ÖLÜM YİYEN GÜNLÜĞÜ - BÖLÜM 4 -

450 30 40
                                    

1 Eylül

Sabah kalktığımda, Kapella Teyze de evdeydi. Kahvaltımızı yaptıktan sonra annem, sandığımı aldı. Biz dışarıya çıktığımızda, Lily' nin annesi ve babası da gelmişti. Petunia da oradaydı ama hiç olmak istemiyor gibiydi. Kıskanç kız.

King Cross' a geldiğimizde, Lily şaşkınca elindeki bilete bakıyordu. 9 üç çeyrek...

" Sev, bu nasıl bir bilet? "

" Mavi, büyük... "

" Çok komik Sev. " Dokuz ve onuncu peronu ayıran duvara geldiğimizde annem bizi durdurdu.

" Onları görüyor musunuz? " Annem, duvarın hemen önünde duran çocuğu gösterdi. O çocuğu hemen tanımıştım. Dondurma Salonu'nda Lily' yi süzen çocuktu.

Çocuk, sımsıkı eşyalarını tuttu ve koşmaya başladı. Tam duvara çarpacağı sırada kaybolmuştu. Kızıl Papatya ' nın gözleri korkuyla büyümüştü.

Oğlanın anne ve babası da yürüyerek duvardan geçmişlerdi.

" İşte siz de bunun aynısını yapacaksınız. "

" Ama ya çarparsak? "

" Eğer Tren kalkmadan önce geçersen çarpmazsın ve çarpmayacaksınız da. " Lily, eşyalarını koyduğu el arabasını ittirmeye başladı. Benden önce davranmıştı.

" Unutma! Tam ortaya. " Lily hızla koşmaya başladı ve tam çarpacağı sırada ortadan kayboldu. Bay ve Bayan Evans, kızlarının hemen arkasından duvara yürüdüler ve geçtiler. Petunia korkuyordu. Kapella Teyze onu arkadan itti ve karşı tarafa düştü. Düşerken çığlık çığlığa bağırmıştı.

" Sabaha kadar seni bekleyemeyiz ya küçük muggle. Hadi, sıra sende Severus. " Sıkıca el arabamı tuttum ve dosdoğru koşmaya başladım. Tam perona çarpacağım sırada gözlerimi kapattım. Sanki, sıcacık bir rüzgar esiyordu. Gözlerimi açtığımda, Hogwarts Treni karşımdaydı. Her şey, şimdi başlıyordu.

Annem, geldi ve bana sarıldı.

" Severus' um, canım oğlum. Mutlu ol Hogwarts' ta. " Kapella Teyze ' de bana sıkıca sarıldı.

Bir yandan Lily ' ye baktım. O da vedalaşıyordu. Petunia' ya sıra geldiğinde, ona sarılmak için uzandı. Petunia kıpırdamadı. Lily yaşlı gözlerle geri çekilmişti. Trenin kalkmasına az vardı. Birlikte trene bindik ve bir kompartıman aramaya başladık. Hemen bir tane bulmuştuk.

Bir az sonra tren kalkmıştı. Lily, kitaba gömüldü ve hala da öyle.

Kompartıman açıldı şimdi. İçeriye, kahverengi saçlı, uzun boylu ama çok güzel olmayan bir kız girmişti. Yüzünde Kızıl Papatya' nın aksine hiç çil yoktu. Büyük bir ihtimalle onun da ilk senesiydi.

" Girebilir miyim? " Lily' ye baktım.

" Elbette. Gel otur. " Kız, hemen Lily' nin yanına oturdu.

ÖLÜM YİYEN GÜNLÜĞÜ - SNİLY -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin