Colleen: Deli olduğumu filan düşünmüyorsun, değil mi?
Colleen: Çünkü, öyle olduğumu düşünüyorsan haksız olduğunu söyleyemem
Colleen: Sadece bu hissi daha önce hiç fark etmemiştim ve korkuyorum
Colleen: Oradan çıkmaları için çabalayamıyorum bile
Colleen: Canını, canımızı yakabilecek derecede güçlü olduklarını hissediyorum
Colleen: Bir büyü gibi; tıpkı bir kara büyü
Colleen: Bizim gibi korkusuz deliler için bile çok korkunç sözcükler bunlar, Lukey
Colleen: Bu dostluğun bitmesi için hazır değilim
Colleen: Öyle güçlüler ki, gecenin bu saatinde uyumayıp sana bunları yazıyorum
Colleen: Çok iyi bir insan olup, çok mu delirdim sence, Lukey?
Luke: Sen deli filan değilsin, Col
Luke: Sen dünyadaki en iyi insansın ama içinde hiçbir delilik kırıntısı yok
Luke: Sen eşsiz, masum, bir Harikalar Diyarı'nı aydınlatacak güzelliğe sahipsin
Luke: Senin gibi birine deli demek, Alice'in normal bir kız olduğunu söylemek gibi
Luke: Hiç doğru değil
Colleen: Luke
Luke: Güzelim
Colleen: Kalbim hızlı atıyor
Colleen: Bir kalp doktoruna görünmeliyim galiba
Luke: Senin doktora, psikolağa veya psikiyatrise ihtiyacın yok
Luke: Kelimenin tam anlamı ile, normalsin
Colleen: Ama, Luke
Luke: Evet, güzelim
Colleen: O sözcüklerden biri "ben" ve sanırım diğeri de "sen"
Colleen: Fiili henüz bulamıyorum, kalbim sıkışıyor
Luke: Çok yakında bulacaksın.
Luke: Çok yakında...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
the mad hatter // Hemmings
ФанфикColleen gizemli olan şeyleri görmek için fazla kördü, Luke ise onun gözlerini açmak için fazla çekingen. --texting--