SEVGİLİM BİR MAFYA!

17.Bölüm-Düşman,Ve Eğlence

Uyandım ve etrafa baktığımda sabah olmuştu. Herşey çok güzel gidiyordu. Aras' ile her zaman geziyor ve bazende birlikte uyuyoruz. Bir tek üzüldüğüm bir şey vardı,o rüyayı tekrar göremem di.
Rüyamdaki gizli çocuğa kıvanç adını koymuştum. Çünkü gerçekten de adını layıktı. Sevinç, memnuniyet,övünen, güvenen, iftihar eden. Bir anlamı vardı. Ve bunu sevmiştim. Bugün okul çıkışında alışveriş merkezine gidecektik. Yine heyecanlıydım. Bu arada ahtapotumun ismini bulmakta zorlandım. Aras ona balon kafa diyerek dalga geçiyordu. Ve nedense hayvancağız bunu anlıyormuş gibi akvaryumda sinirli bir şekilde her yere haraket ediyordu. Yani şimdi onu çıkartsam Aras'ı boğma gibi bir niyeti olabilirdi.
İç çektim,ama yinede onu seviyordum,ve onu annemle tanıştıracağım güne iple çekiyordum.
Azra"Arya senin ne ara bu kadar notların yükselmeye başladı?"
"Neyden bahsediyorsun?" Diyerek ona baktım. Kafamı telefona gömerek. "Telefona bak,telefona" dedi. Kafamı kaldırdığımda seksen,seksen beş, ve doksan dı. En düşük ise yetmiş sekizdi. Galiba Arastan aldığım dersler olumlu gitti.
Kulağına"Eh seninde Zeki bir mafya sevgilin olursa,sende bu kadar zeki olursun" dedim.
Azra"Yoksa silahı kafasına mı tutup tehtid ediyor" diyerek ağzını kapattı.kafasına bir tane patlattım.
"Gerçekten benden daha gerizekalısın Azra"
"Diyene bak"
"Asıl sen kendine bak"
Biz orda atışırken birden yanımıza Kayahan geldi. Yorgun ve solgun görünüyordu.
"Hey,sen iyi misin?"
"Evet,galiba işte gece mesaisine kaldığım için uykusuz kaldım"
Azra"Neden gece mesaisine kaldın ki?"
"Bana 100 tl vereceğine 250 tl vereceğine söyledi"
"Peki aldın mı?" Dediğimde cüzdanını çıkardı ve bize gösterdi. Sonra tekrar yerine koydu.
"Aptal mısın?,cumartesi değil,pazar değil,ne diye kalıyorsun ki sanki?"
"Endişelendin mi?"
"Evet çünkü arkadaşımsın Kayahan!"
İç çektim"o işten çık, ve benimde yeni çalışacağım kafede çalış,en azından uykusuz kalmazsın"
"Ama-"
Derken sandalyeyi çektim ve kalktım. "İstemiyorsan 'istemiyorum' de ben kantine gidiyorum,çok susadım malum hava sıcak" dedim.
Azra"Haklısın şu aralar bayağı sıcak" diyerek eliyle anını sildi.
Bahçeye inmek için gittim. Kantine soğuk bir su aldım ve suyu içtim. Şu aralar hava çok sıcaktı. Mart ayındaydık ve Doğum günüme iki gün vardı... bir dakika on sekizime iki gün!. Suyu bir anda püskürttüm. Yaşasın nihayet Arasla aynı yaşa gelicektik!. Tabi o mayısta on dokuzuna giricek... ama olsun on dokuzda uğurlu rakamım. Tamam fazla saçmaladığımın farkındayım. Ama-. Birden kafama gelen sert bir cisim yüzünden kafamı ovuşturdum ve atan hangi gerizekalı olduğuna baktım. Ama bu-.
"Arya!" Diyerek el salladı. İki adım geri adım attım.
Nasıl?. Nefesim kesilmişti,bu Güneydi. Yanıma koşarak geldi.
"Bakıyorumda hala aynısın,ama yinede biraz güzelleşmişsin" sinirle kaşlarımı çattım.
"Güney.." diyerek tısladım. Artık o korkusuz Arya yoktu önünde.
"Neyse beni bir maç bekliyor" diyip elimdeki topu aldı. yürürken
"Dur" dememle durdu.
"Efendim?"
Hemen ona doğru koştum ve karnına dizimi geçirdim. Yere diz üstü çökmüştü. Ve bir eliyle karnını turuyordu.
"Bu şimdilik bir şeydi,dahasına hazırlıklı ol, Güney Bozkurt" deyip giderken bileğimden tuttu. Sinsice güldü. Okuldaki herkes beni izliyordu. Ama aralarında Aras yoktu.
"Asıl bu şimdi bitmedi seni küçük o*****" dedi. Ayağa kalktı ve bana okkalı bir tokat atacakken buna Mert engel oldu. Bileğinden tutu ve "Hop," diyerek onu göğüsümden itti.
"Sencede bir kıza tokat atmak" diyerek yere baktı. Sonrada yüzüne bakarak "Mantıklı mı?" Dedi.
"Sen ne karışıyorsun maviş" diyerek Mert'i itti.
Mert'in sinirleri bozulmuşa benziyordu ki sinirle gülmeye başladı.
"Ben kimim biliyor musun?,ben bu kızın kara şovalyesiyim" diyerek yakasından tutup kafasını gömdü. Güney yere düşünce ardı ardına yumruklarını savurdu. Herkes ağzıyla elini kapatıyordu.
"Yürü" diyerek bileğimle beni okula doğru götürüyordu.
"Y-ya bıraksana" derken beni duvara yasladı.
"Birazcık sus aptal kız,tamam mı?"
"Tamam" dedim. Beni revir odasına götürdü.
"Bir yerin yaralandı mı?"
"Hayır ama elin.." derken onun eline bakıyordum. Oda kendi eline bakıp. "Önemsiz birşey" dedi. Yerde kan damlası aktı.
"Benimle dalga mı geçiyorsun?,gel buraya" diyerek kolundan tutup götürürken durdu ve bana baktı. "Haydi?" Onu götürmeme izin verdi. Bende ilk yardım çantasını getirdim. Ve eline sargı beziyle yavaş yavaş sarmaya başladım. Neden bunu yaptığını bilmiyordum. Beni öpen,ve sevgilimin düşmanına bunu yapıyordum. Ama nedense yapmasamda suç gibi geliyordu.
Mert"Neden bana yardım ediyorsun aptal kız?" Dedi.
Aslında ben bile bunun cevabını bilmezken ona nasıl cevap vereceğimi bilmiyordum. Cümlemi toparlayarak konuşmaya başladım.
"Aslında evet senden nefret ediyorum,ama beni üç şekilde de kurtarmıştın,sadece bana bir kötülüğün oldu."
Tek kaşını kaldırarak"Yinede ben Aras'ın düşmanıyım?"
"Ne olmuş olmuşsan?" Sarma işini bitirdiğimde ilk yardım çantasına artmış sargı bezini koydum. Ve ilk yardım çantasınıda eski yerine koydum.
Mert'e dönerek "sana bir sorum var" dedim.
"Arasla neden düşmansınız?"
"Arasla düşman olma nedenim seni ilgilendirmez"
"Ama-"o sırada Aras sinirli bir şekilde odaya girdi.
"Ne işin var senin burda?!" Diyerek bileğimi kavradı ve sıktı.
Mert'e öldürücü bakışını attı ve çıktık. Hala beni koridorda götürürken. "Aras b-bırak" dediğimde bırakmadı,beni okulun çatı katına çıkardı. Ve o zaman bıraktı.
"Ne işin var senin o itle"
"İlk önce sakinleş sana herşeyi anlatıcam"dedim. Elini saçlarının arasından geçirdi. Ve "Tamam" dedi.
Sandalyelerden birine oturduk ve Ona olan biten herşeyi anlattım.
"İşte böyle,bana kızdın mı?"
"Hayır,ama yinede ona pansuman yapman-" dedi ve derin bir nefes alıp verdi.
"Bak Arya,bir daha ona yada bir başka düşmanıma yapma,senin iyi yürekli bir kız olduğunu biliyorum. Ama yinede düşmanım olan itlere birdaha yapmanıda istemem"
"Bir kerelikti,önemli birşey değil" dedim. Bacaklarımı sallayarak. "Aras" dedim.
"Efendim patavatsız?"
"İki gün sonra doğum günümde..."
"Evet?"
"Hani diyorum şey...kutlar mıyız?"
"Olur da sen niye çekingen oldun şu aralar,biraz doğal olsana"
"Zaten doğalım ama senin yanına gelince bir tuhaf oluyorum"
Kolunu omzuma attı"Nerde o benim patavatsız belam?"
"Önceden bana baş belası diyordun"
"O eskidendi patavatsız daha güzel"
"Benim birden konuştuğum nerde duyulmuş?" Diyerek kaşlarımı çattım.
"Sen böyle kal patavatsız" diyerek saçımdan öptü.
"Yalnız benim merak ettiğim birşey var" deyince ona baktım.
"Mafya olmam seni korkutmuyor mu?"
"Neden korkuyum ki?"
"Yani adam öldürüyorum ve hiç kendine 'bu adam benide öldürür mü?' Demedin mi?" Dedi.
"Eğer sana güvenmeseydim ve sevmeseydim sence yanında olur muydum?"
"Haklısın"
"Seni seviyorum mafyam" diyerek yanağını öptüm.
"Bende seni patavatsız... bende.." dedi.

👊🏻🛍❤👊🏻🛍❤👊🏻🛍👊🏻🛍👊🏻🛍❤👊🏻🛍❤👊🏻

Azrayla vedalaşıp Aras'ın siyah arabasını bindim.
Alışveriş merkezine geldiğimizde inip onun sıcak ve güvenilir ellerini tuttum.
Ona ve bana birkaç kıyafet baktık. Aras'a ben baktım ve ona kendi seçtiğim şeyleri aldık. Biraz renkli almıştım çünkü hep siyah ve beyaz giyiniyordu. Buz mavisi bir gömlek lacivert bir ceket ve koyu kot pantolon aldık. Bana mı?. Aras gidip elbiseler seçip duruyordu. Bana seçtiği elbise iyiki kısa değildi.
Strapez yavru ağzı bir elbise verdi. Giydim. Ben cıkladım. O da "Ancak yanımda giyirsin,bunu alalım"
Siyah bir elbise giydim. "Bu güzel ama sen siyah giyme yoksa bende giyerim bu isteğimi uyandırıyor"
Beyaz bir elbise giydim. "Bence bu olur diz kapağımıda kapatıyor ve rahat birde bunun üstüne hırka alırız"
"Hmm olur" dedi. Kabinden eşyalarımı almaya gittim. Aras Kasada ödeme yapıyordu. Tam onun yanına gidecekken biri bana çarpmıştı.
"Özür dilerim" diyip giderken birden durdu.
"Vay...bu bizim ezik değil mi kızlar?" Diyerek yanıma geldi. Bu Edaydı. Kahretsin!.
"Elbisen güzelmiş" diyerek kolumdan tuttu.ve göğüsümden itti. Ve yine
"Ama biraz renklense fena olmaz değil mi kızlar?" Derken arkasındaki kızlar ona gülüyordu.
Üzerime portakal suyu dökecekken Aras geldi ve kızın kolunu tuttu. "Ne yaptığını zannediyorsun?" Diyerek benim arkama geçti. Ve kıza sinirle gülerek portakal suyunu göstererek.
"Üstüne portakal suyu boşaltacağınızı söylemeyin sakın!" Dedi.
"Hey sen kim olduğunu zannediyorsun ki?" Diyerek çekinerek söyledi.
"Ben bu kızın sevgilisiyim,ve eğer ona zarar vermeye kalkışırsınız" dedi ve sarı saçlı kızın elinden aldı. Ve Eda'nın başından aşağı döktü. Gidelim diyerek ilk önce beni kasaya götürdü ve çalışan alarmımı söktü. Sonrada çıktık. Ama ellerimi sıkıca tutumuş Aras çok sinirliydi,beni bir köşeye duvara yasladı sonra etrafına baktı. "Bu kızla derdin ne senin?!" Diyerek bağırdı. "Haydi derdini sonra anlatırsında neden karşı koyamadın?" Dedi.
"Şey aslında ben...,bilmiyorum.. ben sadece.." iç çekti ve bana sarıldı.
"Neyse ben varım artık" dedi. Ayrıldıktan sonra elimi tutu. Ve yürümeye başladık.

😱❤️😱❤️😱❤️😱❤️😱❤️😱❤️😱❤️😱❤️😱

Nihayetinde arabadaydık. Bugün çok eğlenmiştik.
Yemek yedik,eğlence merkezine gittik ve inanılmaz bir şekilde rekorlar kıran bir Aras olmuştu. Ben mi?. Ben 556 dan yukarı pek vuramadım. Nihayetinde evimin önündeydik. "Bıraktığın ve aldığın hediyeler için sağol ve beni koruduğun iç-" derken beni öpmesiyle sustum. Ve bende karşılık vermeye başladım. O sırada ayrılmamıza sebep olan Aras'ın telefonu oldu. Lanet okuyup telefonu açtı.

"Ne var lan?!"

"....."

"Geliyorum tamam!"

Dedikten sonra bana baktı. İç çekti. "Yarın görüşürüz patavatsız prensesim" dedikten sonra dudağımı uzun bir öpücük kondurdu.
"Sanada mafya prensim" deyip bende uzunca öptüm.
Aras"Tamam,haydi in yoksa sana o balon kafa kadar yapışacağım" dedi. Güldüm.
"Tamam iyi geceler"
"İyi geceler" dedikten sonra arabadan indim.
O gittikten sonra sokakta "Evet işte bu!" Diyerek ellerimi yukarı kaldırdım.
Her günümüz böyle mutlu geçsin!. Umuduyla eve girdim. 

Ah,Aras gibi biri olsa keşke. Neyse..
Arkadaşlar yazarınız kıyamadı ve bugünde birşeyler yazdı.
Ama şunu size söylemeliyim ki buna alışmayın. Sadece aklıma gelince yazıyorum.
Vote ve yorum yapmayı unutmayın.
Hepinizi çok çok seviyorum kendinize iyi bakın by by 😘😘

İnstagram:Bersu_ulusoy
Facebook:Nse-Bersu ulusoy