-10-

2.7K 149 28
                                    

Asya burnumun dibine kadar gelip durdu.

"Bu gece ne oldu? Niye sırıtıyordun? Ne yaptı o mendabur sana? "

"Abartma Asya. Ne kötülüğünü gordun çocuğun. Bir sey yaptığı yok. Arkadaşları ile tanıştım. "

"Niye seni arkadaşları ile tanıştırma gereği duydu? Ne bu samimiyet?"

"YETER ASYA. Samimiyet ise samimiyet zaman ne?!"

Anlık patlamamdan dolayı Asya biraz geriledi.

"Bu samimiyetinizi ablan duyarsa nasıl yıkılacağını düşünüyor musun?"

" Evet samimiyiz ama senin düşündüğün gibi değiliz. Lütfen kendi kafana göre yorumlamayı kes. Öyle bir sey olmayacak."

"Büyük konuşuyorsun."

Kahvemi fincana koyup duymamazlıktan gelip salona gittim.  Peh ileri samimiyetmis. Uydur kuzum uydur. Sinirimi bozuyor ya.

Kahvemi içerken düşünmeden edemedim. Yoongi ile sevgili olsak nasıl olur diye. Galiba olmazdı. Ne galibasi garantili olmazdı. Hem zaten suan durup bunu düşünmem hata. Hızla ayağa kalkıp odama gittim. Yatağa girip uyudum.

Sabah kalkıp toplantı için gittim. Müdürün odasına gittiğimde Yoongi çoktan gelmişti. Müdürle konuşuyorlardı.

-"Günaydın"

Ikisi de başını salladi. Müdür lafı fazla uzatmadan konuya girmeyi tercih etti.

-"Haftaya cumaya galayı yetiştirmenizi rica ediyorum. Lütfen daha hızlı davranın. "

Başımı salladim. Bunun gibi birçok sey hakkında yapmamızı istediği şeyleri dile getirdi. Bir saatten fazla bir zaman sonra odadan çıktık. 

-"Tasarımlar ne zaman elimizde olur. Iki güne halledilmeli. Deneyip olup olmadığını görmeliyiz."

-"Geldiler bile. On beş dakika sonra kapının orada ol. Kıyafetin odanda. Onu da alıp gel kiyafetlere prova yapacağız."

Bir sey dememe izin vermeden dönüp gitti. Birkaç saniye arkasından bakıp odama gittim. Sandalyemin arkasinda bir yere asmışlardı. Acele etmeden gidip aldım ve aşağı indim. Beş dakika sonra Yoongi kapının önünde arabayla geldi. Arka koltuğa kıyafeti koyup on koltuğa geçtim. Yolun yarısını hatta tamamını konuşmadan geçirdik.  Yaklaşınca istemsizce konuştum.

"Kurtuluyorsun."

"Efendim?"

"Bir hafta sonra diyorum. Iş bitiyor kurtuluyorsun."

"Ahh. Evet. Sanırım bunu kutlamaliyiz."

"Olur. Napacagiz?"

"İçelim."

Sessiz kaldim. Bilemiyorum. İçmeli miyim? En son içtiğim de çok iç açıcı şeyler olmamıştı.

***

Provalar dört saatten fazla sürmüştü. Benim için işkence Yoongi için ise sadece oturmakti. Kıyafetler tam ölçülerinde idi. Bu yüzden sıkıntı olmamıştı. Kıyafetleri orada bırakmıştım.

-"dinliyor musun?"

-"ne? Ah evet tabii ki dinliyorum. Tamam."

Başını salladi. Allahım acaba ne dedi de onayladim. Hayırlara vesile olâ.

***

Tavukçunun önünde durdurdu arabayı. Galiba karnımızı doyurmaya aynı zamanda da kutlamaya gelmiştik. Içeri girdiğimizde kalabalık olan masa dikkatimi çekti. Yoonginin grubu değildi ama oraya doğru ilerliyorduk. Masanın oraya gidince yine bir selamlasma faslı oldu. Bos olan bir yere oturduk. Aç olduğum için baya bir tavuk söyledim. Masadaki kızlar bana inanmazca bakarken erkekler ise bağırmaya başladı. Açım aç. Doymak önemli. Tavuklar  gelince  bir yandan yerken bir yandan da içiyordum. Çoktan bir kac kişi sarhoş olmuştu. Ama kendilerine hakim olabiliyorlardi. Ortamda ki muhabbet oradan oraya uçuyordu. Ya da benim kafam güzelleşiyordu. Sağ tarafimda oturan kiz bana dogru egilip konuştu.

-"Lavaboya gideceğim. Benimle gelir misin?"

Cevap vermedim. Sadece ayağa kalktım. Kızla birlikte lavaboya gittim. Lavaboda bana Yoongi ile üniversiteden beri arkadaş olduklarını hatta bir dönem ileri derecede olduğunu söyledi.

"Eee? Bunu bana niye söylüyorsunuz?"

"Ah yani diyeceğim o ki daha önce senin gibisini ilk defa onun yanında görüyorum. Şey fazla umitlenme. Benim gibi bir kızı bırakan biri sana yüz vereceğini sanmıyorum."

Hafif güzel olan kafamı yana egdim.

"Kendini güzel mi sanıyorsun?"

"Sanmıyorum. Bu bir gerçek."

"Kkk.  Gerçekten egoistsin. Yoonginin senin gibi makyajdan yüzü gözükmeyen kızları sevdiğini bilmiyordum. "

Aynadan bana baktı. Yerimde bir ileri bir geri sallanmaya başladım.

"Ne? Ne? Öyle bakarak beni korkutacagini mi sanıyorsun? Yah gerçekten acizsin."

Arkamı dönüp gittim. Zaten kiz da arkamdan çıktı. Masaya oturmadim. Hava almak istedigimi söyledim ve giderken yarısından fazlası dolu olan içki şişesini aldım. Dışarıda kafama dikleyip içtim. Boş kalan şişeyi yana bırakıp içeri geçtim. Hızla masanın başına gittim. Herkes dönüp baktı. Oturmadim. Elimle Yoongi'yi gösterdim.

"Sen.. seninle çıkacağım. Şimdi beni eve götür. "

Herkes bana hayretler içerisinde baktı. Yoongi sessiz kalarak ayağa kalktı ve kolumdan tutup dışarı çıkardı.

"Arabaya bin."

Yalpalayarak arabanın yanına gidip bindim.

"Neden öyle bir sey dedin? "

"Ne demişim?"

"Ne dediğini biliyorsun. Neden öyle bir sey dedin?"

"Ne dedim?"

Güldüm. Derin bir nefes alıp arabayı çalıştırdı.

"Bir daha seninle içmeye gelmeyecegim. Başlı başına bir hata."

"Mutlu olmalısın. Benim gibi aşırı güzel bir hatan var."

"Sen benim değilsin."

"Değilim ama olacağım. "

Sessiz kaldı. Peeeh. Sallanan araba ile kendimi uykuya teslim ettim.

Kolumun oyulur gibi dürtülmesiyle gözlerimi açtım. Yoongiydi. Ağrıyan başımı tuttum. Catlayacak gibiydi..  Yoongiye teşekkür edip zar zor eve gidebildim. Uzerimi dahi değiştirmeden kendini yatağa attım.

***

Sabah kalktigimda kafam zonkluyordu.  Asya dan kahve yapmasını rica ettim ve duşa girdim. Çıkıp kahvemi içtikten sonra çok daha iyiydim. Alarmim çalınca provaya gideceğimi hatırladım ve alel acele hazirlandim. Yoongi kapıya geldiğini söyledi. Hızla çıkıp yanına gittim. Araba boştu. Etrafa bakinirken birisi omzuma kolunu attı. Korkup kolun sahibine baktım. Yoongiydi. Sorarcasına baktım.

"Ne oldu? Hani sevgilim olacaktın? "

Helo. Iki hafta sonra gelecekti ama şimdi geldi niye? Çünkü haftaya sinavlarim başlıyor ve müsait  olamayacağım. O yüzden jdjshdksnd

•Nasıl bir bolumdu?

•Medyaya 10 üzerinden kac? 😍

Suga ile hayal etHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin