-9-

513 36 144
                                    

Ayıplı sahneler içermektir falan filan fbnhbvhgj

"Bilmiyordum Bea. Bu konu için cidden üzgünüm. Zaten o konuşmalardan rol yaptığınızı nasıl çıkarabilirdim ki."

Annemin sesi endişeli ve aceleci geliyordu. Geçen gece annemle konuştuktan sonra telefonu kapattım sanmıştım fakat lanet telefon kapanmamış. Annem Shawn'ın beni zor durumda bırakıp polise gitmemi engellediğini sanmış ve benim yerime şikayette bulunmuş. Onun bu telaşı her ne kadar normal olsada ona her şeyin yolunda olduğunu ve sadece film için rol çalışıldığını söyledim. Her ne kadar ben filmde oynamıyor olsamda.

"Tamam anne. Şimdi kapatmam lazım."

"Bea eğer benim yüzümden işten kovulursan..."

"Kovulmayacağıma eminim anne. Sonra görüşürüz."

Telefonu kapattım ve cebime koydum. Eminim ki annem bunu tüm hafta düşünecek ve kafasına takacaktı.

Saat akşam altıydı ve oldukça yorgundum. Etraftaki üniformalı polisler sanki burası en güvenli yermiş havası veriyordu. Etrafta Shawn'ı aradım. Karşıdaki odaların birinde biriyle konuşuyordu. Oturduğum yerden kalktım ve oraya ilerledim. Çünkü buradan gitmek istiyordum. İçeri girdiğimde Shawn'ın arkası dönüktü ve odada sadece onun sesi yankılanıyordu.

"Bu olayla ilgili basına hiçbir şey sızmayacak. Aksini senden bilirim. Tedbiri al!"

Adamın bakışları bana kaydığında Shawn'ın bakışları da beni buldu. Bir kaç saniye yüzüme baktıktan sonra tamamen bana döndü. Yanımdan geçerken kolumdan tuttu ve beni beraberinde sürüklemeye başladı. Bir kadına nasıl davranılması gerektiğini bilmeyen ayının tekiydi. Kolumu ondan çektim ve yanından yürümeye başladım. Her ne kadar fazlasıyla uzun adımlar atsada. Şuan sinirliydi ve bana bağıracaktı. Fakat annemin endişesi gayet normaldi. Tabi bunu Shawn anlamayacaktı.

Arabası burada olmadığı için bir taksi çevirdi ve kapısını açıp içeri geçmemi bekledi. Önce ona baktım fakat o benimle hiç ilgilenmiyormuş gibi sabit bir şekilde karşısına bakıyordu. Ben içeri geçtikten hemen sonra oda arkaya yanıma oturdu. Evimin adresini benden önce söyledi. Kaşları çatıktı ve fazlasıyla sert bakıyordu. Suratının tatlılığına rağmen şuan cidden sinirliydi. Kolunun biri kapıya yaslıydı diğerini ise koltuğun arkasına bana doğru uzatmıştı. Arabaya sığmıyormuş gibi duruyordu. Aslında o önden 18, arkadan 30 gibiydi. Devasa kasları vardı. Onun mükemmelliyetini kabul etmiştim. Yani aslında onunla aynı taksiye bindiğim için bile şanslıydım. O benim için binde bir olan bir şanstı. Yani eski sevgilimin otuzlarında bir dişçi olduğunu düşünürsem bu cidden iyi bir başarıydı. Eğer yakın bir arkadaşım olsaydı "Aferin kızım böyle devam!" gibi destekleyici şeyler söylerdi.

Shawn şuan onu incelediğimin farkındaydı fakat bana bakmıyordu ve sanki bir şey düşünüyormuş gibi yüz hatları sürekli değişiyordu. Bende onunla ilgilenmeyi bıraktım ve kafamı cama yasladım. Evimin olduğu dönemece girmiştik. Taksi biraz daha ilerleyince Shawn burada durmasını söyledi. Fakat bu mesafe evimin baya gerisindeydi. Ne yapacağını merak etmiştim.

Taksiciye fazlasıyla para verdi ve kapıyı hızla açıp indi. Beni beklemeden ilerlemeye başladığında bende arkasından onu takip ettim. Ne yapıyordu bu puşt?

"Shawn!"

Beni takmadı ve önümüzdeki markete doğru ilerlemeye devam etti. Bende ona ayak uydurdum. Fakat bana cevap vermemesi sinirimi bozmuştu. Ona o hapları yutturacaktım.

Markete girdiğimizde önce iki tane fransız ekmeği aldı. Biraz ilerledi ve meyveli yoğurtların olduğu reyondan iki tane meyveli yoğurt aldı. Alışveriş mi yapıyordu? Cidden mi?

Record||mendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin