Sıkılmış bir şekilde bizim tayfayla okul bahçesinde oturuyorduk. Şimdi bana sizin tayfa kim diye soracaksınız? Bunu bildiğimden hemen cevaplıyorum. Bizim tayfa; Luhan, Joonmyeon, Kyungsoo, Jongin ve benim içinde olduğum gruptu.
Soo ve Jongin sevgiliydi. Biz Jongin'e kai, Joonmyeon'a ise Suho diyorduk.
Soo ve Kai köşede birbirleriyle konuşuyorlardı. Aah çok tatlı görünüyorlar! Sevgili olanları gördükçe deliyorum. Chanyeol ve bende ilerde böle olur muyuz acaba?
"Ee Baek kasiyer çocukla nasıl gidiyor ilerleme var mı?" Luhan her zamanki gibi Chanyeol'ü düşündüğümü anlayıp sorusunu sormuştu.
"Hayır hala Stabil." deyip bir kahkaha bıraktım.
"Ne kasiyeri? Ah bu arada Baek benim kuzenim sizin oradaki markette işe girmiş yanına gitmek istiyorum çıkışta beni bekle birlikte gidelim bende yanına uğramış olurum." Suho aramıza geldiğinde söyledi. Cevap vermek yerine sadece başımı sallayarak onaylamıştım.
"Baek çok kötü görünüyorsun, bu halin beni üzüyor. Başka yere gider misin?" Kai söylediğinde kafamı ona çevirdim.
"Neyim varmış be! Hiç sabaha kadar oturup drama izlememiş gibi konuşuyorsunuz..." Gözlerimi devirdim sadece biraz dağılmıştım ama cidden kötü göründüğüme eminim çünkü baya ağlamıştım yinede suç senaristin, ben mi dedim sonunda oğlan ölsün diye! Tch tch!
"Baek şuan son sınıfız ve sen hala sabahlara kadar oyun oynayıp dizi izliyorsun, hayatın ne zaman ciddiyetine varacaksın?" Suho sonunda içindeki annemi çıkarmıştı. Bir şey dememiştim çünkü diyecek bir şeyim yok... Ne olmak istediğimi hala bilmiyorum.
Bir ara bunun üzerinde düşünmem gerek yoksa ölene kadar annemin yanında kalacaktım belki küçük bir ev tutar bir sürü kedi beslerdim yanımda...
"Her neyse kalkın ders başlamak üzere." Luhan söyleyip ayağa kalktı arkasında Soo ve Kai, en arkadada Suho ve ben vardım.
Suho yanıma doğru gelip "Seni düşündüğüm için söylüyorum bunları tamam mı?" Deyip kolunu omzuma attı.
"Biliyorum biliyorum. Bu arada senin gideceğin market bizim karşıda ki değil mi?" Öyleyse eğer çok sevincektim.
"Evet kuzenim işe girmiş, ailesi nerede çalıştığını bilmiyor. Tek ben biliyorum ve yanına gitmek istedim."
"Niye bilmiyorlar?"
"Babası yanında çalışmasını istiyor ama tartıştılar. Sonunda evi terk etti. Şuan nerede yaşadığını biliyorlar, bazen görüşüyorlar ama işini bilmiyorlar."
"Zenginlerse çalıştığı işi bulabilirler, hem markette çalışmanın neresi kötü?" Şaşırarak sormuştum eğer kendisi mutluysa sorun yoktu.
"Şirkette başa geçmek varken markette çalışmak saçmalık. Babası üstüne gitmek istemiyor, sonunda geri geleceğini düşünüyor." Şirkette başa geçmek mi!? Bu çocuk deli miydi marketteki aldığı paranın kaç katıdır kim bilir...
"Kendi bileceği iş, bir şey diyemem." Sonuçta istememesinin bir sebebi vardır..
"Bence de, zaten bu işte fazla durmaz yerinde duran tiplerden değildir. 2 güne ayrılır, çoktan 3 haftayı doldurmuş ona ayrı şaşırdım!"
Suho'nun dediğine başımı salladım uykulu olduğum için pek bir şey anlamıyordum heralde. Neyse konuşmaktan yoruldum hem tanımadığım kişi hakkında yorum yapmakta istemiyordum çoktan sınıfa gelmiş oturuyorduk. Şimdi ders çekebilecek durumda değildim, sol bileğimdeki saatime baktım, çantamı sıranın üstüne atıp başımı üstüne koydum.
Kestirme saatimle matematik dersi sürekli çakıştığı için matematikden her sene kalıyordum bu sorunu da halletmem gerekiyordu...
----
Markete girdiğimizde kasada Chanyeol'ü göremeyince gözlerim hemen onu aramıştı. Suho yanımda reyonları dolaşıyorduk ve işte oradaydı! Sebze reyonuna vermişler benimkini...
"İşte kocam." gülümseyerek gözlerimle Chanyeol'u işaret ettim .
"KOCAN BİZİM CHAN MI??"
Böyle bir tepki beklemiyordum.
Sonuçta o kimsenin Chan'ı değildi.
Sadece benimdi.
--
Arkadaslar bu benim ilk hikayem hdhdj
Okurken biraz kendimdrn geviyorum yinede kaldirmak istemiyorum
Hatalar varsa kusura bakmayin ve B-hundred-hyun adli hesabimdaki hikayelerede göz atin lutfen
Hoscakalin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Market · Chanbaek
FanfictionBaekhyun'un bu markete sürekli gelmesinin tek sebebi o'ydu ve onu almadan gitmeyecekti.