For the Media

1.3K 65 0
                                    

Dıııt. Dıııt.

Telefonum kontrol etmeden önce bir kez daha Tumblr'ı yeniledim. 'Yarı-resmi randevu bu akşam 7'de. Kıyafetlerin akşam dairene teslim edilecek. -Catherine.' İyi olmana kadar sadece bir kaç saatim vardı, bu yüzden anasayfamda aşağılara inmeye devam ettim. Dakikalar saate döndü, ve kapımın zili çaldı. Ayaklarım zeminle mücadele ederken, kapıyı sevimli sarışın bir kadına açtım.

"Sen Arianna olmalısın." gülümsedi, "Catherine beni randevun için seni hazırlamam için gönderdi. Ben Lou ?" Aman Tanrım. Lou Teasdale makyajımı yapmak için gelmişti. Heyecanlı gözükmemek için, bende ona güşümsedim ve içeri davet ettim.

"Buraya bu kadar erken geleceğini bilmiyordum." Ne giyiyorum diye aşağıya doğru baktım. Şort ve eski kolsuz bir tişört. Paspasa benzeyen saçlarımdan bahsetmiyorum. "Muhtemelen evsiz insanlar gibi görünüyorum." Güldü ve kafasını salladı.

"İnan bana, daha kötülerini de gördüm." Lou kıkırdadı. "Neden bir duşa girmiyorsun, çıktığında da başlarız." Kafamı salladım ve duşa gitmeden önce iznini istedim.

Oturma odasına adım atar atmaz, kendimi koltuğun üstünde Lou yüzüme pudra sürerken buldum. Maskaray ve diğer şeyleri de eklerken, sesimi çıkarmadım ama gerçekten ne giyeceğimle ilgili endişeliydim. Makyajım bittiğinde, sıra saçıma ne yapacağına gelmişti. Elbisemi gördüğümde, dakikalar içinde saçlarıma kabarık bir model yaptı. Şık mavi bir elbise ve eşleşen topuklu ayakkabıları aldım. Daha sonra onları giydiğimde, Lou düzeltti. Telefonu çalarken, bir şeyler hakkında konuşuyordu. Dikkatini uzun konuşmasına vermiş, o konuşurken beceriksizce benim yanımdan ayrıldı. Bir süre sonra, bana hızlıca hoşçakal dedi ve yola çıktı. Telefonum mesajla beraber titreşti. 'Yoldayım.' Bu Harry tarafından aldığım ilk mesajdı. Dakikalar sonra Harry kapıdaydı, mavi düğmeli bir takım elbise giymişti.

"Güzel görünüyorsun." diye belirtti, "bu elbise sende gerçekten güzel görünüyor." gözlerimi devirdim, yanaklarıma kadar kızardığımı hissediyordum. Arsız sırıtışı gitti ve bende gülümsemeye çalıştım ama başaramadım.

"Sende." Harry beni birkaç metre ötede kaldırımda ki limuzine yönlendirirken, dışarıdaydık.

"Bu sefer nereye gidiyoruz ?" diye sordum ayrıldığımızda.

"Şehirde ki moda şovuna." O zaman, pek uzun sürmeyecekti yol. "Orada bir sürü paparazzi olacak."

Kısa sürecde vardık, kapım büyük, kaslı bir adam tarafından açıldı. Harry'nin benim tarafıma gelmesini bekledim ve beraber binaya doğru yürüdük. Etrafımızda ki kameranın flaşları beni kısa bir süreliğine şaşırttı ama iyiydim. Catherine'ı bize el sallarken gördük ve Harry aniden elimi kendi elinin içine aldı. Göz kamaştırıcı bir şekilde, bize doğru geldi.

"Burada kaç tane habercinin olduğunu biliyor musunuz ?" Harry ve ben beraber etrafımıza baktık ve kafamızı salladık. "Eğer bu ilişkinin satmasını istiyorsanız, el ele tutuşmaktan başka daha fazla şey yapacaksınız!" Açıkçası yetersiz sevgimize oldukça sinirlenmişti. Girişe doğru yürüdü ve insanlarla sohbet etmeye başladı.

"Gerçekten ne yapabilir ?" kimse bu fikirde değilmiş gibi, Harry'ye baktım. "Harry?"

"Ah, şaşıracaksın." Kolu belimi sardı ve gideceğimiz yere yönlendirdi. Bize ayrılan yere oturduk ve şov başladı. Kısa bir aradan sonra ışıklar yavaşça yeniden açıldı. Birkaç koltuk ileride oturan Catherine sinirli bakışlarını bize yolluyordu. Birazdan olacak şeyler bütünüyle beni şaşırtacaktı.

Harry'nin kolları ensemden geçerek boynuma dolandı, dolgun dudakları benimkisiyle bağlantıya geçti, beraber uzaya doğru kaldırdı. İlk başta tereddüt ettim, nasıl tepki vereceğimi bilmiyordum. Ayrılmadan önce, öpücüğümüze gayret gösterebilirdim ama etrafımızda ki bütün flaşları fark ederken odasının tekrardan bulanıklaştığını fark ettim.

"Bu da neydi?" diye sordum; bu öpücük karşısında gerçekten şaşırmıştım, hemde en son kısmında.

"Sadece meyda için birkaç şey." Bakışlarını tekrar şova çevirdi. Oh.

----------------------

Hired For Styles (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin