Merhaba Canısılar :)) Hikayeyi beğenmişsinizdir inşallah. Hikayem ilk olduğu için ilk bölümler basit gelebilir. Kusura bakmayın. Sizden oy ve yorum bekliyorum. Öpüldünüzz :DD
Rihanna- Pour It Up ile dinleyin :)))
Kendimi dersin akışına bırakmaya çalışsam da olmuyordu. Bu ders gerçekten de sıkıcıydı. Hadi ama Miley de mesaj atmıyordu ya da bir başkası.
Ders sıkıcı olduğu için tuvalete gitmek için izin istedim. Tuvalete girdim. Üstümü düzelttim. Kapıdan çıkarken bir kol beni tuttu. Baktığımda Justin idi. Beni boş bir sınıfa çekti.
Bana bakarak ‘’Seni istiyorum’’
Beni duvara yaslayıp 1 dakika sonra yanıma yaklaştı ve dudaklarını bastırdı. Dudakları çok yumuşaktı ve bir o kadar da sıcaktı. Tişörtünü çıkarttım. Ellerim göğüs kaslarına ve saçına gidip geliyordu, okşuyordum. Onun elleri de benim kalçamdaydı. Kalçamı sıkınca hafiften inledim. Hemen dudaklarımız birleşti. Dudağımı aralayıp dilinin girmesine izin verdim.
Kalp hızım artıyordu. Bayılacak gibi oluyordum. Hani ben bu çocuğa ukala demiştim. Neden hemen teslim olmuştum ki ?
Onun teni sıcaklaşıyordu. Onun teni sıcaklaşınca benim tenimin de ısısı artmaya devam ediyordu.
Ellerini kalçalarıma götürdü okşayıp sıktı. Bundan zevk alıp inlemiştim. Elleri yukarı çıktı ve belime doğru geliyordu.
Tişörtümü çıkarttı. Boynumu emmeye başladı. Boynumu emmeye devam ederken Justin birden yok oldu ve Bayan Dwight’ın sesi gelmeye başladı.
Bayan Dwight bana sesleniyordu ‘’Bayan Johanson uyanın lütfen’’
Hemen gözlerimi açtım ve etrafıma baktım derste uyuya kalmıştım. Hemen kendimi toplayarak ‘’Bayan Dwight gerçekten özür dilerim’’.
Bayan Dwight bana tebessümle baktı ve ‘’Bayan Johanson bir daha olmasın özrünüz kabul edildi’’ diyerek göz kırptı.
Bugün herkesin başına saksı mı düşmüştü ? Yoksa ben mi çıldırıyordum ?
Bu kadın neden bana bu kadar iyi davranmıştı ilginçti.
Sonra düşündüm rüyamda Justin ile sevişiyordum . Hemen bilinçaltıma yerleşmiş. Ama onun beni öpmesi gerçekten çok hoştu.
Sonra kafamı iki kere salladım. İçimdeki ses ‘’ Hadi Lexi hoşuna gitti soluna bak’’ diye sesleniyordu. İçimden ‘’sus seni sürtük’’ dedim.
Ama içimde bir istek vardı ona bakmak. İsteğimi kıramadım ve ona baktım. O da bana bakıyormuş. Hemen önüme döndüm. NEDEN BANA BAKIYORDU ? çok ilginçti. Ya ben kafayı yiyordum ya da gerçekti.
Ona tekrar baktığımda bana göz kırptı. İçimde kelebekler varmış gibi hissettim.
Neden bana göz kırpmıştı ? Neden bana bakıyordu? Neden ben böyle hissetmiştim ? Neden neden neden ?
Bu sorular kafamı kemiriyordu. Ama ciddiyim çok hoşuma gitmişti.
Bayan Dwight’ın telefonu çaldı ve
‘’Çocuklar acil ben bir çıkıp görüşeyim siz burada durun’’
Ne kadar sevinmiştim. Tarih dersinde hocanın telefonu çalmıştı ve konuşmaya dışarı çıkmıştı. Hem de acildi.