KİM | 10

149 9 2
                                    

Bölümün içine minik sürprizler bıraktım. Daughter-Run, Gri-Korkak ve Birdy-People Help the People dinleyin, lütfen. Dinlediğinizde aklınıza Kötünün İyisi veya Arlina'nın geldiği bir hazineniz var mı sizin de? Benimle yorumlarda paylaşmalısınız!

Epeydir uyuyamadığını söyleyen Adelina dizimde uykuya dalalı kırk beş dakika kadar oluyordu. Kırk beş dakikadır sadece nefes alıyordum. O ise, sıcaktan bunaldığında huysuzlanıp diğer tarafa dönüyor, yeniden uykuya dalarak gizlediği gülümsemesini dudaklarında asılı bırakıyordu. Maskelediği masumiyetini uyurken izlerken yaşadığım mutluluk kedere dönüştü. Yanağında geçmişe dair bir dikiş izi vardı. Rüzgar'ın fantastik küfürleriyle andığım boksörün olduğu zamanlardan kalmış bir izdi. Parmaklarımı izin üzerinde hafifçe gezdirdiğimde Adelina uykusunda gülümsedi.

Hayatında iz bırakıp giden bir başkası olmak istemiyordum. Paralel evrendeki sıfatını siktiğim boksörün yaptığı gibi, onu terk edip etrafına daha kalın duvarlar örmesine sebep olmayacaktım. Adelina'dan uzak kalma fikri başarılı bir korku filmi senaryosu gibiydi. Takipçi meselesi çözülecekti, çözülmeliydi. Savaş kolu uzun bir herife benziyordu. Adelina'ya hissettirmeden her şeyi sorunsuzca halledebilirdik. Bu süreçte Defne'ye bile güvenebilirdim. Ama tek sorun kendine Poine diyen kızın neler yapabileceğini bilmeyişimizdi.

Elimden gelse Adelina'yı teknolojiden uzakta bırakır ve sonsuza kadar Alaçatı'da saklardım. Ne yazık ki ne o buna izin verirdi ne de sonsuza kadar ortalardan kaybolabilirdik. Lanet olası uzay çağında kimsenin kaybolmasına müsaade etmiyorlardı.

Güzel ellerini saçına atıp kıpırdandığında sırtımı yatağın başlığından ayırdım. Kemiklerim sızlıyordu.

"Eve gidecek misin?" Kısık çıkan sesinin ardından öksürük krizine girdi. Babamın evde olduğunu ve o, evdeyken genellikle barakada kaldığımı biliyordu. Hikâyemi bilen herkes babamdan kaçtığımın farkındaydı.

"Maalesef. Annem mesaj attı."

Annemin eğitim verdiği fotoğrafçılık kursu sonrası ailecek akşam gezmesine gidecekleri için eve geçmemi istiyordu. Geç gelecekleri için babamı göremeyecektim. Hâl böyleyken annem de, en azından bugün, evde olduğumu bilmek istiyordu. Adelina yataktan kalkıp saatine baktığında bir taraftan da güzel fiziğini gizleyen bol atletini düzeltiyordu. "Ben de kendi evime gidip uyumaya devam etsem iyi olacak. Yarın yorulacağımı hissediyorum."

"Planın mı var?"

Uzandığım yerden salona geçtiğini görebiliyordum. Masadaki telefonunu alırken "Savaş annem için çiftliği hazırlatmış. Dağ havası iyi gelir diye," dedi.

İçimden bir ses Savaş'ın Adelina'yı olanlardan uzak tutmak için böyle bir plana başvurduğunu söylüyordu. Konu Adelina'yı oyalamak olunca en iyi silah ailesiydi. Tutulmuş kemiklerimi esnetip yataktan indiğimde Adelina saçıyla uğraşıyordu. Yatak odasının kapısına yaslanıp saçını toplayışını izledim. Hırçın saçları bir türlü bir araya gelmiyordu.

"Ne kadar kalacaksın?"

Topuz yaptığı saçı anında ensesine düşmüştü.

"Annem ve kız kardeşi beni çıldırtınca döneceğim. Yanlarında çalışanlar da olacak. Buna güvenip ilk akşamdan kaçabilirim."

"Savaş varsa başlarına bir şey geleceğini sanmıyorum," dediğimde tek kaşını kaldırdı.

"Ne zamandır Savaş'ı seviyorsun?"

Kapıdan ayrılırken omuz silktim. "Senden uzaktayken gayet sevimli bir herif."

Alayla güldükten sonra kafasını kaldırdı.

KÖTÜNÜN İYİSİ▪MAVİ [II.kitap]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin