ÖLÜM YİYEN GÜNLÜĞÜ - SNİLY -

ÖLÜM YİYEN GÜNLÜĞÜ - BÖLÜM 9 -

Bu sefer medya Severus Snape! Spinner's End ' deki ağacın altında oturuyor.

İthaf: melody-chan96 

Sana yazmayalı uzun zaman oldu. Ve özlemişim, biliyor musun? Sevgimi, Lily' mi birine anlatmayı özledim.

Lily... sanki daha da güzelleşebilecekmiş gibi her gün daha da güzelleşiyor, tıpkı goncayken açmaya başlayan bir gül gibi.

Kızıl Papatya' m...

Gerçi, bazen kızıyor bana, tartışıyoruz. Karanlık Sanatlar... Karanlık Sanatlar' la ilgilenmemden epey rahatsız oluyor. Ona gösterdim birkaç defa, ön yargısını kırmak için ama inatçı.

Sadece Karanlık Sanatlardan rahatsız olmakla kalsa iyi, arkadaşlarımdan da rahatsız oluyor. Özellikle de Slytherin' li üst sınıflarla takılmamdan çok rahatsız olduğunu söylüyor. Ama tabi ona gelince, ben bencil oluyorum.

Bazen sinirleniyorum günlük, kendimi tutamayacağımdan korkuyorum.

Bir de Heather var...

Ah, ama şimdi bunların sırası değil. Şimdi, mutlu olma zamanı.

Dün, Lily' nin zoruyla da olsa küçükken oynadığımız oyunları oynadık. Biliyor musun, özlemişim.

Onunla eskisi gibi eğlenmeyi özlemişim.

Onunla birlikte olmayı özlemişim.

Diğerlerinin ne diyeceğine aldırmadan Kızıl Papatyamla eğlenmeyi özlemişim.

Ve dün, bol bol özlem giderdik.

Ola bile bilmez ama Lily' nin en sevdiği şey saklambaç. Her ne kadar onu işaret fişeği gibi belli eden kızıl saçları olsa da...

Her zaman olduğu gibi, sana her şeyi anlatacağım.

Lily gelip camıma taş attığında karanlık sanatlarla alakalı bir kitap okuyordum. Yavaşça odamın koyu renkli perdesini kaldırdım ( o perdeden nefret ediyorum ) ve aşağıda bana el sallayan Kızıl Papatyam' ı gördüm. 

İstemsiz bir gülümseme... 

Hızla fırladım evden ve Lily' nin yanına indim. 

Ellerini yavaş arkasında bağladı ve...

Ah o masum bakışı... 

Kızıl saçlarının çevrelediği yüzüne yayılan hafif gülümseme... 

" Hey Sev! Düşündüm de... Saklambaç oynamaya ne dersin? "

"  Bu saçlarla saklanabileceğini mi düşünüyorsun, seni çok çabuk ele veriyorlar. " Hafif  bir kızgınlıkla ellerini ince beline koydu. Ona bol gelen tulumdan, ne kadar zayıf olduğu pek anlaşılmıyordu aslında. 

Ama gerçekten, o kızıl saçlarıyla saklanması imkansız gibiydi. Bir de üstüne mavi bir tulum giymişti, kafasına da buradayım yazan bir tabela dikse tam olurdu. 

" Kimin önce saklanacağını bulmak için bilek güreşi yapmaya ne dersin? " 

" Şaka? " 

" Ben çok ciddiyim. Yenilmeye hazır ol! " 

" Kafana hipogrif falan mı düştü? Tabiki de seni yenerim. "  Ah be Sev, karşında sıradan bir kız olmadığını, Lily olduğu hatırlasaydın keşke...