Sabaha kadar dönüp durmuştum yatakta ama bir türlü uyuyamamıştım..
Elif yanımda olduğu için bir yanım huzurluyken diğer yanım Elif'in yaşadıklarını bilmediğimden dolayı huzursuzdu..
"Çok korkunç'tu." demişti Elif.. Ne yaşamıştıki bunu söyledi? Canını çokmu yakmışlardı? Anne diye ağlamıştır kesin..
O,küçük burnu kıpkırmızı olmuştur değilmi..
Yanında olamadığım için kızmıştırda belki bana ama ben kendime daha çok kızıyorum yanında olamadığım her an için.
Bana ihtiyacı olduğu an elini tutup "Ben yanındayım Kızım.." diyemediğim için...
Yanağımdan bir bir süzülen yaşlar sessiz iç çekişlerimi de beraberinde getirmişti yavaşça kalktım yataktan.
Aşşağıya inip kendime bir bardak su aldım ardından ayaklarımın çıplak olmasını umursamadan bahçeye çıktım belki soğuk hava beni kendime getirirdi.
Derin bir nefes aldım sandalyeye yaslanıp gözlerimi gökyüzüne diktim..
"Allah'ım sen bana yardım et elifime yardım et benim canım yansın razıyım yarabbim kızım yeterki iyi olsun.." dedim.
Bahçede nekadar oturdum bilmiyorum ama gözlerim acımaya başlamış hava aydınlanmaya başlamıştı..
Oturduğum yerden kalktım sessiz bir şekilde Demirin odasına girdim.
Yatağa ses yapmamaya özen göstererek girdikten sonra elifin saçlarından öptüm.
Elif sessizce mırıldanıyordu yüz ifadesi acı çekiyormuş ifadesi alınca yataktan aniden doğruldum..
"Elif.." dedim sakince.
"Kurtar beni anne.." dedi elif.
"Elif kalk annecim bak burdayım." dedim göz yaşlarım bir bir yatağa düşerken ne yapacağımı şaşırmıştım.
Demir aniden kalkıp etrafına baktı.
"Hazal bir sorunmu var noldu neden ağlıyorsun.." dedi. sesi uykudan kalktığı için çatallaşmış yüz ifadesi şaşkındı.
"Annemle babam sana gününü göstercek." dedi elif ağlıyordu.
Demir şaşkınlıkla elife baktı.
Ellerinden tutup saçlarını sevmeye başladım bir yandan sesleniyor bir yandan saçlarını seviyordum.
"Özürdilerim bidaha yapmıycam yapma nolur." dedi busefer ağlaması şiddetlenmişti.
Elifi hızlıca sarsıp. "Elif kalk annecim bak burdayım." dedim.
Elif hızla gözlerini açtı.
"Anne beni bırakma nolur çok korkuyorum." dedi hıçkıra hıçkıra ağlıyordu meleğim..
"Şşş Yanındayım meleğim ağlama geçti rüyaydı.." dedim.
Kafasını göğüsüme yaslamış sakinleşmeye çalışıyordu..
"Elif bak bana babacım. Ben yanında olduğum sürece artık başına bişey gelmiycek seni herkezden herşeyden koruyacağım artık geçti bana güveniyormusun prenses?" dedi.
"Güveniyorum babacım ama nolur gitmeyin beni bırakmayın.." dedi.
Demir elife sıkıca sarıldı..
Gözleri nefretle bakıyordu çok öfkeliydi Elife bunu yapanlara çok öfkeliydi biliyorum..
Elifi tekrar uyuttuktan sonra bizde yanına uzandık.
Elife bunu yapanları öldürmek istiyordum..
Kızımı böyle görmek canımı yakıyordu ve buna dayanamıyordum.
"Ne olucak böyle demir elif, bunu nasıl atlatıcak!" dedim sitemle.
"Atlatacak Hazal! atlatacağız biraz sakin ol ve uyu.." dedi yine buz gibi konuşmuştu işte..
"Peki.." dedim sadece söylenecek bir çok şey vardı ama sadece bir 'peki' diyebilmiştim.
Gözlerimi kapattım ve kendimi karanlığa teslim ettim..
Sabah gözlerimi açtığımda uykusuzluktan gözlerim acıyordu bir çok kez uyanıp elifi kontrol etmiştim.
Demir,Elifi güvenli kollarının altına almış sıkıca sarılmıştı..
Göz altları uykusuzluktan kızarmıştı ama yinede kusursuz görünüyordu..
Elifin yüzü çökmüş gibiydi hasta gibi duruyordu..
Yataktan kalkıp banyoya girdim elimi yüzümü yıkadıktan sonra aşşağıya indim elifime çok güzel bir kahvaltı hazırlamalıydım.
Mutfağa girdiğimde kaderin çay suyu koyduğunu gördüm.
"Günaydın." dedim.
"Günaydın Hazal." dedi ve gülümsedi.
"Elife kahvaltı hazırlayacaktım bende." dedim gülümsemeye çalışarak.
"Yardım istermisin?"
"Olur." dedim.
Beraber güzel bir kahvaltı hazırladık.
"Günaydın." dedi Demir.
"Günaydın Abi." dedi kader.
Demirin dünkü tavrından dolayı sinirliydim ve günaydın bile demek gelmemişti içimden.
"Ben Elifi uyandırıyım." dedim mutfaktan çıkıcakken elifin çığlıkları kulaklarımı doldurdu.
Demirle yukarı fırlamıştık resmen.
odanın kapısını hızla açtığımızda Elifin yatakta badaş kurmuş ağladığını gördüm.
"Elif noldu annecim bişeymi oldu." dedim endişe içinde ona sarılırken.
"Anne canım acıyo." dedi hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.
"Kızım neren acıyo söyle bana." Dedi Demir endişeli gözüküyordu.
Elif korkuyla gözlerimize baktı.
"Ama söylersem senin öleceğini söyledi o korkunç adam." dedi titriyordu.
"Kimse bana birşey yapamaz Elif korkma söyle." dedi demir.
"Senin değil baba.. Annemin.." dedi ve sustu.
Demirin gözlerinden endişe,öfke,korku aynı anda geçti ama en çok öfke...
Bense hiç birşey hissetmemiştim..
"Bana hiçbirşey olmaz annecim baban beni korur korkma söyle hadi." dedim.
Sırtını döndü atletini yukarıya doğru kaldırdığında bir çığlık koparmıştım.
Demir koca bir si*tir çekmiş.
Sana su getirdim halacım diye içeriye giren kader bardağı yere düşürmüş ve dizlerinin üzerine çökmüştü.