EKİN (Bir İntikam Hikayesi)

10. BÖLÜM - ÖNCELİKLER #10

10. BÖLÜM - ÖNCELİKLER

Ekin karşılaştığı manzara karşısında şok olmuştur, ancak bir süre sonra rezil duruma düşmemek için kendini toparlamaya çalışmaktadır. 

Ancak Erkan bu kadar sakin olamadı, olamadığı kadarda Ekin'den önce şokun üzerinde attı ve hemen söze girişti;

-Senin ne işin var burada!

-Abi ne diyorsun, tanışıyor musunuz siz ?

-Tabiiki tanışıyoruz. Konuşsana Ekin!!

-Şey! Serkan'la bir konu görüşmeye gelmiştim der ve hemen oradan çıkmak için kapıya doğru yönelir. Ama Serkan hemen ayağa kalkıp Ekin'i yerine oturtur. 

Ortamın çok gerildiğini hisseden Serkan, ne olduğunu anlayamadığı gibi her ikisinden de bir açıklama beklemektedir. Ama abisinin sinirli halleri karşısında diyecek bir şey bulamadı ve söz yine Erkan'a kaldı.

-Ekin konuşacak mısın ? 

-Dedim ya bişey konuşmaya geldim.

Tam bu sırada artık sinirleri gerilen Serkan söze atlar.

-Tamam yeter, daha önce ne yaşadınız ne yaşamadınız bilmiyorum ve hatta umrumda değil! Ekin buraya daha önce teklif ettiğim iş için geldi, onun hakkında konuşuyorduk.

-Yaa öylemi Ekin hanım. Aileye kollarını attın birisi olmazsa diğeri olur diyorsun.

Bu söz üzerine beyninden kaynar sular dökülürcesine bir duyguya bürünen Ekin, Erkan'a öyle sinirlenmiştirki ayağa kalkıp yakasına yapışır.

-Sen... Sen...

Sinirinden cümke dahi kuramanyan Ekin koşarak şirketten uzaklaşır. Geride kalan Erkan kendi kendine ağzına ne gelirse söyemektedir. Serkan ise abisine saygısızlık yapmak istemediği için sessizliğini korusada bir noktadan sonra müdehale eder.

- Abi!! Yeter!!

-Sen karışma bu işe. Bu kız önce benimle oynadı, şimdide sana el atmış. 

-Abi yeter diyorum. Kimsenin kimseye el attığı yok, ben geçen şirken için karakola işçi toplamaya gittiğimde ağlarken gördüm Ekin'i, ozaman tanıştık ve ben babasına iş teklif ettim. Bugünde onu konuşmaya geldi her işçinin veya ailesinin geldiği gibi.

Serkan'ın sözlerinden sonra büyük üzüntüye kapılan Erkan, nasıl büyük bir hata yaptığının farkına varmış ancak iş işten geçmiştir. Artık Ekin'i tamamen kaybetmiştir.

Yer: Lise

Saat: 10:00

İdil Yasin için çabalamaktadır ancak bunu 2 gündür okula gelemeyen Yasin'e bir türlü söyleyemiyor. En son yine Yasin'in işe başladığını düşünüp, ablasının müdüre gidip doğru yapmışsın demesinden aldığı cesaret ile tekrar müdürün yanına gider:

-Hocam kusura bakmayın, geçen gün gelmiştim ama Yasin yine 2 gündür okula gelmiyor. Dün gelmedi hemen söylemek istemedim, ama bugün'de gelmeyince söylemek zorunda olduğumu hissettim.

-Tamam kızım sen görevini yaptın, ben bundan sonra ona o imkanı vermem. Gözüm üzerinde annesinin durumu kötüymüş o yüzden gelemiyor okula.

İdil duruma çok üzülür annesine birşeyler yapması gerektiğinin farkındadır. Hiç birşey demeden odadan çıkar ama morali gerçekten bozuktur. 

Birşeyler yapması gerekmektedir. Okul artık önemli değil. Bu yüzden okuldan kaçıp ablasını bulmaya karar verir. Ama durumu toparlaması için arkadaşlarından yardım istemesi gerekmektedir.