...
Aniden ev sallanmaya başladı.
Eşyalar yerlere yığılırken, 2 katlı geniş ama küçük evimizin duvarları da yıkılacak gibi gözüküyordu. Herkes paniklerken, 17 yaşındaki kız kardeşim Soo-Min titreye titreye salonun tam ortasında dökülen eşyaları seyrediyordu.
Çok korkmuştu ama bana orada durması yanlış gelmişti ki, öyleydi. Alelacele Soo-Min e doğru yönelip onu ittim. Bir kaç saniye sonra yerde yığılırken, bacaklarımdan belime kadar beni kavrayan duvarı hissedebiliyordum. Üzerimde ki çok ağır bu duvarı hissedebiliyordum. İşte beni bu ürkütücü kabustan uyandıran da bu olmuştu.
Gözlerimi araladığım da, üzerime çullanmış Top'ı çok olmasa da net bir şekilde görebiliyordum. Karşımdakilerin gülüşmelerine, benim çığlığım karıştı.
"Aah, bu da ne?!"
Üçü birden kahkahalara boğulurken, aralarında konuşmaya başladılar.
"Ahahahh şu aptalın suratına bak!!"
"Hahahahah hadi sıra 2. planda top!!
Uykulu uykulu, dediklerine ve yaptıklarına anlam veremedim.
"ne oluyo ya??"
Daha sonra, Seungri'nin sesi duyuldu.
"Hadi bağlayalım şunu!!"
Taeyang, Top ve Seungri olmak üzere üçünün de elinde 1'er tane şeffaf renkli koli bandı vardı.
"Ya gıcıklar!!"
3ü birden yatağın; üst, alt ve orta kısımları olmak üzere ellerindeki bantlar yarıya varana kadar hareket edemeyeceğim şekilde yorganımla beni yatağa bağladılar. O kadar kalın olmuştu ki, koparamadım bile.
Şimdi sadece, yatakta kıvranan bir solucana benziyordum. Ve o üç pislik gülüşmeye devam ediyordu.
"YAAAH!! BİR ÇIKAYIM ŞU YATAKTAN!!!"
Tam da sırasıymış gibi, rüyamda ölümden kurtardığım kız kardeşim Soo-min pat diye odaya girdi!!
"Oppa, bu çoraplar...."
"... senin mi."'
"...kkkkkk"
Şimdi bu halime Soo min de gülmeye başlamıştı.
"Yaah! Defol od amdan!!"
Getirdiği çorap ise renklilere karışıp pembeye bürünmüş, eski diyişiyle "beyaz çoraplarım" idi. Birkaç dakika uğraştıktan sonra söylenmeye başladım; "Çözün beni artık!!!"
Ama pis arkadaşlarım, eğlenceye devam etme fikrine varıp ağzımı 4 tur koli bandı ile bağladılar!!! Ama neyse ki çok geçmeden aşağıdan annemin sesi duyuldu;
"Aç olan var mı çocuklar??"
Bu bir kahvaltı çağrısıydı. Ama acımasız arkadaşlarım, beni oracıkta bırakıp annemin nefis Moo saengchae ve kurutulmuş kelp'nin tadını çıkarmaya indiler. Ahh, kahvaltıya ihtiyacım vardı. Öyle acıkmıştım ki..
Aşağıdan, tabak çanak sesleri duyulurken, karşımda Seungri belirdi.
Yine sırıtmaya başladı.. Bu çocuk hep böyle miydi?? Yanıma yaklaştı.
"Hyung..."
"Evet??"
"M--"
Seungri lafa başlayamadan Soo min geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~ 5 Second ~ _Nyongtory_ ~Donna Go~
Hayran Kurgu"Gitmek Zorunda mısın Hyung?" "Kalmam için bir sebep var mı?" "En azından..." "..." "En azından 5 saniyecik kal.." "Ne oldu? Neden?!" "..." "??" "Özür dilerim Hyung.." "Ne için??" "BUNUN İÇİN" .... '''''''...