gideceğimden mi söyledim sanki. Ben seni bırakamam belkide kader bize oynar bilemeyiz ki.''  ben söylentiden sonra erdem gidecekmiş gibi konuştu kesin gidicek er vveya gec gidicek. Ben banyoya girmek için banyoya girerim. Bu banyoda ilk defa ağlicam ilk defa sularla göz yaslarım birbirine karıştı. İnanmıyorum ya inanmıyorum en güzel konulardan konuşacağımıza ayrılıktan konuşüyoruz. İnanamıyorum. Ama erdem beni bırakmazki o beni çok seviyor. Belkide sevdiği için gider ama seven hic gidermi? Gider. Off erva off neden bir goz yasların anlıyor seni kaybetme korkusu yaşıyorum işte yasiyorum.

VAZGEÇTİM...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin