^^Merhaba okurlarım.. Umarım şu ana kadar bölümleri beğenmişsinizdir. Bu bölümde kısacası, asıl olaya geçeceğim ve artık YAZARIN AĞIZINDAN yazacağım. Çünkü birazcık heyecanlı olsun istiyorum. Bu aralar en çok sevinmemin nedeni ise 1 ayda +225 okuyan olmuş!!!! Her açıp baktığımda daha çok artıyor(°³°) Ama malesef yorum ve oy kısmı, okuyan sayısına göre az bence! En azından yorum yapıp, bana yön göstermiş ve bilgilendirmiş olursunuz!!^_^ Sadece beğendim yada beğenmedim de yazabilirsiniz!^^
Günaydın yeni bir gün. Merhaba yeni bir başlangıç...
Kurduğu alarmın sesiyle uyandı Min Jae. Gözlerini açtığı an, bir türlü unutamadığı, gelmesini beklediği gün gelmişti. Yataktan kalkıp doğruca banyoya gitti. Küçük çocukların ilk defa okula başlaması gibi, heyecan ve korku karışık karnına ağrılar giriyordu. Evet, çünkü hem hayalini gerçekleştirecek hemde annesinin tamamen iyileşmesi için para bulabilecekti kolaylıkla.
Üstünü giyinip, kuruttuğu saçlarını at kuyruğu yapıp mutfağa gitti. Canı bir şeyler istemiyordu. Kendine kahve yapıp odasına geri döndü. Dün akşam bilgilendirmişlerdi Min Jae'yi. Şirketten bir çalışanla konuşmuş ve yarın tek kıyafet dolusu bavuluyla gidecekti. Elinde kahve fincanı ve bavulla odadan çıktı.
Apartman kapısının önünde erkenden beklemeye başlamıştı Jisoo. Sırtında sırt çantasıyla, beklemekten sıkılmış gibi ileri geri yürüyüp duruyordu. Min Jae o kadar da büyük olmayan, orta boylu bir bavulu asansöre koyuyordu. Evin kapısını kilitleyip. Asansöre bindi. Asansörden indikten sonra apartmanın kapısına doğru bavulunu taşırken anlamıştı ne kadar ağır olduğunu..
"Bu kadar şey nasıl ağır olabilir?"
Medivenlerden inince rahatlamıştı. Kapıyı açıp, ağır bavulunu sürükleyerek Jisoo'nun yanına gitti.
"Hazır mısın? Gidelim mi?" dedi Jisoo.
"Hadi gidelim"
"Kahvatı yaptın mı Min Jae?"
"Evet 1 fincan kahve içtim. Şimdilik beni tok tutar!"
"Emin misin?"
"Evet, hadi gidelim." dedi Min Jae. Otobüse binmek yorucu olacağı için taksi çağırıp beklediler. Taksi geldiğinde binip şirkete kadar gittiler. Uzun bir yoldu. Trafikle 1 saate varmışlardı. Saat 10:20 olmuştu. Şirkete girdiler birlikte.
"Önce senin işini halledip sonra yurda gideceğim." dedi Jisoo.
Pekala dercesine kafasını sallayıp, doğruca Ceo'nun odasına çıktılar. Jisoo dışarıda kalacağını söyleyip, genç kızı içeriye yolladı. Jisoo kapıda beklerken menejer hyung kata gelmişti. Jisoo selam verip. Anında soru yapıştırdı.
"Hyung siz ne için buradasınız?"
"Tabikide iş için! Yeni stajyer gelmiş! Onunla ilgileneceğim."
"Anladım kolay gelsin o zaman"
"İzinin nasıl geçti Jisoo?"
"İyiydi. Ama yine iş başı tabiki. Yorucu bir dönem başlıyor."
"Çıkış yapmanıza az kaldı. Bunun için iyice çalış! Sizi yüksek yerlerde görmek istiyorum."
"Peki hyung, iyi günler!" dedi nazikçe Jisoo. Yanı başında duran koltuğa oturup bekledi. Beklemesine gerek yoktu. Menejer Min Jae'yi yönlendirirdi zaten.. Birkaç ay sonra çıkış yapacakları için, bugün toplantı olacaktı. Oturduğu yerden kalkıp asansöre binerek, yurda doğru yürüdü. Yurda geldiğinde çoktan üyeler toplanmış konuşuyorlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Welcome My Girl
FanficHiçbir şeyden habersiz Seventeen'e bir kız katılırsa neler olur? Caratlar sizce neler olur? ~İşte cevabı bu hikayede~ Annesi için hayallerinden ve hayatından vazgeçmek zorunda kalan bir genç kızın hikayesi.. Bir gün, her şey tersine d...