Gitmeyeceğine söz vermiştin. Ben başkalarına benzemem demiştin. İnanmıştım biliyor musun ? Ama gene yanılmışım.. Senin de onlardan farkın yokmuş aslında. Sen de yalancıymışsın...
MEDYA : YENİ ÇOCUK CHANGKYUN (MONSTA X TEN )
Bir adım attım uçuruma doğru. Aklıma gülüşün geldi
1 adım daha.
Sarılışın geldi...
1 adım daha.
Kokun geldi..
1 adım daha.
Öpüşün geldi...
Attım son adımı.
Tam karşısındaydım o uçsuz bucaksız derin denizin. Bir nefes aldım ve aşağıya baktım.
''Seni seviyorum.. ''
dedim ve atladım..
Bedenim rüzgarın sessizliğinde savruluyordu.
Sert , soğuk ve rahatlatıcı su ile buluştuğunda içim titredi. Gözlerimi açtım. Elim bana verdiğin bilekliğe gitti. Karşıya baktığıma seni gördüğüme yemin edebilirdim.
Gülümsüyordun...
Kafama sert bir cisim çarptığında elim kafama gitti. Karanlık suda kanım yayılırken.
Elimdeki bileklik düşmüştü.
Ne olduğunu anlamadan bedenim sıcak kumlarla buluştu.
''Ya ! Uyan !''
''Uyansana !'' diyip mideme baskı uyguladığında gözlerimi açtım. Derin derin nefesler aldım.
''İyi misin ?!'' diye beni sarstı birisi. Yüzüne baktığımda oldukça yakışıklı koyu kahve gözleriyle bana bakan benim yaşlarımda biri vardı.
''Konuşsana !'' dediğinde bileğime baktım.
''BİLEKLİĞİM !'' Diyerek ayağa kalktım o da ayağa kalktı. ''Bilekliğim yok !'' dediğimde çocuk şaşkınca yutkundu ve ''ÖLÜMDEN DÖNDÜN ! SEN HALA BİLEKLİK Mİ DİYORSUN ?!'' Dedi Başıma ağrı girince sendeledim.
''Ya ne yaparsa yap. Durmuş burada ne ile uğraşıyorum... '' dedi ne olduğunu anlamamıştım bir anda yere yığıldım...
Neden karanlık bana bu kadar cazip geliyordu ?