belalı iki kızı

1.1K 69 8
                                    

Sadece burnumdan nefes alıp yerimde debelenmeye başladım. Kaçırılmıştım. Gözlerim ellerim ve ayaklarım bağlı ve ağzım da susturmak için bir bant vardı. Gözlerim açıldığında her taraf simsiyahtı. Karşımda duran kıza baktım. Rüzgardı bu! Sadece o görünüyordu. Saçlarını arkaya savurup kısa bir fahişe kahkahası attı. Ayaklarını üst üste atmıştı ve kısacık etek giymişti. Kahpe!
Arkada olan birine gözüyle işaret verdi. Bi adam aniden ağzımdaki bandı çekti. Acıyla başımı öne eğdim ve gözlerimi kapatıp açtım. Başımı kaldırıp rüzgara baktım.
-ne istiyosun be or-
Diye sözümü bitiremeden konuşmaya başladı;
-ılgın Aksoy (güldü) ah canım belalı kız! İzmirde ki en büyük Hırsızlardan biri ha?
Diyip kahkaha attı. Biraz öne gitmeye çalıştım;
-bu belalı kız sana ne yapar sen biliyomusun lan! Ne istiyosun kahpe ?
Diyip sinirle soludum. Rüzgar ise gülümseyip;
-burda tek değilsin tatlım
Dedi ve aniden bütün ışıklar açıldı. Yavaşça etrafıma baktım. Burak,deniz,Yusuf,Zerrin, masal,Tuğçe ve berk..
Hepsinin eli kolu bağlı ve ağzı bantlıydı. Onlar daire olacak sekilde dizilmislerdi. Ben ise o dairenin ortasındaydım.
Hepsine sırayla baktım. Sonra hızla rüzgar'a baktım. İki adam sandalyeyle birlikte zerrini yanıma oturttular. Zerrin bana bakıp geri önüne döndü. Zerrin'in ağzını açtıklarında Zerrin rüzgar'a bakıp küfür savurdu.
-İzmir'de ki belalı semtlerin belalı iki kızı!
Diye bağırdı rüzgâr. Tiz sesi boş depoda yankılanırken yüzümü buruşturdum.
-Ah Zerrin Koçer! Bütün başlangıçların başı! Ne biçim arkadaş ama ?
Diyip kahkaha attı. Zerrin gözleri dolu bir şekilde bana baktı ve sonra da rüzgar'a bağırdı;
-Zerrin Koçer rüzgar gökkaya'yı öldürecek canım bekle sen !
Dedi. Nefesler verip etrafıma bakındım yeniden. Rüzgar bana baktı ve
-merak etme erkekleri öldürmiycem (sırıttı) onlarla işimi halledip öyle öldürecem
Dedi ve burağa göz kırptı. Sonra da elini bacağına sürdü yavaşça. Zerrin ile aynı anda ;
-pis sürtük!
Diye bağırdık. Rüzgar bi adama işaret verdi. Adam başıma silah dayayınca etrafıma baktım. Hepsi debeleniyordu ve ağlıyordu. Zerrin adama bağırdı
-bırak lan onu bırak!
Diye..
Burak ağlarken aynı zamanda da ellerini kurtarmaya çalışıyordu.
Rüzgar'a bakıp gözlerimi kapattım. Göz yaşlarım yanağımı ıslatırken elimi yumruk yaptım.  Zerrin'in hıçkırarak ağlaması benim daha da ağlamama neden oluyordu. Gözlerimi açıp burağın gözlerine baktım.
Göz Yaşları bilmediğim yerlere akarken bende ağlamaya başladım.
Birden silah sesi gelince bütün sesler kesildi. Etrafıma bakındım. Herkes susmuş rüzgar'a bakıyordu. Rüzgar ise bir bacağı kırılmış olan sandalye ile düşmüştü ve arkasına bakıyordu. Sanırım sandalye'ye sıkmışlardı. Zerrin sessizce mırıldandı

"Ne oluyor?"
Kaşlarımı çattım ve rüzgar'ın baktığı yere baktım. Yankı! Ve yanında bir kaç büyük adam..
Yankı rüzgar'ın yanına kadar geldi ve saçından tutup kaldırdı. Rüzgâr
"Yankı dur!" Diyip omzuyla ona vurdu. Yankı Zerrin'e bakıp

"Sen buna mı ne biçim arkadaş dedin?"

Diyip saçını biraz daha çekiştirdi.. 
Zerrin'den;

Yine o'ydu. Yine beni o kurtarmıştı.
Kestane gözlerine aşık olduğum adam.. (Aşık ama kimse bilmiyo)

Rüzgarı elinden biri alınca ılgın'ın başına silah dayayan adama baktı. Ona adımlar atarken adam "abi vallaha emir kuluyuz" gibi şeyler söylüyordu. Adamın önüne geldiğinde sağlam bir yumruk savurdu. Takım elbise giymiş bir çok adam içeriye girdiler ve etrafımızda oturanların iplerini çözmeye başladılar. Yankı önümde diz çökünce baktım o mütüş gözlerine. Dizime küçük bir öpücük kondurup
"Çok korktum sana birşey olacak diye"
Dedi. Gülümsedim.
"Yine sen"
Dedim. İzmirde bir kere kaçırılmıştım o kurtarmıştı kim olduğunu söylemeden..

Yavaş yavaş ayağımdaki ipleri çözmeye çalıştı. Olmayınca cebinden Çakı çıkarıp kesti. Ayaklarım rahatlığa kavuşurken hareket ettirdim.
Arkama uzanıp kollarımı da çözdü. Kollarımı sallayıp ayağa kalktım. Benimle birlikte ayağa kalkarken ılgınlara bakıyordu. Ilgın ve Burak sarılmış ağlıyorlardı. Arkama baktım. Deniz Masal ' ı sakinleştirmeye çalışıyordu. Yusuf yavaş yavaş yürüyerek ablasının yanına ilerledi. Ilgın hemen ona sarılınca o da sarıldı.

Herkese bakmayı bırakıp beni izleyen yankıya baktım. Gözlerim Dolmaya başlarken dayanamayıp kollarımı yankının boynuna sardım. Beni 3 yıldır seviyordu. Ben ise onu istanbulda gördüğümden beri.
Kestane gözlüm ' dü o benim...

/*/♧/♤/*

Polislerle olan işlerimizi falan bitirip eve geçtik. Herkes birbirine sarılıp kendi odasına çekildi. Ben ve Yankı ise mutfakta oturuyorduk.

Olduğum yere biraz daha sinip gözlerimi kapadım. Küçük bir 'çat' sesi gelince gözlerimi açıp karşımda oturan Yankı ' ya baktım. Elindeki Çakmakla oynuyordu. Demekki onun sesiydi. Gözlerimi devirdim ve kafamı geriye atıp gözlerimi kapattım. Birden kahkaha atma isteğiyle gülmeye başladım. Biraz doğrulup alnımı masaya yasladım. Elimi karnıma götürüp yerimde doğruldum. Yankı bana bakarken

"Delirdi haralde"
Dedi ve ellerini masaya yasladı. Önümde ki bardağı alıp içinde ki suyu mideme indirmeye başladım. Yankı Mandalina yiyordu ve beni izliyordu. Birden Mandalina suyu gözüne sıçrayınca ağzımdaki suyu masaya püskürttüm. İkimiz birlikte gülme krizine girerken mutfağa ılgın ve Burak girdi. Hemen ciddileşip önümüze döndük.

"Noluyo lan size"
Diye sordu arkadan gelen yusuf. Ellerimi havaya kaldırdım ve "bilmiyorum" Diyip gülmeye başladım yeniden. Yankı da bana eşlik ederken ılgın "bunlar delirmiş" Diyip mutfaktan çıktı. Yusuf da arkasından çıkarken Burak göz devirerek bize baktı ve Sürahi deki suyu bardak kullanmadan içti. Ve mutfaktan çıktı. Yankı yla göz göze gelince biraz birbirimize baktık. Sıcak basınca gülmeye başladım. Elini uzatıp elimi tuttu ve gülmeye başladı. Bende diğer elini tutup gülmeye başladım.

:D $D :/  ^_^  ○_●

Bu bölüm de bu kadar
Evet yeni bir aşk başlıyor diyebiliriz değil mi ? 😊
Ilgın ve Burak aşkı biraz sarsılabilir şimdiden önlemlerinizi alın canım okurlarım ^_^ 
Votelemeyi unutmayın ve yorumlarınızı esirgemeyin 👇💕

Belalı'm Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin