HUZURUM

~2~

Medya : Poyraz
Bölüm Şarkısı : Sancak - Gün Olur Beni Unutursan

"Artık gelsen diyorum İkra" Poyraz'ın seslenmesiyle kendime geldim . Şuan Poyraz arabanın camından içeri kollarını koymuş benim çıkmamı bekliyordu 'Nereden koycaktı kollarını acaba İkra' diyen içsesime aldırmadan kendime geldim ve dışarı çıktım . Evet dalmamın nedeni karşımda duran villaydı . Gerçi bu arabanın sahibinden gecekondu beklemiyordum . Ama hayatımda hep film ve dizilerden böyle evler gördüğüm için şaşırmıştım . "E hadi , sabahlayacağız burda artık." diyerek elimi tutan Poyraz'ın çekiştirmeleriyle içeri girdik. (Ponçikler Poyraz'ın evini Aşk Yeniden dizisinde ki Şekercizade malikanesini hayal edebilirsiniz sjdjdk)

Kocaman kapıdan içeri girdik karşımda koca salon vardı . Hemen ortasına gelip etrafıma baktım . Tablolar eşyalar köşede duran piyano ... Oldukça güzel bir dekorasyonu vardı . "Aç mısın?" 1 haftadır ağzıma tek lokma girmiyordu ve şuan oldukça açtım . Yavaşça arkamı döndüm ve hafifçe kafamı salladım . "Gel yukarı üzerini Çıkart , sonra bir şeyler yeriz." dedi ve merdivenlere yöneldi bende peşine takıldım.

Odası tamamen siyah ve mavi renkleriyle doluydu . Gözüme takılan tek yerse odanın köşesinde olan gitar koleksiyonuydu. Çocukluğumdan beri çalardım . Harçlıklarımı toplayıp bir tane gitar almıştım oldukça yıpranmıştı ama kendi kendime öğrenmiştim . "Sen şunları giy ben yiyecek bir şeyler hazırlıyım." Poyraz'ın elindekileri aldım ve odadan çıkmasını bekledim . Ama o hala yüzüme bakıyordu . 'Hayırdır kardeş , açıkta bi yer mi gördün' demek istesemde kafamı ne oldu anlamında iki yana salladım "Çıkıcak mısın , çıkarıyım mı Poyraz."
"Dalmışım ya , neyse banyoda havlu var duş almak istersen al " dedi ve kapıya yöneldi . Garipsesem de ses etmedim .
Gelinliğin arkadaki fermuarını sabah 5 kişi çekmeye çalıştığımız aklıma gelince Poyraz'a seslendim "Poyraz baksana , şunu açar mısın?" deyip arkamı döndüm .Geldiğini ayak seslerinden anladım . Yavaşça fermuarı açıp ipleri çözmeye başladı . Soğuk eli sıcak tenime değdikçe ürperiyordum . Çok sakin bir şekilde açtı . Kapı sesini duyduğumda gittiğini anladım . Oldukça değişik biriydi . Gülümsediğinide görmemiştim . Sadece sahilde tecavüzcü demeye çalışırken hafif gülümsemişti . Çok takmadım ve odada ki banyoya yöneldim , ılık bir duş aldım .

Aynadaki görüntüme gelirsek . Çuval gibi gelen bir eşofman , onun kadar bol gelen bir tişört , dağılmış saçlar ve su ve sabunla çıkarılmaya çalışan makyaj dışında pek bişeyim yoktu .

Eşofmanın iplerini iyice sıkıp bağladım ve bileğimde ki tokayla saçlarımı topuz yaptım .

Aşağı indiğimde salonda ki masada normal bir akşam yemeği vardı . Duvardaki saate baktım 00.31 . Saatin cünüplüğüne bakmadan çantamda ki telefonuma aldım . Salondan çıkarken çantamı almayı akıl etmiştim .
112 cevapsız arama , 65 mesaj dışında bir şey yoktu aldırmadan telefonu masaya bıraktım ve arkamı döndüm . Poyraz kendini gülmemek için öyle bi sıkıyorduki hafif kızarmıştı . "Kendini biraz daha sıkarsan sıçıcaksın Poyraz" daha fazla kendini tutmayıp tabiri caizse hönkürerek gülmeye başladı. Ben gülüşüne odaklanmışken hala bana bakıp gülüyordu . Ben gülerken domuz gibi ses çıkarırken o çok güzel gülüyordu . En sonunda gülmesini bırakıp "Çok yakışmış , hadi gel acıkmışsındır." dedi ve hafif kahkaha atarak masaya ilerledi . Bende takmadan oturdum ve yemeğe gömüldüm . Sonra olduğum ortamı farkedip yavaşladım ve Poyraza baktım . Onunda benden bi farkı olmadığından hayvan gibi yemeye devam ettim .

Saat 2.00 olmuştu ve ben yeni mutfağı toplamıştım . Poyraz ilk kabul etmese de bana çok yardımı dokunduğunu açıklayıp ortalığı topladım .

Salona döndüğümde televizyonda maç özeti vardı . Fener'in maçı olduğu aklıma gelince hemen skora baktım ve çığlık attım 2-0 yenmişti Kanarya. Çığlığımla Poyraz uzandığı koltuktan yere düştü ve "Noluyo lan , doğuruyomusun?" onu aldırmadan göz devirdim . "Ulan Fenerbahçe yenmiş sen bana hala ne diyosun." dedim ve kendimi koltuğa bıraktım . Kuş tüyümü var lan bunda . "Vay senden beklemezdim gelin hanım , anca Galatasaray'lı çıkardı senden." deyip alaylı bi şekilde güldü . Gelin olayı aklıma gelince yüzüm düştü ama bir şey demedim . O da hemen ciddileşti ve yanıma geldi " Hadi yatalım yorgunsundur" . Ben cümlesini fesat bi şekilde anlayıp gözlerimi kocaman bir şekilde açtım ve "Ne diyosun be sapık!" diye çemkirdim "Ya Allah'ım benim günahım neydi de bunu benle karşılaştırdın" kafasını yukarı kaldırıp sorarcasına baktı . Bende çenesinden tutup kafasını hizama getirdim , çok ciddi bi şekilde "Uykum var benim" dedim ve ayağa kalktım . O da kalktı ve merdivene yöneldi . Peşinden yukarı çıktım .
~~~~
"Bir şey olursa benim odam yan tarafta " dedi ve kapıyı kapattı. Oda oldukça büyüktü . Mavi ağırlıklıydı .
Daha fazla incelemeyi bırakıp kendimi rahat yatağa bıraktım ve yorgunluklarını gözlerimi kapadım.