Gecenin Doğuşu

YENİ VAMPİR

İşte geldik en hassas noktaya.Aşk kapıyı bir kere çalar,yüz vermeyip kapıyı aralamazsan,koca bir fırsatı kaybedersin.Aksine,çok yüz veririsen de tepene çıkar yine kaybedersin.Sonuç  olarak,kaybedersin.Sevsen de kaybedersin,sevmesende kaybedersin,her zaman böyledir.Bu bir kuraldır.Hyaatın bize öğrettiği cani bir kural.

Belime sarıldığında bir vampir olsak onun sıcaklığını ilk defa vücudumdaki kıvılcımlardan farkettim.Sanki havada uçarmışçasına çocuklar gibi sevindim.Ama dışarıdan bakınca hiçbir tepki vermiyordum.Asıl tepki,kalbimdeydi.Sanki göğüs kafesim yerinden çıkacakmış gibiydi.Göz bebeklerimin büyüdüğünü farkeden Arthur,gülerek beni kesmeye başlamıştı.'Biliyor musun,göz bebeklerin yerinden çıkabilir.' diye sırıttı.Suratına bakarken birden bakışlarımı yere çevirdim.'O kadar çok belli oluyor mu?' kızarmaya başladın işte Cat.Yapma hadi,ama.Hafifçe elini çeneme koyup yüzümü ona bakacak şekilde kaldırdı.'Kes şunu,utanıyorum.' birden doğruldum.Montumu giymek için eğildiğimde tekrar beni bir hamlede kucağına aldı.'İndirir misin beni.Biraz hava almak istiyorum.' , BEN DE GELİCEM AMA..

Bahçede yürümeye başladık.Bana buraya nereden geldiğini hangi soya ait olduğunu.Anne ve babasının hatta 10 tane kardeşinin olduğunu söyledi.Hepsini kaybetmiş olmasına karşın geçen gün bir kardeşini gördüğünü söyledi.Ailesinin fazla kurnaz olduğu hatta Arthur'un bu yüzden evden kaçtığını,diğer kardeşlerinin hepsinin birbirinden profesyonel ve hepsinin farklı güçleri olduğunu savundu.Bu yüzden,kardeşinin izini bulamadığını söyledi.Ama kardeşini görmeye gelişi bile onu sevindirmişe benziyordu.Hatta onu görmeye gelen,ikizi Arnie'den başkası değilmiş.Bu durum oldukça hoşuna gitmişti.Kardeşinin onu görmeye gelmesi onun için imkansızdı.Çünkü vampirlerden biri evi terkederse diğerleri onugörmeye asla gelemezdi.Bu bir suçtu.'senin adına sevindim.benim öyle bi şansım yok.' birden durdum.Üzüldüğümün farkındaydı.'Ben,gerçekten çok özür dilerim.Senin hayatını kararttım.Ama bunu sırf benim aileme yapılan intikamı almak için yaptım.Aynısını bize yaptılar.Sıradan hayatımızı berbat ettiler.Beni hayatın boyunca affetmiceksin biliyorum.Neyse ya,ben gideyim.Yapacak işlerim var.' , 'dur bakalım,öyle kolay kolay hayatımdan çıkamazsın.'

Ona sunduğum teklifle,atların üstünde ormanda yürümeye başladık.Aynı zamanda avlanmaya da.Bu durum onun garibine gitti.Bir vampir için hız,onun ta kendisiydi.Ama bir insan için hız,atların özgürlüğüydü.Ben de ona bu duyguyu tattırmak için atların üzerinde avlanacağımızı söyledim.Biraz huysuzlansa da kabul etti.Beraber ismini Almo koyduğum oğlumu (atım) ben aldım ve ismini Zoe koyduğum kızımı da Arthur'a verdim.'Çok yavaş bişey bu.İnsek mi?' , 'Nazlanma hemen sende.O daha ısınmadı.Hem görüceksin,eğlenceli olacak..'

Günün sonuna doğru (bize göre güneş doğmasına yakın) avladığımız koca ayıyı afiyetle ateşte pişirip yedik.'Hey,senin kız arkadaşın olmadı mı hiçç.' dedim.'Oldu ama az sürdü.Ben pek çift olamam kimseyle.Genelse arkadaş takılırım.Ya da düşman.Kızlardan nefret ederim genelde.Takımımdakiler  hariç.Onlar özeller.' kıkırdadığımı farkedince aynı soruyu bana sordu.'Benim hiç olmadı.Garip biliyorum.Ama bir keresinde ilk vampir olduğum günler eskiden beri hoşlandığım çocukla öpüşürken onu öldürdüm' kahkalar atmaya başladı.Benim orada korkudan öleceğimi düşünmemişti.'Gülme!Ben katilim.Kendimden nefret ediyorum.' , 'Aslına bakarsan kontrolsüz ve aç günlerindi.Yani bunu yapman normaldi.Hala kontrolsüz ve açsın.Ama sadece 1-2 seviye atladın.Hepsi bu.Tecrübeye gelince bugünkü av fena değildi.En azından ayının zayıf noktasını birinden öğrenmişsin.Güzel bir ilerleme.' deyip iştahla karnını okşadı. 'Ben doydum.Zaten sabah oluyor.Sen de doyduysan hava kararmadan gidelim.' başımı onaylayıp yola koyulduk.Çok geçmeden vınlayarak hemen mağaraya geldik.'İyi geceler Cat.' tam giderken birden, 'Arthur! Dur! ' şaşkınlıkla arkasına baktı.Yanına gidip; 'herşey için teşekkür ederim.Bugün güzeldi.' deyip dudağına küçük bir öpücük kondurdum.'Seninle olmak güzel Cat.' deyip arkasına bakmadan hızlıca koşmaya başladı.Odama doğru sırıtarak giderken karşımdakini görünce,hayatımın darbesini almıştım.

Larten.

'Yerim dolmuş.Tıpkı bindiğin otobüste para vermeye giderken yerinin kapılması gibi bir durum bu.Cat,sana güvendim.Elini tuttum.Seni  sahiplendim.Sen.Sen ne yaptın? Benim hayallerimle oynadın.Ben içerdeyken eğlendin.Gezdin,tozdun.Suratımı görüyor musun,işte bu halim seni sevdiğim için işkence gördüm.Sen,bana işkence yaptıran adamlasın!Adam dediğime bakma.Ondan adam olmaz.Serserinin teki o.Halimi görüyor musun?Sen yaptın bunu bana.'

'Larten, ben.Ben.Ne diyeceğimi bilemiyorum.Ben.Çok.Özür dilerim.' , 'böyle olsun istemezdin dimi.Ama oldu işte,mutlusun.Ben orada işkence görürken de mutluydun.Her zaman mutluydun.'

'Hayır,yok öyle bişey.sandığın gibi değil.Ben seni kırmamak için senin elini tuttum.Sen her zaman benim için arkadaştın.Arthur'u sevdiğimi sen de ben de çok iyi biliyorduk öyle değilmi Larten?Onu kolayca unutacağımı sandım ama olmadı işte.Sana gelince,sana bu yapılanlara göz yumacağımı sanma.Arthur'dan hesap soracağım.Bana güvenebilirsin.'

'Senden hiçbir şey istemiyorum.Sadece şimdi o lüks odana git.Ben de buradan kaçıyorum.Arthur'a hiçbir şey söylemene ve hesap sormana gerek yok.Buna ihtiyacım olsaydı zaten sana gelmezdim..' deyip hızlıca uzaklaştı.

Yaşanan olayların etkisiyle  odama gitmekle yetindim.Bugün yorucuydu,olaylar daha da yorucu oldu.Kafam kazan gibiydi.Pijamalarımı giyip yatağa uzandım.Güzel bir uyku çekmek için sabırsızlanıyordum..

Akşamın erken saatlerinde havanın kararmasıyla kalktım.Karnım zil çalıyordu.Hemen yemekhaneye gidip atıştırmalık geyik yemeliydim.Hava soğuk olduğu için üstüme gri boğazlı kazak altına da siyah kalın bir pantolon ve çizme geçirdim.Montumu alıp odamdan çıktım.Kimse uyanmamıştı.Sadece yemekhanenin ışığı koridoru aydınlatıyordu.Hızlıca yürümeye koyuldum.'Hayırlı akşamlar Bayan Dorothy.Atıştırmalık bi şeyler var mı?Karnım zil çalıyor da.' , 'Tabiki var.'diyerek buzdolabından geyik bacağı çıkarttı.'Yetmezse tekrar iste.İçecek bişey ister misin?' , 'şarap,güzel olur.Aslında örümcek çorbası da fena değil.Çorba olsun.' deyip masaya oturdum.Hava soğuktu.Bu kadar kalın şeyler giymeme rağmen üşüyordum.Dorothy'nin getirdiği çorbaya karşılık teşekkür edip afiyetle yemeğe koyuldum.Yemeğimi bitirdikten sonra elimi yıkamak için lavaboya giderken koridordaki sesler ilgimi çekmişti.Hızlı nefes alış-verişleri beni korkutuyordu.Gizlice seslerin geldiği yere doğru baktım.Bir kız ile bir erkek öpüşüyordu.Kızın istemediği belliydi.'Bırak artık gitmem laızm uyanacaklar!'' , 'daha dur yeni başladık güzelim,kolay kolay kaçamazsın benden.Bugün burada benimsin.'' Kadın bağırmamaya özen gösteriyordu.Birden adamı itince, adam  duvara yapıştı.Sinirlenmişe benziyordu ki,dam hışımla kalkıp tekrar kadına yapıştı.Bu duruma göz yumamazdım.Başıma gelecek tüm şeyleri göz önünde bulundurarak ayaklarımı çok güzel ses çıkacak şekilde yürüdüm.Birden 2 çift göz bana çevrildi ve adam geri çekilip bana doğru yürümeye başladı.''

'Sen şu,Arthur'un yenisisin galiba.Ne işin  var senin burda?Git burdan!Yoksa Arthur buna çok üzülür.Başına geleceklere.'' deyip pis pis sırıttı.''Bana bak  aşağılık herif,senin işini burada bitirmemi istemiyorsan burdan defolup gider,kadını da yalnız bırakırsın.Seni istemeyeni zorla sahiplenmek nasıl bişey ya?Adalet yok mu burada!Şuan resmen tecavüz ediyorsun!'' söylediklerim hoşuna gitmişe benziyordu.Kadın bana doğru bakıp gitmemi söyledi.Ben ise sözlerimin sonuna kadar arkasındaydım.'Bunu sen istedin küçük bayan.'' deyip üzerime atlamak için hazırlandı.Tam üzerime atlayacakken geri çekilmemle duvara sertçe çarptı.Kafasından darbe almışa benziyordu.Daha da sinirlenip bu sefer üstüme doğru isabet aldı ve atladı.İşte o an,sonumun geldiğinin işaretiydi.

OY,YORUM VE BEĞENİLERİNİZE GÖRE YENİ BÖLÜM ÇIKACAKTIR.HEPİNİZ SEVİLİYORSUNUZ,TAKİPTE KALIN! :)

Isabell Calanthe