(Video temsilidir. )
Telefonu susmak bilmeyince sonunda sağ eliyle arka cebinden zar zor telefonu çıkardı ve bluetooth kulaklığı etkinleştirip açtı.
- Alo ?
Telefonun diğer ucunda titrek bir bayan sesi cevap verir :
- İmbat ... Evladım nerdesiniz ? Saatlerdir ulaşamıyorum size...
Turuncu kaskın altından sinsice gülünce gamzeleri gerildi.
- Sırat lardayız babaanne.
Yaşlı kadın telefonun diğer ucunda homurdanırken birden konuyu değiştirdi.
- Neyse İmbat kirlin var mı kuzum ? Makinayı çalıştıracağım.
İmbat 110 a basarken söylendi.
- Ya babaanne evde hizmetçi var. Sen ne diye yoruyorsun ki kendini !
Babaannesi kendince bir açıklama yaparken birden arkadan birkaç el silah sıkıldı.
İmbat başını eğip kursunlar isabet etmesin diye gayret gösterirken babaannesi telaşla bağırdı.
- İmbat oğlum n'oluyor orda !!?
İmbat bir arkasına bir önüne bakarken cevap verdi.
- Bir şey yok babaanne. Her zaman ki Sırat işte. Yine düdüklüyü patlattı.
- Ne !!! Kimseye bir şey olmadı değil mi ?
- Yok babaanne herkes iyi. Ama şimdi kapatmalıyım. Tontiş yanaklarından öpüyorum.
- Aa ama...
İmbat babaannesinin sözünü dinlemeden telefonu kapattı.
Tam o sırada arkasından hızla gelen motosikletli kendisine hasar vermeyecek şekilde çarptı.
Dönüp motorun sahibine baktı.
Kırmızı motorunda Sırat kükrüyordu.
- Lan pipet ! Yine babaanneme beni karaladın demi lan ...
İmbat pis pis gülüp cevap verdi.
- O kadar takılma kuzen ya... Sonuçta gidince bir yığın nasihat yiyeceksin hepsi bu...
- Adi ! Bu kez ne dedin ?
- Düdüklü hikâyesi işte kuzen. Klasik şikayet yani...
Sırat arkadan gelen tabanca sesiyle bir kez daha İmbat a döndü.
- Şuradan bi çıkalım gösterem ben sana klasik hikayeyi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNFAZ TİMİ
Action- Ölmekten korkmuyor musun? - Neden korkayım ki... Şu dünyada yazılı bir senaryo var ve biz o senaryonun figüranları... oynayıp sahnemiz bitince çekileceğiz işte.