Zaman geçti.
Aynı yerdeyim. Ya da yerdeyiz bilmiyorum. Buralarda bir yerlerde ama nerede duruyor göremiyorum.
Hayatım boyunca birçok zorluğun üstesinden gelmeyi başardığıma inanıyorum. Maddi manevi birbiririnden farklı sorunlar ile yolu kesişiyor insanın. Benim seçimlerim dışında onlarcası da yoluma atlamıştı üstelik. Ağlamadım. Aksine gülmeye kalktım. İnsanlar yadırgadı. Yadırgasınlar. Yürüdüm ben o yoldan.
Yaptımları konuşmanın aslında kolay olduğunu öğrenemedim hala. Nitekim dün yürüyemedim ben yolumdan. Yolum yok. Yol yok.
İnsanı elle tutamadıklarınızla yıkabilirsiniz kolaylıkla. Göremediği; dokunamadığı ne varsa acizdir insan kabul ama ağızdan çıkanın yükü yere serer mi? Yere örtündüm. Kalkamıyorum.
İtham; herhalde kötü sözün kaçak katı olmalı. Yapmadıklarınla yerilmek; olmadıkların ile yargılanmak.
Günlerce bağırasım var. Midas'ın kulakları geliyor aklıma. Duyulur diyorum. Kimseye anlatamadığım yerlerde serildim. İçimden söktükleri parçaları bir daha bulamamaktan korkuyorum. Daha şimdiden.
Öyle büyükler ki. Öyle beylik.
Tüm sancılarıma senaryo denildi; vakit kaybıymışım üstelik. İnkar edilendim; inkar edildim.
Yalancılıkla suçlandım. Kaç kez ve kaç köşe başında hatırlamıyorum.
Hatırlamak istemiyorum.
Yerdeyim. Kalkmak istemiyorum.
Yolun ilerisini merak etmiyorum.
Örtündüm.
Görünmek istemiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aklımın Orta Yeri
RandomOyunda kalmak için kimseye ihtiyacım olmadığında anladım, hiç kimse göründüğü kadar kalabalık değil.