9.BÖLÜM

70 4 2
                                    

RESİM ÇAĞLA ( KUZEN ) :)

   Sabah gözlerimi açtığımda kapının dışından kahkaha. Sesleri yükseliyordu. Gözlerimi ovuşturduktan sonra yataktan doğruldum ve lavaboya gidip kendime çeki düzen verdim. Daha sonra dolaba yöneldim ve uzerime beyaz bir T-shirt giydim. Altima da siyah bir pantolon giyip kapıdan çıktım. Babamin Kulağında telefon vardı ve  koridorda  gezinirken etrafa kahkahalar savuruyordu. Birden benim geldiğimi gorunce bana baktı ve eliyle bir dakika işareti yapıp telefonla konuşmaya devam etti. Babamın kahkahalari kesilirken telefonu kapattığını gordum. Babam bana döndü ve yanima gelmeye başladı. " Oğlum Çağla kuzenin gelecek burada kalacakmis " gülümsedi ve arkasını donup anneme haberi vermek için merdivenlerden indi.
     Hayır ya Arıza geliyordu. Bu kiz tam tamına bir arizaydi. Bir yandan seviniyor bir yandan da içimden geçirdiğim şeylere guluyordum. Benim odamın yan tarafında bulunan misafir odasina girdim ve kendim için bu odayi düzeltmeye koyuldum. Düzenledikten sonra odama gittim ve telefonumu alıp caglayi aradım.
"Alo Arıza"
" Buyrun ben çağla "
" Tanımadinmi lan. Sana benden başka kim Arıza diyebilir."
" Oo kerem sen hiç ararmiydin. Bu arada sesinde çok değişmiş "
" Buraya geliyormuşsun."
" Evet.iki üc hafta oralarda kalacam"
" Desene arizayla ugrasacam."
" Emin ol senin gibi uyuzla uğraşmaktan kolaydır"
" Tamam kes. Nerdesin ? Ne kadar zamanda burada olursun?"
" Şuan arabadayim birazdan orada olurum. Baban yolu tarif etti."
" Tamam bekliyorum Arıza kuzen kendine dikkat et"
" Tamam uyuz . Birazdan ordayim gostercem sana Arızayı"
" Hadi Tamam kapa "
Birden telefonu yüzüne kapadım. Sinirlendigini biliyordum. Onu sinir etmek hoşuma gidiyordu. Birazdan burada olacaktı ve geldiğinde çok eglenecegimizden şüphem yoktu. Neredeyse gorusmeyeli 2 seneden fazla olmuştu ve oldukça özlemiştim. Okul okumaya yurt dışına çıkmıştı. 18 yaşındaydı sarı saçlı neredeyse benimle aynı boydaydi ve büyüleyici bir güzelliği vardı. Böyle bir kuzeni baska nerede bulabilirdimki. Birden araba kornasiyla irkildim ve hemen kapıya yöneldim. Koşarak merdivenlerden iner inmez kapıyı açtım. Aha karşımda Arıza. Büyük bir sevinçle "Arıza" diye bağırdım. Birden ellerini uzattı "Gel buraya şapşal" boynuma sarıldı ve özlemle beni kendine çekti. Bende sarıldıktan sonra onu kendimden uzaklaştırdım ve bir elini tutarak 360 derece dondurdum. Onu süzdükten sonra gözlerinin içine baktım. Bana ukala bir tavırla " Biliyorum çok güzelim" diyerek gülümsedi. Bende güldüm ve " Tam tersini diyecektim. Bu  ne çirkinlik" birden omzuma yumruk attı ve " Hiç de bile kıskanma uyuz" ayy havalara bak kendini birşey zannediyo. Hihi tabi öyledir dedim ve anne babama seslendim. Geldiklerinde hemen sarıldılar ve bir ağızdan " Kapıda dikilme gir içeri" dediler. Çağla içeri girerken. Elindeki koskocaman bavulu daha yeni fark etmiştim. Elinden aldım ve kendi odama çıkarmak için kucagima kaldırdım. Ne koymuştu bu kiz bunun içine sanki bi düzine taş vardı. Birden elimden kayıp yere düşünce çağla bana bakıp " Pardon söylemeyi unuttum. Bavulum çok ağır" bu şimdi mi söylenir diye içimden geçirdikten sonra. Çağlaya bakip umursamaz bir bakış atıp tekrardan bavulu elime aldım ve taşımaya basladim. Odaya koyduktan sonra elimle anlimdaki terleri sildim. Odadan çıktım ve merdivenlerden inerken babam annem ve çağla koltukta oturmuş gulusuyorlardi . Hasret gideriyorlar desek daha doğru olur. Bende koltuğa gectim ve caglanin yanına oturdum. Babamin aklına bir fikir gelmiş olmalıydı çünkü ellini şıklatti. Bize döndü ve " Haydi maç yapalım" diyerek bağırdı. Çağla yüzünü burusturdugunda dirsegimle hafifçe vurarak " Noldu lan korktunmu Arıza" bana bakarak şaşırmış gibi yaptı ve " Senden korkan senin gibi olsun" diyerek göz kirpti. " Haydi takımları kurallim." Bu ses anneme aitti Babam annemi kollarının arasına aldı " Ben annenizi alıyorum. Bu durumda kerem sende caglayi aliyorsun" bilerek yüzümü burusturdum ve  dudağımın kenarıyla güldüm. Birden sert bir dirseği boşluğumda hissettikten sonra caglanin yüzüyle karşılaştım . "Yeneceegiz"  yeneceginden çok emindi. "Haydi o zaman essofmanlarimizi veya sortlarimizi giyelim. " Bunu tabiki kim söylemiş olabilirdi. Annemin sesiydii bu. Hemen çağla yerinden doğruldu. Tam birşey soyleyecektiki " senin odan yukarda. " Diyerek göz kirptim. Kafasını salladı ve merdivenlerden çıkarken etrafi süzüyordu. "Bu oda" birden döndü ve odanın kapısında yazan KEREM yazısını görünce" seni de odandan ettim " dedi ve bilerek kahkaha attı. Hiç birşey söylemedim ve misafir odasina giderek altima bir essofman giydim. Odadan çıktığımda çağla da odadan çıkıyordu. Saçlarını salmıştı ve altında çok kısa bir şort vardi. Ona baktığımı gorunce aynada kendine baktı ve " Gayette güzelim" diyerek saçlarını savurdu. Koşarak merdivenlere gitti . Bende arkasından gittiğimde. Aşağıda babamla annem coktan hazırlanmıştı. Annem caglayi süzdükten sonra " mükemmel olmuşsun" dedi ve kapıdan çıktı. Hep beraber ciktiktan sonra babam bizi arka bahçeye götürdü. Bodrum gibi bir yere girdikten sonra eliyle bana gel işareti yaptı. Hemen yanına gittiğimde iki tane bizim boyumuzda kale vardı. Birini elime aldım ve taşımaya basladim. Caglanin yanına getirdikten sonra babamın kaleyi koyduğu yerin tam karşısına koydum.
Çağla bağırarak yani çığlık atarak "Maç baslasııın !!" Dediğinde Babam bir top getirdi ve topu anneme vererek başlatması için işaret verdi. Annem topu ayağının altına aldı ve topla ilerlemeye başladı çağlaya döndüm  "kaleye geç ve sakın gol yeme" kafasını Tamam anlamında salladı ve kaleye gecti Babam anneme bağırıyor ondan top istiyordu. Yan yana bizim kaleye doğru ilerliyorlardı. Birden anneme baskı yapınca annem topu kaptırdı ve top artik bendeydi. Caglayi yanıma çağırdım ve onun gelmesini bekledim. O gelirken Babam da karşıma geçmişti benden topu almaya çalışıyordu . Birden bir hareket yaptım ve topu besliginden geçirerek topu çağlaya gönderdim. Çağla topla birlikte bomboş kaleye doğru ilerliyordu kalenin önünde durdu ve banaa el sallayarak topa arkasını döndü. Çağlaya 'vurr' diye bağırıyordum. Çağla topa ayağının topuguyla vurdu ve mükemmel bir gol attı. Bana doğru koşarak geldi ve boynuma atladı. Bende belinden kavradim ve havada döndürdüm. Babamlara baktığımda çoktan topu sürmeye - bizim kaleye doğru gelmeye başlamışlardı. Birden caglayi döndürmeyi bıraktım ve yere indirerek kaleye geçmesini işaret ettim . Koşarak kaleye geçti ve tam bir kaleci gibi durdu. Babama baktığımda kaleye çok yaklaştigini fark ettim. Tüm gücümle koşarak karşısına geçtim. Birden annemin de sag taraftan koşmaya başladığını gördugumde çok geç olmuştu. Babam topu hemen anneme gönderdi. Annem çağlaya karşı karşıyaydı. Bir topa birde kaleye baktı ve ayağını kaldırarak topu kaleye gönderdi. Şimdi herşey çağlaya kalmıştı. Çağla birden topun gönderildiği yöne zipladi ve topu havada tuttu. Hemen yerinden doğruldu. Bu hareketini alkışlamak istiyordum ama buna zaman yoktu. Koşarak karşı kaleye doğru gitmeye başladım. Çağla tek eliyle topu bana doğru fırlattı. Biraz arkama  dusmustu ama topu tuttum . Karşımda kimse yoktu artik. Boş kaleye topu gönderdim ve skoru 2-0 yaptım. Çağla tekrardan çok sevindi ve beni alkisladi. " Asıl alkislanmasi gereken kişi sensin çağla" diyerek ben onu alkisladim. Daha sonra topa döndüm . Bizim kalemize doğru geliyorlardı. Babam uzaktan topa sertçe vurdu. Top ikimizin arasından süzülerek doğrudan kaleye girdi. Annem büyük bir sevinç patlaması geçirdi ve babamı öpücüklere boğdu. Annem bize dönerek " Tamam bu kadar yeter ben çok yoruldum" diyerek kendini çimene bıraktı ve yere yattı. Babamda yanına yatinca bende yere yığıldım. Çağla da yere yatinca bana döndü ve gülümsedi bende ona bakarak gülümsedim . Daha caglanin geldiği yarım saat olmuştu ve şimdiden çok eglenmistik.

İHANETHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin