Multide güzel kızımız Selin var**..
Telefonumun melodisini duyunca istemeye istemeye yatakta kalktım kim arıyordu bu saatte gerçekten merak ediyordum ekranda beliren Güzel Göz yazınca istemsizce dudaklarım kıvrıldı evet Selin'i böyle kaydetmiştim ve çok hoşuma gitmişti acaba o beni ne diye kaydetti diye düşnürken telefonu alıp aramayı cevapladım..
-"Alo Selin birşey mi oldu"
-"Yok hayır da biliyorsun otobüsle geldiğim için okula biraz erken olmuş canım sıkıldı sende gel laflarız"
-"Tamam bekle üstümü giyip geliyorum"
diyip telefonu kapattım anlamıyordum bu kız saray gibi evde yaşıyor ama neden okula otobüsle gidiyordu ki hayır sorsam yanlış anlar diye soramıyordum da yakında çıkardı kokusu diyip dolaptan mavi kuru kafa t-shirt ümü aldım altıma da klasik siyah pantolonumu geçirip banyoya gidip saçlarımı yapmaya başladım resmen hortlak gibi görünüyordum..
Arabama binip tam gaz sürmeye başladım zaten 5 dakikalık yoldu hemen inip sınıfa ilerliyecektim ki bu kızın yemek de yememiş olma ihtimalı gelince kantine uğradım iki tost iki çay aldıktan sonra sınıfa gittim Selin sıraya kafasını koymuş uyuyordu yada uyuma numarası yapıyordu yanına oturdum kahverengi tonu olan saçlarını bugün açık bıraktığını gördüm üstünde kot ceketi vardı gene siyah atlet giymişti ve siyah pantolonu ile uyum sağlamıştı gerçekten güzel görünüyordu.
Baba diyerek uykusunda ağlamaya başlayan Selin'i görünce resmen içim acımıştı şuan kabus görüyordu internette okuduğuma göre babası gerçekten vahşice öldürülmüştü ve bunu görmenin pek iyi olmadığını düşündüm Selin kalk kabus görüyorsun diyerek dürtüklemeye başladım bir anda ne olduğunu anlamadan Selin bana sarıldı sonra ağlamaya başladı hıçkırdığı için konuştukları anlaşılmıyordu ama sende beni bırakma demesini duyabiliyordum güzel gözlü arkadaşım benim nasıl da ağlıyordu.
-"Selin kalk gidiyoruz."
-"Ne-re-ye g-id-iyo-ruz."
-Ders yok bugün kalk hadi"
deyip elinden tuttum aniden kalbim hızlı hızlı atmaya başladı tövbe yarabbim neden böyle oluyorki düşünmemeye çalışıp arabanın yanına gittik ve bin dedim o da itiraz etmedi ve arabaya bindi Şile'deki yazlığımıza gidebilirdik ve bu ona iyi gelebilirdi bana geliyordu çünkü hala ağladığını gördüğümde elimle yüzünü tuttum ve bana döndürdüm.
-"Ağlama ama güzel göz bak bende ağlarım şimdi seni çok güzel bir yere götüreceğim ve hiçbir şeyin kalmayacak bak"
-"Ner-ey-e gidi-yor-uz."
-Şileye yazlığım var benim orada itiraz istemem yemek falan yaparız,pikniğe gideriz ,sahile falan anneni ara da merak etmesin ama."
itiraz etmeden annesini aradı zaten iç çekişlerinden konuşamıyordu bile yolumuz biraz uzun olduğu için uyumaya başladı ve yine sayıklamaya başladı elimi tut diye sanırım bana diyordu aslında nedense elini tuttuğum zaman kalbimde acayip derecede hareketlilik oluyordu ve bu neden oluyordu bilmiyorum ama tutmak zorundaydım ve elini tutup diğer elimle de arabayı sürmeye devam ettim sanırım artık rüya görmüyordu..
Yazlığa geldiğimizi anlayınca Selin'i uyandırmaya çalıştım ama uyanmadı sanırım sabaha kadar kabuslarla boğuştu ve uyumadı bana da otobüs okula erken geldi diye yalan söyledi gerçekten durumu ciddiydi elimi çektim sonra onun oturduğu yerin kapısını açtığımda nazikçe kucağıma aldım ve evin kapısını açıp onu odama taşıdım yatağa bıraktığımda aşağı inip kahvaltılık birşeyler aradım tabiki de yoktu Salih abi (marketin sahibi) arayıp malzemeleri sipariş ettikten sonra beklemeye başladım Allah tan para almıştım yanıma fazladan da zorluk çekmeyecektik kapının sesini duyunca sayamadığım kadar poşeti aldım ve Salih abiye parayı ödeyip teşekkür edip kapıyı kapattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beklenilmedik #Wattys2016
Подростковая литератураBabasının ölümüne şahit olan Selin, Annesinin intihar edişine tanık olan Enes... Bir kız, bir erkeği ne kadar hayatı pahasına koruyabilir ki? Tesadüf sandıkları bu karşılaşma gerçekten bir tesadüf mü? Yoksa aşk dedikleri şey oyun muydu?