Yaklaşık yarım saattir odamdayım. Ne gelen var ne giden. Kulaklarımın duyduğu tek şey kahkahalar. Benimse içim hıçkırıklara boğuluyor. Ama kimin umrunda ? Herkes kendi mutluluğuna dönmüş vaziyette , birbirleriyle zaman geçiriyorlar.
"Simay" diyen Zülal kapıyı tıklatıp içeri girdi. Gözlerim dolup dolup , gözyaşlarım içime içime akıyordu.
"Nazlı gitti" dediğinde kızarmış gözlerimi Zülal'e çevirdim. "Dorukla konuştular biraz sonra bağırdı falan ve kovdu" dediğinde duyduklarım karşısında çok şaşırmıştım.
Hem kendisi söylüyo , kız geldiğinde de kovuyordu. Garip...
"Anladım" dedim ve sustum. Zülal'le aram da garip bi bağ vardı. Düşündüklerimi veya hissetiklerimi anlıyormuş gibi sarılıyor ve konuşuyordu.
"Bak asla bi olayın aslını bilmeden karşında ki insanı yargılama olur mu?" dedi ve gülümsedi.
"Peki ya yargılamak zorundaysam? Yargılamam için bana sebep sunuyosa?" dedim
"Açıklamasını dinle sonra ister yargıla ister yargılama" dedi ve başımı sallayıp gülümsedim.
"Şimdi elini yüzünü yıka aşşağı gel" dedi Zülal ve beni öpüp odamdan çıktı.
Biraz Zülal'in dediklerini düşünmüştüm. Sonrasında 'bana neden açıklama yapsın?' dedim 'ben onun neyiyim' dedim 'beni neden önemsesin' dedim. Düşündükçe daha da canım acıyordu. Ben onun neyiyim? Hiçbir şeyi değilim.
DORUK'TAN
simay odaya çıktıktan sonra
Simay'ı bu kadar sinir eden şey neydi bilmiyorum ama beni bu kadar sinirlendiren şey kesinlikte yılışık Nazlı'ydı. Hem beni , hem de Simay'ı bu denli sinirlendirmesinin hesabını sormak için Nazlı'yı kolundan tutup mutfağa götürdüm.
"Lan sen burayı nerden buldun" dediğimde ellerim hala kolundaydı ve canını yakıyordum ama yine de ellerimi çekmedim.
"Doruk! Canım acıyor dur!" dediğinde yine bırakmadım ellerimi.
"Çabuk anlat yoksa daha fazla acıtırım o sürtük canını!" dediğimde korkmuştu."Y-yanından ayrıldıktan sonra seni takip ettim" lan bu kızın her lafı beni deli ediyo.
"Lan sen ne sıfatla beni takip edersin?!? Her şeyi geç , o kıza beni nasıl mahçup ettiğinin farkında mısın"
"Seni sevdiğ-"
"Sevme beni Nazlı sevme ! İstemiyorum seni tamam mı ? Nefret ediyorum senden. Simay'ı üzdüğün için SENDEN NEFRET EDİYORUM." deyip bağırdığımda ağlayarak evin çıkışına koştu.
Kendimi o kadar berbat hissediyordum ki , eğer bu yılışık gerçekten Simay'ın gözlerinden bir damla yaş akmasına sebep olduysa onu mahvederdim.
Ben bu kızı niye bu kadar çok düşünüyorum bilmiyorum ama düşünmeden edemiyorum. Ben bu haldeyken ya o benim hissetiklerimden hissetmiyorsa? Ya bana sadece arkadaşıymışım gibi bakıyorsa?
Ulan yemin ederim şu kızla fena halde kafayı bozdum. Şimdi gitsem , Nazlı'nın dediklerini bir bir anlatsam ona dinler mi? Ama neyiydim ki ben onun , önemseyeceği bir insan mıyımdır acaba onun için?
***
SİMAY'DAN DEVAM
Aşşağı indiğimde gözlerimi Doruk'tan sürekli kaçırmaya çalışıyordum ama olmuyordu. Yaklaşık 6 7 kez göz göze gelmiştik. Ama kızarıklığını görmesin diye kafamı çevirmem saniye bile sürmüyordu diyebilirim.