[🎧VIXX LIGHT UP THE DARKNESS ]
Karanlığın hakim olduğu dehliz gibi bir garajın içi dahiyâne yerlestirilmişti.
Motorların park edildiği alanın çaprazında bir oturma grubu vardı. Limon küfü kılıfları ve yastıklarıyla ortama güzel uyum sağlamıştı.
Arkada bir sürü vücut çalışmak için spor aletleri vardı.
Aletlerin arkasına doğru kalan merdivenler ikinci kattaki yatak odalarına çıkıyordu.
Bu devasa garajın motorların yanı sıra birkaç tane de aracı barındırdığı birkaç dakika sonra fark ediliyordu.
Tavana yakın mahzen pencerelerinde içeriye sokak lambalarının ışığı sızıyordu.
Yanlız bununla aydınlanmıyordu elbette.
Sorgu odalarının sallanan lambaları tepeden sarkıyor ve tam da Albatros'un üzerine ışık veriyordu.
Anka tam karşısında ters çevirdiği sandalyede oturmuş yüzünü inceliyordu.
Albatros ise rahat tavırlarıyla çevreye göz atıyordu.
Bu sırada Sırat dambılları kaldırıp indirirken dik dik Albatros'a bakıyordu.
Sancak kollarını göğsünde birleştirmiş koltukta yayılıp Albatros'a dikkat kesilmişti.
İmbat muzurca bakınırken motorunu temizliyordu. İsra ise karanlığa gömülü bir köşede tıkırtılar koparıyordu. Albatros dikkatlice bakınca anladı ki orda küçük bir mutfak vardı. Sadece seyyar bir buzdolabı olan minicik bir mutfak...
Anka kadife sesiyle
- Eee...
Deyince Albatros bu kez Anka'nın yüzüne baktı.
- Eee ne ?
- Konuş artık. Ne diyeceksen de. Yoksa gelirken kapının yerini öğrendin.
Albatros zoraki gülüp ciddileşti ve derin bir nefes verdi.
- Pekala... Buraya ortaklık teklif etmek için geldim Anka Yener.
Anka tek kaşını kaldırdı. Diğerleri sessizce konuşmaları dinliyordu.
- Hayırdır Albatros? Sen ta Istanbullardan işimize karışmayı severdin. Önümüze taş koymaya bayılırdın. Şimdi de bizimle başa çıkamayınca ortaklığa mı gitmek istiyorsun ?
Albatros bu cevap üzerine gerildi. Öfkelenmeye başlıyordu.
- Bana bak Anka Yener. Seninle olan hesabım elbette kapanmış değil. Bu ortaklığı keyfimden etmiyorum.
Anka alayla güldü.
- Ya neden ediyorsun?
- Örgüt... Harekete geçmiş. Ve büyük bir eylem planlıyormuş.
- Hangi örgüt?
- EDNA.
O an herkes ciddileşti. Ardından Albatros'a döndüler.
Sırat dambılları bırakıp yanlarına gelirken İmbat da elindeki bezi bırakıp koltuklardan birine oturdu.
İsra da İmbat'ın oturduğu koltuğun koluna oturup Albatros'a baktı.Anka ciddi bir şekilde sordu.
- Bunu nerden biliyorsun sen ? Sonuçta EDNA derin bir örgüt. Bunu asla istihbaratla alakan olmasa bilemezsin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNFAZ TİMİ
Action- Ölmekten korkmuyor musun? - Neden korkayım ki... Şu dünyada yazılı bir senaryo var ve biz o senaryonun figüranları... oynayıp sahnemiz bitince çekileceğiz işte.