6 // Love You Juliet

314 31 80
                                    

Yeeun bir kaşık çikolatayı hırsla aldı.

Jackson,Seungyeon ve Jaebum kapıdan korku dolu gözlerle onu izliyorlardı.

Yeeun 1997 yapımı bir romantik komedi ve bir kavanoz erimiş çikolata yiyip ergen ve aşık kızlar gibi davranmıyordu hayır.

Ve bu kesinlikle bir haftadır da böyle devam etmiyordu, asla.

Jackson, Seungyeon'u dürttü.

"Onunla sen konuş."

"Son seferde ben konuşmuştum. Sıra sende hatırlarsan!"

"Hiç bir şey öğrenememiştin. Beceriksizsin sen!"

"Bak sen! Asıl beceriksiz sensin!"

"Jaebum Hyung. Sen konuş."

"Bana anlatmaz. Hem iki gün önce sıra bendeydi. Beni en sevdiği rujlarını fırlatarak kovalamıştı."

"Evet. Jaebum Oppa haklı. Sıra sende Jackson."

"Ne? Hayır tabiki! Bakın- Ha-hayır!"

İkisi tarafından bir anda içeri itilse de Yeeun bakmamıştı bile.

"Eee, Yeeun aca-"

"Susar mısın Melanie ne diyor duyamıyorum."

"Ah. Peki!"

"Martin'in repliğini kaçırdım. Tam da 'Beyaz Atların Kahverengi Atlara göre daha sofistike ve entelektüel olduğu'yla ilgili sanatsal bir monolog yapıyordu!"

"Hadi ama! Ne kadar sanatsal olabilir ki!"

"Senin kafanın almayacağı kadar Sarı Kafa. Sesini kes."

Jackson derin nefes aldı. 'Pekala. Beni buna mecbur bıraktın.'

Ayak baş parmağını laptopun güç düğmesine bastırdı ve şarj kablosunu çıkardı.

"Bana bak Asosyal Gül. Şimdi o battaniyeyi atıyor,erimiş çikolatanı en yakın çöpe bağışlıyor, akmış makyajını ve korku tünelinden fırlamış saç modelini düzeltiyorsun. Ve bunlar için sadece 10 dakika veriyorum. Sonra burada konuşuyoruz!"

'Vay vanına.' Jackson ilk defa bu kadar ciddi ve otoriterdi. Ve bu... Harika hissettiriyordu!

Yeeun ona şaşkın şaşkın baktıktan on saniye sonra dediklerini yapmanın kendi yararına olacağını sezmiş gibi, ilk olarak battaniyesini bıraktı.

Ona beş beden büyük gri,çikolata ve çilek lekeli tişörtünden kurtulan kız saçlarını topladı,makyajını çıkardı ve sürekli çikolata yemekten erime noktasına gelmiş midesi için ilaç içtikten sonra yatağa oturdu.

Jackson'a birlikte uyudukları andan itibaren her şeyi anlattı. Jungkook'un onları gördüğünü, yaptığı muameleyi.

Anlatırken ağlamaya başlamıştı.

Jackson'ın tahammül edemediği şeylerden biri de Yeeun'ın ağlatılmasıydı.

Küçücükken bile İngiltere'de ırkçılık,kıskançlık gibi çeşitli sebeplerle kızı ağlatanları dövmek bir çeşit hobi olmuştu Jackson'da. Herkese kendini Yeeun'ın abisi olarak tanıtmıştı.

Gerçekten Jaebum'un yokluğunda ona abi olmuştu. Yeeun'da tek çocuk olan Jackson'a gerçek bir kız kardeş.

Ve şimdi sahip olduğu tek kız kardeşi karşısında savunmasız ve çaresiz bir şekilde ağladığında Jackson'ın eski hobisi gün yüzüne çıkıyordu.

Kızı ağlatanı dövmek.

Kıza kollarını sardı.
"Bana bak İngiltere Gülü. Öyle bir insanın seni üzmesine izin mi vereceksin? Seni dinlememiş bile!"

Lion's Lover / jjk + jyeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin