3. Bölüm

577 53 8
                                    

      Hımm.. Hayırlı geceler, hayırlı günler :)

Uzun ama upuzun (benim için rekor seviyesinde) bir bölüm yazdım sizlere..

Bu kez çok konuşmayıp hepinize iyi dileklerimi sunuyor ve keyifli okumalar diliyorum...

              edageyik..

Yeni güne Kerem'in sesiyle uyanan Buğra önce ne olduğunu, nerede olduğunu hatırlayamadı bir süre. Elleriyle gözlerini ovuşturup tuhaf tuhaf bakındı etrafına. Gözleri kavaklıklar arasında  dimdik duran Çengelli Konak'ını görünce anımsayamadığı her şey sallanan dut ağacı gibi aklına düştü.

" Hayırdır kardeşim, bi sorun mu var?"

" Yok bir şey Kerem . Uyku tutmamıştı  sonra da burada uyuyakalmışım. "

" Hımm anladım. Sen şu akşamki hikayeye takıldın değil mi?"

" Yok canım daha neler?"

" Hadi hadi, doğruyu söyle." Kerem alaylı sözleriyle Buğra'yı kızdırırken bir taraftan da eline fotoğraf makinesini almış Buğra'nın bununla ne yaptığını anlamaya çalısıyordu. Bir iki kez makineyi elinde çevirdikten sonra " Bunun şarjı bitmiş." dedi.

Her zamanki gibi Kerem'in haklılığını kabul ediyordu Buğra. Anlatılan hikaye içine işlemiş, yüreği burkulmuştu genç kız için. Kim bilir ne zorluklar çekmişti..  Düşüncelerinden Kerem'in sözüyle sıyrılan Buğra sabırsızca makineyi eline aldı .

" Emin misin?" diye sordu üzüntüyle.

" Evet de ne oluyor sana Buğra."

" En son kamera kaydı yapıyorsa peki, kaydedilmiş midir video?"

" Öyle bir özellik var makinelerde ama ben ayarlarını değiştirmiştim. Yani kaydolmamıştır"

" Lanet Olsun!"

" Sorun ne arkadaşım, neler oluyor?"

" Bir şey olduğu yok, sadece gece konağın videosunu çekiyordum. Uyuya kalmışım sabaha doğru."

" Bütün gece mi? Şarjın bitmesi gayet normal. Buğra, bu sadece bir hikaye. Bu tür maceraları sevdiğini biliyorum ama kendini çok kaptırıyorsun kardeşim."

"Bilmiyorum, belki de."

Kerem, arkadaşının omzuna boşver dercesine bir iki kez vurdu. Buğra da başını sallayıp ona minnetini gösteren bir ifadeyle baktı. O sırada bulundukları odanın kapısı tıklatıldı. Hafif aralanan kapıdan Fatma teyze başını uzatmış onlara bakıyordu.

" Erkenden kalkmışsınız oğlum." dedi.

" Kır havası iyi geldi Fatma teyze. Oksijenin temiz oluşu ciğerlerimize bayram ettirdi." Buğra'nın sözlerine hepsi gülerken Fatma teyze de " E öyleyse gelin de mideleriniz de bayram etsin, kahvaltı hazır." diyip gülerek çıktı odadan. İkisi de Fatma teyzeyi oldukça eğlenceli bulmuştu. Mutlaka  konuşacağı  bir konu, anlatacağı bir hikaye vardı. Konakla ilgili konuştuğu andan başka tebessümü yüzünden hiç eksik olmamıştı. Buğra konakla işi bitse de buraya sık sık geleceğini biliyordu artık.

* * * * * *
Bugün büyük gündü. Yenisu Belediyesiyle bir ön toplantı yapılacak öğleden sonra da ihale için tüm aday şirketlerle belediye başkanı Mesut Tuna bir araya gelecekti. İlk hedefleri Mesut Tuna'yı ikna etmekti.

" Mesut Bey hoşgeldiniz."
Holdingin giriş kapısının önünde karşılanan belediye başkanı halinden oldukça memnundu. Ayrıca adaylar hakkında gizlice ufak bir araştırma da yaptırmıştı. Kendisi gibi tarih tutkunu olan Buğra beyi gördüğünde ise memnuniyeti daha çok artmıştı.
" Hoşbuldum, teşekkür ederim."

Hayalet GelinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin