7.Gitmeyeceğim!

103 7 1
                                    

GÜNEŞ'İN AĞZINDAN

Dünkü halini gördükçe içim parçalanıyordu. Karlar içinde hıçkıra hıçkıra ağlaması canımı o kadar yaktı ki...onu izlerken bende ağlamıştım. Neden ağlıyordu? Canı neden yanıyordu? Yoksa bu evde mutlu değil miydi?

Gözlerimi ayırmadan onu izliyordum. Karda birden bayılınca ne yapacağımı şaşırdım. O kadar narin ve kırılgan duruyordu ki! Onu üzecek herkesin canını yakmak istiyordum. Kimsenin ona dokunmasını, incitmesini, kötü söz söylemesini istemiyordum. Kimsenin ona yakınlaşmasını dahi istemiyordum. Hatta Işık'ın bile...

Ama ona dokunmamı istemiyordu. Dinini düşündüğümden daha fazla yaşıyordu. Hatta ona o siyah elbise yalanını söylemek zorunda kalmıştım çünkü giydiği siyah elbiseyi kimin aldığını bilmiyordum. Elbisesinin kullanılamaz halde olduğu gerçek değil yalandı. Üzerinde sadece toz ve biraz da kan vardı. Aslında yıkanınca tekrar giyinilebilecek kadar sağlamdı. Ancak benim aldığım elbiseyi giymesini istediğim için bu yalanı söylemiştim. Çünkü benim aldığım şeyleri giymesini öyle çok istiyordum ki...

Aslında Berrin aklıma girmişti. Onu bulduğumuz da hırpalanmış olduğu için sevinmesi açısından yenisini almam gerektiğini söylemişti. Söylediğine göre kızlar yeni kıyafetler giymeyi severmiş. Ama nedense Kar...sanki Berrin gibi olan kızlardan değildi. Yani o, narin ve hassastı. Işık gibi alışveriş manyağı olan bir kız gibi değildi.

Alnında ki bezi kaldırıp soğuk suya batırdım ve sıkıp tekrar yerine koydum. Ateşi bir türlü düşmüyordu. Acaba hastaneye mi götürmeliydim? Hastaneye ne gerek var ki, hemşire hemen yan odadaydı zaten. Ama dediğim gibi kimsenin ona dokunmasını istemiyordum.

Son çare olarak elime Edilge'yi aldım ve Berk'i aradım. "Alo?" Diye cevap verdi Berk. Uykulu olduğu sesinden belliydi. "Berk?" Dedim. "Buyrun benim siz kimsiniz?" Dedi. İnsanlar neden ilk uyandığında kısa süreli hafıza kaybı yaşardı ki? "Sence kim olabilir Berk?" Diye sordum. "Güneş? Sen misin hayatım?" Diye sordu. Salak, eski sevgilisi Güneş ile karıştırdı beni! "Benim Berk lise arkadaşın Güneş" dedim. Hattın diğer tarafından kahkaha kopunca telefonu kulağımdan uzattım ve Berk'in o sivrisinek gibi gelen sesinden kurtulabilmek için kulağımın içini kaşıdım. Benimle dalga geçtiğini anlamıştım. Elbette ki bunun hesabını yarın soracaktım. Ancak şu an da Kar'ın sağlığı hakkında konuşmalıydım.

"Berk!" Dedim uyarır tonda. Benimle oynadığını anladığımı anladığı için gülmeyi kesti ve "Söyle, niye rahatsız ettin beni bu saatte?" dedi. Sonra birden yine gülmeye başladı. Bu çocuk gerçekten sinirlerimi bozuyordu. Sarhoş falan mıydı?

"Ateşi yükselen bir insanın ateşini düşürmek için ne yapmalıyız?" Diye sordum. "E hastaneye götürürüz" dedi. Gözlerimi kapatıp Allah'tan sabır dilendim. Yarın benden 1 değil 2 defa dayak yiyeceğini kesinleştirmişti.

Kahkahası etrafa yayılırken sinir katsayım her saniye artıyordu. Yarın için maalesef ki Berk'e acıyordum. Çok kötü dayak yiyecekti zavallım."Berk! Ya bana adam akıllı cevap verirsin ya da-" "Tamam hemen kızma vampir. Ayaklarına ve koltuk altına sirke koymak çok yararlıymış diye duydum. Ateşi hemen düşürüyormuş. Hayırdır kim hasta? Işık mı?" Diye sordu. "Boşver sen orasını. Sirkenin ne olduğu fark ediyor mu?" Diye sordum. "Hayır. Ya da dur bilmiyorum. Ama sirke sirkedir sonuçta" dedi. İç geçirdim ve "Tamam" deyip telefonu kapattım. Odadan çıkıp mutfağa indim. Tezgahın altında ki dolaplara baktım. Elimi hızlı tutup yukarı çıkmalıydım. Aslında sirkenin ne olduğunu bile bilmiyordum ya...neyse.

Edilge'yi tekrar elime alıp internetten sirkeye baktım. Az önce baktığım yerde buna benzer bir şey vardı sanırım. Sağda ki dolabı açtım ve ona benzeyen şişeyi çıkardım. Zafer kazanmışım gibi sirke şişesini alıp öptüm ve ona bakarak gülümsedim. Ardından bir bez çıkardım ve sirke şişesinden bir kaç damla damlattım. Arkamı dönmüş gidecekken bir şeye çarpmamla geri çekildim. Arkamı dönüp baktığımda yüreğim ağzıma geliyordu neredeyse! Halka filminde ki kızın burada ne işi vardı? "Samara?" Dedim. Beni öldürmeyecekti değil mi? Şimdi olmazdı yani, olmamalıydı. Kar bekliyordu lan!

KAR'IN GÜNEŞ'İHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin