Bölüm 15: "Blockhead Styles"
Bölüm şarkısı: This Love- Taylor Swift veya Taylor Swift- I'm Alright
Ve buradan söylemek istiyorum ki, önceki bölüm de, güzel yorumuyla beni çok mutlu eden @taylorxswizzle 'a bu bölümü ithaf etmek istiyorum. Teşekkür ederim, gerçekten. 😍😍😍
----------------
Cama vuran çılgın yağmur damlalarının sesi ve onlara eşlik eden gökgürültüsü, garip bir şekilde beni dinlendiriyordu. Hiçbir zaman gökgürültüsü beni korkutmamıştı. Tam tersine en sevdiklerimdendi. Ve şimdi de şirkete gitmeme engel olamayacaktı.Şu anda şirkete gitmeme engel olacak tek şey, büyük ihtimalle Harry'nin de orada olması olurdu. Fakat ondan kaçmak için bir nedenim yoktu. Yani en azından onun bildiği bir neden yoktu. Her günkü gibi şimdi de, şirkete gidecek ve onunla inatlaşmaya devam edecektim.
Fakat hala nedensizce içimden gelen bir dürtü, beni gitmemem için uyarıyor gibiydi. Belki de ben fazla abartıyordum. Belki de bu dürtü, sadece sıcak yatakta kalma dürtüsüydü.
Üşengeçlik hiçbir zaman hoşuma gitmemişti ve şimdi de, üşengeçliği bırakıp yataktan kalkmam gerekiyordu. Bende öyle yaptım.
Birkaç klasik uykudan sonra hareketlerimi uyguladım, yani kısaca gerinmek.
Sonra ise yüzümü yıkadım, tuvalete girdim ve çıktıktan sonra ellerimi yıkadım. Gardıroptan mavi bir etek ve siyah bir gömlek alıp, külotlu çorapta aldım ve giydim. Saçlarımı sadece taradım ve aşağı indim. Mutfaktan bir iki bir şeyler yiyip çıktım.
Yolda yürürken, yağmur durmuştu fakat yerler elbette hala ıslaktı. Kaymamaya özen gösteriyordum ama üşüyordum da. Şirkete hemen gidebilmek için hızlı adımlar atmam gerekiyordu.
~
Herkese günaydın dedikten sonra kayıt odasına giriş yaptım. Garip bir şekilde Harry'de kendine bir sandalye çekmişti, Edgar ile birbirlerine kötü bakışlar atıyorlardı -buna şaşırmadım işte-. Edgar beni görünce rahatlamış gibiydi ve hemen ayağa kalkıp bana sarıldı. Tebessüm ettim ve bende ona sarıldım. Harry'nin delici bakışlarını üzerimde hissederken nefeslerim kendini aşmıştı. Edgar'dan ayrıldıktan sonra başımı iki yana salladım ve kendime gelmeye çalıştım. Başarınca da, Harry'e kaşlarımı kaldırıp baktım ve "Merhaba ?" Ne bekliyordunuz yani, ona sarılmamı filan mı? Asla.
"Sana da merhaba, Taylor."
Dedi iğneleyici bir ses tonunda, bunu takmadım ve ellerimi belimin iki yanına koydum. Bir şey demesini bekliyordum, sonuçta boşuna gelmiş olamazdı değil mi?
"Uhm...Alison."
Beklemediğim bir şekilde konuşan Edgar olmuştu. Bu kez ona döndüm.
"Ben ve Robin diğer şirketlerin görevlileriyle bir çeşit yemeğe çıkacakmışız. Bu yüzden...Harry sana yardımcı olacak bugün."
Dedi ve titrek bir nefes verdi. Sonrasında ise yanıma geldi ve kulağıma eğilip fısıldadı, "Çok üzgünüm Alison. Böyle olmasını istemezdim. Kendine dikkat et, tamam mı?"
Başımı salladım ve odadan çıkmasını izledim. Koskoca bir gün Harry ile ne yapacaktım ben?
"Bugün ortağız, ha?"
Ona gözlerimi devirdim ve hala çıkarmadığım kabanımı çıkarırken bir yandan da söylendim, "Ya ne demezsin..."
Güldüğünü işittim. "Dün Scarlett ile tanışmışsınız." Dedi. Ona doğru döndüm. Yüzü ciddi bir hal almıştı. Hatırlattığın için çok teşekkür ederim, Harry...
![](https://img.wattpad.com/cover/82556670-288-k878048.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Trouble Ψ Wildest Dreams //DÜZENLENİYOR
FanficHer şey lisede başladı ve uzun bir zamanda da peşini bırakmadı.