eight

329 32 10
                                    

Luke: Col

Luke: Siz... Ah... Ashton ve sen... Birlikte misiniz?

Luke: Gecenin bir yarısı sana mesaj attığımı biliyorum ama tüm gün çocuklarlaydım ve daha yeni bir partiden eve döndüm

Luke: Sanırım bir sorun var, Colleen

Luke: Bu gece canım hiç içmek istemedi ve sarhoş filan da olamadım

Luke: Sana neden bunu anlattığımı bilmiyorum, sadece ilk defa bu... Böyle bir şey oluyor

Luke: Belki de beni bulmana izin vermeliyimdir

Luke: Belki de lanet soyadımı söylemeliyimdir

Luke: Peki, bu neyi değiştirir?

Luke: Benden nefret etmeni istemiyorum.

Luke: Seninle konuşmayı seviyorum çünkü sana yazarken kendim olabiliyorum

Luke: Neden?

Luke: Üzgünüm. Muhtemelen şu an uyuyorsun. Bunları gördüğünde mesaj atma ihtiyacı hissetme. İyiyim.

Colleen: Nedenini biliyorum

Luke: Ah... Sen uyuyamadın mı?

Colleen: Hayır daha yeni uyandım ve...

Colleen: Ve sanırım, sana karşı dürüst olacağım

Luke: Ne konuda?

Luke: Sakın âşık olduğunu filan söyleme, planlarım arasında Şapkacı ve Alice'in öpüşmesi gibi bir tuhaflık yok çünkü ;)

Colleen: Ne?

Colleen: Hayır, tabii ki.

Colleen: Şey, ben diyecektim ki...

Colleen: Sanırım unuttum.

Luke: Sorun değil :)

Colleen: Neden Ash ile birlikte olduğumuzu düşündün ki?

Luke: Çünkü, ona çok güzel bakıyordun ve yanındayken sürekli ya gülümsüyor ya da kahkaha atıyorsun

Colleen: Şey, o komik bir çocuk ve onu dinlemeyi seviyorum

Colleen: Neden durmadan beni izliyorsun?

Luke: Ben... Ah...

Luke: İzlemiyorum.

Colleen: İzlemiyorsan, her zaman onun yanında olduğumu nereden biliyorsun?

Luke: Biliyorum işte.

Colleen: Duygularını saklaman her zaman kötü hissettirir, Luke, bunu unutma.

Luke: Bilmiyor muyum sanıyorsun?

Colleen: Sadece söylüyorum

Luke: İyi geceler, Colleen

Colleen: İyi geceler, Luke

the mad hatter // HemmingsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin