-6-

440 39 27
                                    

Saatlerdir yaptığım gibi önümde duran kutuya bakmaya devam ettim. Eve geldiğim de üzerimi bile değiştirmeden poşetin içindeki kutuyu çıkarmış salonumdaki büyük sehpanın üzerine koymuştum. Açmak istiyordum ama o açmamamı istemişti ve buna saygı duymalıydım. Elim kutuya gidecekken hızla tekrar vazgeçtim. Yağmur durmuştu ve saat gece yarısını çoktan geçmişti. Kutuyu yanıma aldım ve odama yöneldim. Üzerimi değiştirmeli ve uyumalıydım.

Saatlerdir düşünüyordum. Shawn bana bir kutu vermişti ve saklamamı istemişti. Neden bana getirmişti? Çünkü evimin önünden geçiyordu. Evimin adresini nereden biliyordu? İş yerinden. Peki neden bilmesi gerekiyordu? Çünkü o tescilli bir sapık. Saçma düşüncelerime kendi kendime güldüm. Sapık olsa bile eminim ki benimle işi olmazdı. Ve Tanrı aşkına o Shawn Mendes'ti! İnanması güç olsada bana güvenmişti ve kutuda her ne varsa onun için önemliydi. Kutuda ne olabileceği ile ilgili tahmin yürütemiyordum. Aslında genellikle pek işlev görmeyen beynim şuan iyice hamurlaşmıştı. Kutuyu dolabımın en üst rafında arkalara doğru ittirdim. Benim boyum orayı görmeye yetmiyordu tabii.

Toplamadığım yatağımın üzerindeki taytı ve askılı atleti giydim. Hava sıcak değildi ama küçük evimi ısıtmak kolaydı. Karnımın acıktığını farkettim çünkü garip sesler çıkarıyordu. Fazlasıyla uykum vardı ve hemen yemek yiyip yatacaktım. Mutfakta yiyecek bir şey aramaya başladım ama sanırım hiçbir şey yoktu. Telefonumun zil sesini duyduğumda kalbim anlık bir zaman diliminde hızla çarpmaya başladı. Shawn arıyor olabilirdi ve neden bilmiyorum ama heyecanlanmıştım.

Salona gittim ve koltuğun arasına girmiş telefonumu çıkardım. Annem arıyordu. Bir an için soluklandım ve telefonu açtım.

"Anne?"

"Beatrice! Nasılsın?"

Mutfağa doğru ilerlerken bir yandan da annemle konuşuyordum.

"Gayet iyiyim sadece uykusuzum. "

"Bu saate kadar uyanık kalmamalısın. Yarın çalışmayacak mısın?"

"Yarın çalışmayacağım anne. Sen neden uyumadın?"

Çikolatadan koca bir ısırık aldım.

"Uyuyamadım ve seni arayayım dedim. Açmazsın sanmıştım."

"Bende yatacağım şim-"

Cümlem çalan kapıyla bölündü ve sesin anneme gitmemiş olmasını diledim. Kapı ikinci kez çaldığında lanetler okuyarak anneme kapatmam gerektiğini söyledim ve beni sonradan soru yağmuruna tutacağını biliyordum.

Telefonu masaya bıraktım ve kapıya ilerledim. Delikten baktığımda Shawn'ı gördüm ve bu yutkunmamı sağladı. Geri çekildim ve ısrarla kapıyı çalan Shawn'ı karşıladım. Bana iki saniye gibi bir süre baktı ve daha sonra etrafına bakıp içeri girdi.

Tabikide içeri girmek için izin istemeyecekti. Kapıyı ardından kapattım ve onunla beraber salona girdim. Üzerindeki kapüşonluyu çıkardı ve koltuğa doğru fırlattı. Arkasından gelirken homurdanıyordum.

"Nasıl bir yerde yaşıyorsun bilemem ama burası bir apartman ve gece yarısından sonra kapıyı ayıcık gibi çalman insanları tatlı uykular-"

"Kes şunu!"

Cümlemi kestiği için ona dik dik baktım. Benim evimde bana bağıramazdı. Bununla ilgili bir şeyler zırvalamak için ağzımı açmıştım ki o benden önce davrandı.

"Yani......ben üzgünüm bağırmak istemedim sadece biraz gerginim. Şimdi konuşalım olur mu?"

Koltuğa kendini attı rahatça oturdu. Yorulmuş gibiydi. Gittim ve hemen yanına oturdum. Bu yakınlık bile içimi ürpertiyordu. Her ne kadar gıcık olsada o Shawn Mendes'ti.

Record||mendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin