the mad hatter // Hemmings

Few Years Ago

"Hadi, daha hızlı ol, Ronnie! Daha Rusoların evini bile ziyaret etmedik." Durdu ve arkasından gelmekte olan ablasına bakmadan konuştu. Ablası ondan yaşça büyük olabilirdi ama zekâlarının bir yaşı olsaydı, bu tartışmaya oldukça açık bir konu hâline gelirdi. "Üstelik Bay Ruso her sene bir avuç dolusu kaliteli şeker veriyor. O şekerler Willy Wonka'nın çikolatalarından bile güzeller."

Ronnie, şekerleri düşünürken gözlerini yumup dudağını yalayan sekiz yaşındaki küçük kardeşine dikti gözlerini, başını telefonunun ekranından kaldırdıktan hemen sonra. "Sanki," dedi, her zamanki aşağılayıcı-zorba-abla ses tonu ile konuşarak. "Willy Wonka'nın çikolatalarının tadını biliyor gibi konuşuyorsun." Küçük kardeşi omuzlarını düşürüp, tek bacağını hafifçe kırmıs olan, Ölü Gelin kostümü içerisindeki ablasına bakarken göz devirdi. "Ucube gibi davranmayı kes, tam bir çocuksun."

"Biliyorum!" diye bağırdı ince sesiyle, küçük kız. "Benden dört sene daha önce doğmuşsun diye beni dışlaman kadar ucubece bir şey yok, Ron, inan bana."

Küçük kız ablasının daha fazla konuşmaması adına, onu gerisinde bıraktı ve aklındaki krallığın sahibi olan evin yolunu tuttu. Ronnie ise bu laflarına alışık olduğu kız kardeşine sadece göz devirmekle yetindi. "Annem onu doğurmadan önce ne tür bir ilaç kullanmıştı kim bilir, merak ediyorum," dedi kendi kendine. Sonra durdu, hafifçe gülümsedi ışıldayan gözlerini gökyüzüne çevirirken. Ve ardından omuz silkip diğer çocukların arasına karıştı.