9 // War

309 28 31
                                    

Yeeun Ormanın içindeki büronun kapısını çaldığında içeriden ses gelmedi.

Kapıyı açıp içeri göz attı ancak kimse yoktu.

"Jungkook'u mu arıyorsun?"

Dönüp baktığında Jungkook'un annesini gördü. Kadın hoşnutsuz bir bakışla onu süzüyordu.

"Aslında evet."

"Şu anda burada değil gördüğün gibi. Ve Yeeun. Onu artık meşgul etme. Gördüğün gibi çok yoğun çalışıyor ve boş gezmiyor.
Yakınlığınızın sebebi düelloydu zaten. Ortaklığınız bitti öyle değil mi? Kırıcı olmak istemezdim ancak bunlar gerçekler."

Yeeun duydukları yüzünden afallamıştı.

Hiç bir şey söylemeden dönüp evlerine doğru yürümeye başladı.

O sırada telefonun titrediğini hissetti.

Gönderen: Aslan Kral
"Benim güzel Kaplan'ım neredeymiş?"

Gülümsedi. Düello yok ama Jungkook hala onunla.
'Çatlayın Bayan Jeon.'

O sırada telefonu çaldı.

"Alo."

"Kaplan Hanım?"

"Beyaz Kaplan der misin lütfen?"

"Ah pardon!"
Hattın diğer ucundan çocuğun tapılası gülüşü geldi.

"Annenle karşılaştım."

"Nerede?"

"Büronda."

"Bir şey dedi mi?"

"Senin benimle işinin kalmadığını falan ima etti."
Ayakkabısının burnuyla toprakta şekil çizerken söyledi kız.

Çocuğun kaşlarının çatıldığını görebiliyordu.
"Her zamanki annem işte Jang Yeeun. Kafana takma onu."

"Yine de üzüldüm."

"Yeeun lütfen. Doğru olmadığını biliyorsun. Yoongi'yle kavga ettik o kadar. Boşuna mıydı?"
Muziplik sesinde yanıp sönüyordu.

"Gevezeliğin üstünde yine,kapatıyorum."

Telefonu kapattığında ormanın biraz içine girmiş olduğunu farketti.

'Opps. Hava da kararıyor.'

Arkasını dönüp eve doğru yürümeye başladığı sırada arkasında bir çıtırtı duydu ve elini kaldırıp arkasını dönemeden elindeki telefona çarpan bir el telefonu bir ağaç dibine uçurdu.

Yeeun hızla geri çekildi ve karşısında korkutucu bir yüz gördü.

"Selam tatlım. Yine karşılaştık."

Yeeun korkuyla geriledi.

"Ne istiyorsun Jaen?"

"Bilmiyorsun sanırım tatlım. Yüce lideriniz başa geçince her şey çözülecek sandınız. Biraz da haklıydınız aslında. Tüm kabileler savaşı iptal etti. Ama Mistral için durum farklı.

Kütüphaneye giren herkesin gizlice fotoğrafı çekilir. 'Tanrıları Kandırmak'ı çalanın sen olduğunu söyleyip resmi gösterdiler. Ve seni teşhis edebildim.

Kitap çalmak ölümdür Jang Yeeun. Biz savaşa hep hazırız."

Çalılar hışırdadı ve oradan küçük bir grup çıktı.

7 kişilerdi ama hepsi iri yarılardı.

Biri kapıda gördükleri adamdı.

"Selam. Yanlış hamle. Samona Kabilesi ha?"
Adam güldü.

Lion's Lover / jjk + jyeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin