BAY GİZEM:
Sonunda akşam olmuş babamın emri üzerine akşam yemeği için eve gelmiştim daha doğrusu babamın evine. Kapının önüne geldiğimde anılarım beynime hücum etmişti, şimdi zili bile çalmaya korkuyordum, beni gören de sanki bu evde hiç yaşamadığımı zannederdi. Tam zili çalmaya yöneliyordum ki kapı açılmış boynuma biri atlamıştı bile. Amca olduğumu hatırlamanın en güzel yolu bu olsa gerek mis gibi çocuk kokusu ve masumluğu. Tam bende sarılıyordum ki başka bir ses daha geldi
'Ya dursana daha bende varım azıcık çekil de bende amcama sarılayım'
Yüzümde ki gülümseme daha da büyümüş hatta kahkaha atmama sebep olmuştu. Böylelikle kapının önünde yaşadığım korku bir anda gidi vermişti.
"Durun durun amcalarının güzelleri ikinizede yetecek sarılma var bende. Sende gel bakayım buraya, hah şimdi oldu işte"
Kucağımda ki iki yaramaz ile içeriye doğru bir kaç adım attım ki başka bir tanıdık ses daha geldi.
'Çocuklar amcanızı rahat bırakın daha yeni geldi dinlensin azıcık'
Yengem sıcak ve içten davranışlarıyla tam bir abla olmuştu bana başta abimi benden aldığını düşünerek ona iyi davranmasam da sonunda cok sevmiştim onu iyi ki ailemize girmiş bize destek olmuştu, her ne kadar tam aksi bir ailesi olsada o bozulmadan kalmıştı.
'Selim, Selin hadi amcanızı bırakında biraz dinlesin hem daha sık sık göreceksiniz amcanızı'
Her ne kadar istemeseler de yüzleri asık bir şekilde 'Tamam anne' diyerek indiler kucağımdan. İkisini de öpüp yolladım, daha sonra yengeme dönüp sıkıca sarıldım. O da bana sıcacık gülerek sarıldı.
'Kıskanıyorum ama bana bile böyle sarılmıyorsun'
Abimin sesini duyunca bir hüzün çöktü sanki boğazıma sanırım bu sıra anladım onu ne kadar çok özlediğimi.
'Sitem etme çocuğa senin yerinin ne kadar ayrı olduğunu bilmiyorsun sanki'
'Biliyorum mu ki azıcık düşünmeliyim' alttan alttan gülerek.
Hemen abime sarıldım sıkı sıkıya biraz daha sarılsam nefessiz kalacaktı.
"Seni cok özledim abi" diyebildim birtek. Az önce yeğenlerim çocuktu yanımda şimdi ise ben çocuk olmuştum abimin yanında. Beni biri böyle görse kim bilir ne derdi, gülümsedim ne derlerse desinler bu aile özlemiydi ve bitmezdi.
'Koskoca adam oldun boyun beni geçti ama hala büyümedin'
"Yok ben kabul etmiyorum ki zaten hala büyümedim biliyorum"
Kahkaha sesleri dolmuş taşıyordu bu ölü evden tabi şimdilik. Yengemin içeri geçmemizi söylemesiyle abimle boğuşarak salona girmiştik ki havayı buz gibi yapan bakışlara maruz kalmıştık. Hemen abim beni bırakıp üstünü düzeltti ve üçlü koltuğa oturdu. Tabi yüzüm asık bir şekilde bende oturdum.
'Niye bu kadar geciktin?'
"Trafik vardı malum İstanbul trafiği hep engel oluyor zamana" diye ters bir cevap verdim babama. Yüzünden ne kadar sinirlendiği anlaşılsa da tek bir kelime bile etmedi. Sinir bozucu bir sessizlik kaplamıştı her bir köşeyi kaçmak için yer arıyordum yerimde duramaz hale gelince abim anlamış olmalı ki yemek yemeyecek miyiz diye soru attı ortaya. İyi ki abim var.
Yemek masasına geçtiğimiz de çocuklar da gelmişti onların yanında tartışma olmadığı için güzelce karnımızı doyurabilecektik. Bu evde zaten onlar özgürdü ki o da şimdilik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNAN BANA
Novela JuvenilŞimal babasının intiharından sonra her şeyi ve herkesi arkasında bırakıp uzaklara gider orada ölmek isterken hayatın ona sunduğu ikinci bir şansa tutunur ve bıraktıklarını toparlamak için geri döner.. Tabi ki bu dönüş onun için kolay olmayacaktır. K...