Eve geldiğimde aklımda birden fazla soru vardı. Şimal olarak bana kim mesaj atıyordu? Neden bu olanları görmemi istemişti? Cemre Cem ile ne yapıyordu? Şimale söylemeli miydim? Tabiki de söylemeliydim. Hemen odama çıkıp Şimali aradım.
4. Çalışta açtığında hemen konuya daldım. "Şimal bugün yine senin telefonundan bana mesaj geldi." Dediğimde 5 saniye boyunca karşı taraftan ses gelmedi. Sonunda ne olduğunu anlamış olacak ki "Ne?" Diye bağırdı. Telefonu biraz uzaklaştırıp kulağımı ovaladığımda tekrar konuşmaya başladı "Ada ordamısın?"
"Evet burdayım." Yatağıma oturduğumda bir an önce anlatmak istiyordum. "Ne bekliyosun kızım anlatsana." Demesi isteğimi gerçekleştirmeme neden oldu.
💦💦💦
"Yok artık lan." Evet. Bütün olaya Şimalin tepkisi buydu. İkimizin de anlayamadığı şey Şimalin telefonundan bana başkası nasıl mesaj atabiliyordu. Hacker birisi giriyor olabilirdi. En azından aklımıza şimdilik sadece bu geliyordu. Şimal ile olan konuşmamızın ardından telefonumu yatağıma bırakıp geceliklerimi giymeye başladım. Babam evde değildi. İş için yurt dışına gitmişti. Evde de başka erkek olmadığı için şortlu takımımı giymeye karar verdim.
Mutfağa inip sürahideki soğuk sudan bir bardak alıp odama tekrar çıktım. Aklıma tekrar cemre gelince rahatsızca yatağımda kıpırdandım. Kaç gün olmuştu hala bana bir şey anlatmamıştı. Belki anlatmak istemiyordu ama yakın olduğumuzu sanıyordum. Bu biraz canımı sıkıyordu. Evde de zaten göremiyordum. İçimden bir ses sonunda hiç iyi şeyler olmayacağını söylüyordu ama fazla takmadan kendimi uykunun kollarına bıraktım.
***
Sabah saat 9:31 de uyandım. Tatil günleri erkenden uyanmak hobimdir çünkü. Sinirle yastığı suratıma bastırıp birkaç saniye nefes almamı engelledim. Nefesimi tutmakta hiç iyi değildim. Bu yüzden yastığı kafamdan çekip nefes almaya kaldığım yerden devam ettim.
Yataktan kalkıp üstümü giyinmeye başladım. Bugün dışarıya çıkmayı planlıyordum. Belki Cem ile buluşurdum. Belki de Şimal sandığım kişi yine bir yere çağırırdı. Üstümü giyinip alt kata inmeye başladım. Merdivenlerin başına geldiğimde yasak olan odayı gördüm. Acaba üvey abim ne zaman gelecekti.
Yemek masasına oturduğumda Deniz tabağındaki omleti bitirmeye çalışıyordu. Annem salonda dergisini okurken geldiğimi fark edip "Otur canım. Ayşe hanım kahvaltını getirsin." Deyip Ayşe teyzeye seslendi. Herkese çok fazla alışmıştım. Annem sanki öz kızıymışım gibi davranıyordu.
Kahvaltımı bitirdikten sonra Cem ile buluşmak için çantamı alıp evden çıktım. Kapının önüne gelen taksiye binip Girdap kafeye doğru yol aldım.
Birkaç dakikadır Cem'e gördüklerimi anlatsam mı anlatmasam mı bir türlü karar veremiyordum. İçimdeki savaşı sonlandıran Cem'e teşekkür ederek onu dinlemeye başladım.
"Çıkar bakalım ağzındaki baklayı." Bozuntuya vermeden devam ettim. ''Ne baklası canım." Deyip kafamı başka tarafa çevirdim.
Ama daha fazla dayanacağımı da sanmıyordum. Cemin ''Hadi hadi anlat.'' Deyip bacağıma hafifçe vurdu. Eğilip vurduğu yeri silerken konuşmaya başladım. ''Seni Cemre ile gördüm.'' Deyip arkama yaslandım. Gülen yüzü anında solarken yerinde huzursuzca kıpırdandı.
'' Ne Cemresi ya saçmalama civciv. En son seninle Avm de gördüm o kızı.'' Deyip masada duran peçeteyle oynamaya başladı. Telefonumdaki fotoğrafı göstermek istedim ama sonra vazgeçip ayaklandım. Bu konuyu Şimal ile birlikte masaya yatıracaktık. Benim kalkmamla beraber kafasını kaldırıp meraklı gözlerle bana bakmaya başladı.