~10~

66 3 0
                                    

İyi okumalar...

Kahvaltı'dan Devam

Poyraz'dan

"Poyraz yumurta ye çok güzel." diyen İkra'ya tam bir şey söyleyecekken telefonumun  zil sesiyle elime aldım. Ofis telefonu olduğu belliydi.  "Söyle" İkra'nın göz devirmesiyle  telefonda ki sese kulak verdim. "Poyraz Sancaktar  nasıllar bakalım?" Mert şerefsizinin sesiyle tüm sinirlerim gerilirken İkra'nın korkmaması için "Bekle" deyip merdivenlere yöneldim. Yukarı çıkıp "Ne istiyorsun?" dedim. "Ahh , Sancaktar benim senden ne istediğimi biliyorsun."

"İstediğin olmayacak İkra'ya zarar veremeyeceksin Mert."
Derin bir nefes verip "Zaten onunla eninde sonunda birlikte olacağım. İkra'nın bedeni de ruhuda benim olacak Sancaktar." şuan karşımda olsa bunları söyleyecek cesareti varmıydı ki? "Tekrar söylüyorum İkra 'ya dokunamayacaksın Gönem."
"Peki annesi veya ablasına zarar versem İkra bana geri dönmez mi ?" artık sınırını aşmıştı. "Tüm şirketlerini elinden alırım. Biliyorsun sen ne kadar yeraltı adamıysan ben yeraltının baş patronuyum. Tek sözümle tüm paran elinden gider." Gönem holding i bizim başından beri düşman olduğumuz bir şirketti. Ve paraya çok önem verdiklerini bildiğimden hiç bir şey yapamazdı.
"Senden korkmuyorum Sancaktar." sesinden tedirginliği belliydi. "İkra'yı sevdiğini biliyorum. Eğer bakireliği senin yüzünden giderse ne olacak düşündün mü?"

İkra benim için değerliydi ama seviyormuydum ki ? . Son söylediğiyle beynimde ki damarların belirginleştiğini  hissettim. Elimi saçlarımdan geçirip "Ofisine geliyorum orada konuşacağız" Telefonu kapatıp yanımda duran komidine tekme attım ve tedirgin gözlerle bana bakan İkra'ya döndüm. "Sorun ne?" dedi titreyen sesiyle. "Yok bir şey" deyip geçiştirdim. Eğer sinirime hakim olamazsam kalbini kırardım.
"Nereye gideceksin peki?"
"Ne zamandan beri sana hesap verir oldum İkra ?" ağzımdan istemsiz çıkan cümleyle gözümü gözlerine sabitledim.

Annemden sonra bir çok sinir hapı kullanmıştım. Ama şuan bıraktığım için bazen sinirlenip insanların canını yakabiliyordum. "Halil abi beni bırakır ozaman." kırıldığı her halinden belliydi. Daha çok bir şey demek istemediğimden  hızla yanından geçip merdivenlere yöneldim.

Sevdiklerime  zarar geldiğinde kimsenin tanıyamayacağı bir insan olabiliyordum. Ve İkra kısa zamanda beni kendine bağlamıştı.

Telefonu elime alıp bir numarayı aradım. "Merabalar Poyraz Bey"
"Selim , Gönem holdinge yazılı bir kağıt gönder. Büyük bir maliyette iş teklif et ve yapamamalarını sağla. Ellerinden yüksek miktarda para kaybettir. Belki onlara bir ders olur." dedim. "Emredersiniz Poyraz Bey , iyi günler efendim" cevap vermeyip arabama yöneldim. Halil abi sürücü kapısını açarken "Tek gidicem" dedim. Halil abi kafasıyla onayladı. Maserati' ye binip kontağı çevirdim. Sanırım sinirimi yollardan çıkaracaktım.

~~~~~~

15 dakika da Gönem holding e gelmiştim. Korumalar ben geçince kafalarını eğerken gülümsedim. Korumaları bile beni görünce selam verirken kendisinin bana kafa tutması çok saçmaydı.

Büyük Patron yazılı kapıya dönüp göz devirdim ve direk içeri girdim.

"Oo Sancaktar kapı çalman da mı yok?"
"Zırvalamayı kes , peşimizi bırakman için ne istiyorsun." Korumalara dönüp "Biriniz kalın, gerisi dışarı" dedi. Tabi kendisine bir şey yapacak olursam birisine ihtiyacı vardı. "Korkma yemem seni Gönem." korumaların çıkışını izlerken yandaki tekli deri koltuğa oturdum.

Gözlerini kısıp düşünür gibi yaptı. "Sancaktar Holdinge beni ortak yapabilirsin." alayla gülümsedim. "Unut bunu."
"Ozaman İkra nın peşini bırakıp kendi ellerinle bana teslim edeceksin." bu adam kendini ne sanıyordu.

HUZURUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin