Kaptan Kara'nın Yeni Dünya Macerası[Bitti]

Kaptan Kara Saray Soygunu (2)

6 Bölüm

3 Hafta sonra

       Kara beklenilen çok daha çabuk iyileşmiş ve İsabel onu çok kısa bir sürede eğitmeyi başarmıştı. Hırsızlar evinin mahzeninden Lonca Başkanı, Eduardo, İsabel ve Linyon bir masanın etrafında toplanmıştı. Masanın üzerine serilen saray haritasına herkes bakıyordu. Lonca başkanı kafasını kaldırıp;

‘’Kaptan Kara nerede?’’ derken Linyon epey sinirleri bozulmuştu.

‘’Başkanım neden ona hala Kaptan diyorsunuz?’’ demişti. Nedenini gerçekten öğrenmek istiyordu.

’’Şu meclisteki herkes hırsız ama hiç birimizin askeri yetenekleri yok. Bizler savaşçı değiliz sadece çalmayı biliriz. Bizim düşündüğümüz şey çalıp kaçmak ama kaçamadığınızı düşünün işte o an geldiğinde Kaptan Kara gibi birine ihtiyaç duyduğunuzu hissedeceksiniz. Şimdi onu getir Linyon bu konuyu bir daha açmayın!’’ dediğinde Linyon başını büktü dersini almış küçük çocuklar gibi mahzenin girişinde bekleyen adama işareti verdi. Adam hızlıca Kara’nın odasına çıktı.

        Birkaç dakika sonra Kara aşağıya inmişti. Herkese bir gülüş fırlattıktan sonra İsabel’e ona bir gülüş fırlatmıştı. Lonca başkanı;

‘’Hoş geldin Kaptan Kara bizde seni bekliyorduk’’ dediğinde Kara ellerini kıtırdatarak;

‘’Evet, ne yapacağız şimdi?’’ dedi. Lonca Başkanı etrafında kileri Kara’yı gösterip;

‘’İşte göreve hazır insan sizde onun gibi hazır olmalısınız’’ dedi. Kara

‘’İşe nereden başlıyoruz?’’ deyince Lonca başkanı sanki bu soruyu sormasını beklemiş gibi heyecanlı bir şekilde;

‘’Bir saat sonra bir maskeli balo partisi var sen ve İsabel bu partinin içerisinde olacaksınız. Davetiyeleriniz hazır size verdiğim rollere bölüneceksiniz. Eduardo içeride üst katta olacak Linyon ise dışarıda nöbet tutacak. Hazineler üst kata çıkınca sağa dönüp koridorun sağ tarafında kalan ikinci odada tabi bu birinci hazine’’ dediğinde Linyon hemen söze karışıp;

‘’Peki, ikinci hazine nerede?’’ dedi. Lonca başkanı gözlerini kısıp başını eğdi.

‘’Davete Prenses Cristina da katılacak onun boynunda ki elmas gerdanlık’’ sözünün devamını getiremeden Kara yumruğu ile masaya vurup;

‘’O da bu partiye katılacak demek ki, izin verin onun boynunda ki gerdanlığı ben alayım’’ dedi. Herkes onun bu aşırı tepki vermesini anlayamamıştı çünkü kimsenin olaylardan haberi olmamıştı. İspanyolların ustalıkla yalan söylediği bir kez daha iyi anlayabiliyordu. Lonca başkanı şüphe ile

‘’Onunla aranızda ne geçti?’’ dedi.

‘’Onun hayatını kurtardım o ise beni idama götürdü. Onunla görülecek bir hesabım var.’’ Dediğin Lonca başkanı

‘’Öldürmek yok Kaptan yoksa biz zor duruma düşeriz’’ dediğinde Kara başı ile onun dediklerini tatbik etmişti. Lonca başkanı Kara’nın onaylaması ile rahat bir nefes almıştı. Bu olayda başlarına gelebilecek her hangi bir ölüm oldukça kendilerini tehlikeli duruma düşürecekti. Kara

‘’Ne yapmam gerekiyor? Altın odasına girince bütün altınları aşağıya mı bırakacağım?’’ dediğinde Lonca başkanı onu alkışlamaya başlamıştı.

‘’Zekâna hayranım Kaptan altınları aşağıya bırakacaksınız ve bizimkilerden birileri alacak. Sonra aşağıya inip partiden uzaklaşacaksınız’’ dedi. Kara gülümseyerek