7.Bölüm

28 9 6
                                    

   Bölüm şarkısı:Buray-Aşk mı lazım
    Oy vermeyi unutmayın! ;)

    Son bir buçuk saatimiz kalmıştı.Şirkete gidecektik.Üstüme siyah kol detayları olan, tüm vücudumu saran bir kalem elbise giydim.Gözlerime fazla abartılı olmayan bir buğulu makyaj yapıp, fazla kırmızı olmayan ve dikkat çekmeyen bir ruj sürdüm.Son olarak siyah stiletto giydim, ayakkabı olarak.

Aşağı inip bizim köylü güzelinin omzuna başımı dayayıp konuşmaya başladım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Aşağı inip bizim köylü güzelinin omzuna başımı dayayıp konuşmaya başladım.
-Bugün birlikte tasarım yapacağız.Bize iki tane yardımcı tutmuş, çok düşünceli değil mi? Dün beni sevdiğini söyledi, gözlerinde gördüm.O beni seviyor.Yalan söylemiyor.Çok yakışıklı, centilmen, mütevazi, hoşgörülü.Umarım beni üzmez teyzoş.Onu seviyorum.
-Umarım benim güzel kızım, umarım benim Derin'im.Hep mutlu ol çünkü sen mutlu olmayı hak ediyorsun.
    
      Merdivenlerden gelen topuklu sesiyle gözlerimizi oraya çevirdik.Asel çok güzel siyah bir elbise giymişti.Dirseğine kadar uzuyordu kolları, omuzları açıktı ve bir askıyla tutturulmuşdu kaymaması için, göğüs dekolteside bir damla şeklindeydi.Saçlarını arkaya yatırmıştı.Gerçekten güzel ve sanki biraz seksi olmuştu.

Gerçekten güzel ve sanki biraz seksi olmuştu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-Güzel ve seksi,dedim.
-Güzel ve tatlı,dedi.
     Teyzoşla vedalaştıktan sonra dışarıda bizi bekleyen Koray ve Sinan'a günaydın deyip arabaya bindik.Hızlıca şirkete vardığımızda Koray ve Sinan'ı odama çağırıp onlarla konuşmaya başladım.Aras'ın öğleden sonra geleceğini öğrendiğim için rahattım.
Melis: Çocuklar sizinle bu konuşmayı yapmak için uygun bir zaman olduğu için sizi çağırdım.Yani Aras olsaydı konuşmazdım.Ama Aras yok ve konuşabiliriz.Yani anladınız değil mi?
Koray:Anladık,anladık.Yenge ne konuşacaktık?
Melis:Evet,o konuya gelirsek, başlayalım.Oturun lütfen.
Melis: Öncelikle benim yanımda olduğunuz her zaman benim sözümü dinleyeceksiniz.Normal erkekler gibi giyinin,mafya adamı gibi değil.Tabii ki bir tasarımcı olarak erkek modasına uygun giyineceksiniz.Ama beni toplantılara götürürken takım elbise giyin.Ayda bir abur cubur günü ve alışveriş günü yaparım.Arkadaşlarımla veya Aselle.O zamanlar size liste veririm ya da siz bizi götürürsünüz.Konuştuğumuz bütün her şey unutulur.Ancak yaşadıklarımız unutulmaz ve anlatılabilir.Anlaşıldı mı?
Koray ve Sinan: Anlaşıldı.
Melis: Şimdi önemli konuya gelince bir listemi çıkarayım.İlk olarak bana bir balkonu olan güzel bir mekan bulun.Mekana puf yastıklar ve rahat sandalyeler koyun.Bütün çerezler bulunsun.İçki,alkol olmayacak.Sakın ha,bir damla bile alkol olmayacak.Küçük kapkekler falan olabilir.İçecekler bol olsun.Bir oda olacak.İçiniben döşeyeceğim ancak o odaya üç masa konulmasını istiyorum.İkinci olarak bir DJ bulun.Bütün şarkıları bilsin.Roman havasından doğu müziğine kader, popüler müzikten arabeske kadar her şeyi bilsin.O da bittikten sonra ışıklar rengarenk olsun.Mutlaka beyaz ışıkta olsun.En önemli maddelerden birine geldik.Beş katlı bir pasta istiyorum.Üzerinde 26 mum olsun, düzenli dağıtılmış mumlar.Sakın pastaya bulaşmasınlar.Pastanın içinde çok yağlı krem şanti istemiyorum.Pastanın içi çikolatalı olacak.Dışına tam olarak karar veremedim.Pastanın örneklerini yarın tatmak istiyorum.O yüzden ilk bu işi yapabilirsiniz.Gerçek pasta olacak.Diğer bir görevde bu konuşmadan kimsenin haberi olmayacak.Bu oda ve ben hariç kimse bilmeyecek.Benim güçsüz olduğumu sanmayın. Her haftasonu spor salonuna ve dövüş kursuna giderim, yedi yaşında başladım bu işe. Gerisini siz düşünün. Eğer benden korkmuyorsanız yüklü miktarda paramın olduğunu da bilin. Bu doğumgünü Aras'ın  ve onun arkadaşlarını çağıracaksınız. Listesi de burada. Zaten 100 kişi gelecek benimkiler hariç. Büyük bir mekan istiyorum kalabalık olmasın. Rahat takılabilelim anlaştık mı?

Onlara baktığımda dediklerimi not almaya çalışıyorlardı, bazı yerlere yetişmemiş oldukları için birbirlerine bakıyorlardı. Tekrar aynı soruyu sorduğumda "Anlaşıldı" dediler. "Herşey dediğim gibi olacak, eksik istemiyorum" dedim. Hızlıca kafalarını salladılar. "Ben yine de önlem alayım" dedim. Yanlarına yaklaştım ayağa kaktılar, biri sağımda biri solumdaydı. Ortalarına geçtim "Marifetlerinizi göreyim"dedim. Dirseklerimi kaldrıp karınlarına vurdum. Bu hareketi severdim. Kapıyı açıp dışarı çıktım. Karinlarını tutmuşlardı. İlk kasılırdı, bir süre sonra sonra acıyı hissederdiniz ardından iğne batıyor gibi olur, bir süre sonra geçerdi. Aras'ın odasına girip masaya oturdum. Sekreterden bir kahve rica ettim. Kahvemi yudumlarken çizim yapmaya başladım.  Kalemin kağıdın üzerinde bıraktığı izi seviyordum. Uzun süre çizim yaptım. Aras'a yakışacak şık bir takım elbise çizmiştim. Bu takımı ben dikecektim. Aras'a nasıl dikeceğimi tam olarak bilmesem de ona küçük bir yalanla bu işi yutturabilirdim. Çizim yaparken nerede olduğumu unuturken, yorulmuştum. Koltuğa oturup bacaklarımı uzatıp ayakkabılarımı çıkardık, kendimi uykunun kollarına bıraktım.

Aras'ın ağzından... 

Annem ve babamla kahvaltı yapıp iş konuştuktan sonra şirkete gittim. Melis'in odasına girdiğimde orada olmadığını gördüm. Sekretere sorduğumda bilmediğini söyledi. Neredeydi bu kız? Odama girip Asel'i arayacakken koltukta şık bir elbiseyle, ayakkabılarını çıkarmış ve saçları topuz olan bir Melis bulmayı beklemiyordum. Gerçekten çok güzel bir kızdı ve ben onu ilk gördüğüm zaman aşık olmuştum. Onun gözlerine, saçlarına, kokusuna hayrandım. Dün gece onun kalp atışlarını duymuş ona aşkımı itiraf etmiştim. Dudaklarının tadını iki saniye de olsa tatmıştım. Tuğçe'yi düşünmeyecektim. Biz istanbula gelince onunla buluşmuş ona bu işin olmayacağını söyleyip tehdit etniştim. Onun Melis'le arama girmesini istemiyordum. Bunları düşünmeyi bırakıp Melis'in yanına yaklaştım, alnına küçük bir öpücük kondurdum. Uyanmaması için yavaş hareket ederek onu kucağıma aldım. Yatak odasına girip yavaş adımlarla onu yatağa indirdim. Gözlerini açtı, "Uyu güzelim ben burdayım" dedim.

Melis: Aras...

Aras: Efendim güzelim? 

Melis: Çizimleri dosyaya koy.

Aras: Tamam meleğim. 

Yanağına bir öpücük koyup, odadan çıktım. Masanın üzerindeki çizimlere bakıp gülümsedim. Gerçekten on parmağında on marifet vardı. Bu tasarımları çok ünlü şirketlere satabilirdik. Kısa bir süre sonra İtalya'ya gidip bir şirketle anlaşma imzalıyacaktım. Yanımda Melisi de götürmeye bir tarafa bırakıp çizim yapmaya başladım. Tam o sırada Melis geldi yanıma ayağa kalkıp "Günaydın güzel sevgilim" dedim. Onu görünce enerjim yerine geliyor, kendimi iyi hissediyordum. Kendi odasına geçip oda çizim yapmaya başladı. Öğlen yemeği için onu çok güzel bir restorant'a götürecektim. Melis benim sevgilim olmuştu ki ben onu Cafe'de gördüğüm akşamdan sonra birdaha göremem sanmıştım. Hem çizim yapıp hemde onu izliyordum arada göz göze gelince gülüyorduk. Saat 1 olmuştu çizimimi dosyaya koyup Melis'in odasına gittim, sarılıp öptüm. "Çantanı al yemek yemeye gidelim diyince "Seni seviyorum" diyerek boynuma sarıldı. Dur bekle, dedi. Aynanın karşısına geçip makyaj yapacakken "Makyaj yapma" dedim. 

Melis: Neden? Güzel olmak istiyorum.

Aras: Güzel olmanı istiyorum. Doğal olmanı istiyorum. Makyaj yapınca çok güzel ve manken gibi görünüyorsun. 

Melis: Tamam, öyleyse. Peki, nereye gideceğiz.

Aras: Nereye gitmek istersin?

Melis: Balık ekmek yemeye gidelim. Uzun zamandır yemiyordum.

Aras: Ben lokantaya gitmeyi planlamıştım ama o da olur. Bugün seninim güzelim. Kafa nereye biz oraya.!

Aşk Tesadüfleri SeverHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin