"Are you nervous ?"

422 26 1
                                    

"Günaydın güzelim." Harry yüzüme öpücükler kondurarak uyandırdı. Mırıldandım ve diğer tarafa döndüm, Harry ve ben ne planladıysak umarım biraz adha uyumam için zaman vardır. "Kalk hadi aşkım."

"Hayır."

"Hadi." Elinin belimi tuttuğunu hissettim ve beni kendine çekti, yüzümüzün arasında santimler vardı. Dudakları yumuşak ve sıcaklığıyla beni buldu, "12'de dövme salonunda olmamız gerek." 

"Saat kaç şuan ?" diye sordum, umarım 7'dir.

"11.30"

"Ah." diye homurdandım. Güldü ve oturur pozisyona getirdi beni, saçlarımı yüzümden çekti ve tekrardan dudaklarımızı birbirine kilitledi. "Bugün gidecek miyiz ?"

"Evet," güldü, yataktan kalktı ve yerde kıyafetlerini aradı. "Üstünü giyin, gitmemiz gerek."

"Bana dövmenin ne olduğunu söyleyecek misin ?" 

"Hayır." diye cevapladı, yüzünde aptal bir gülümseme vardı. "Sadece bekle ve gör."

"Ya beğenmezsem ?" diye sesli bir şekilde düşündüm.

"Sonra salak gibi gözükeceğim." yüzümü taradı, muhtemelen şüphemi fark etmişti. "Seveceksin aşkım."

"Nereden biliyorsun ?"

"Çünkü seni herkesten iyi tanıyorum." sırıttı. Bu doğruydu, o beni kendimden daha da iyi biliyordu, gerçekten, ama bunu dışa vuramamıştım. "Bana güvenmiyor musun ?"

İç çektim.

"Güveniyorum ama..."

"Güzel, üstüne bir şeyler geçir ve gidelim." Odada bir şeyler ararken ben de gözlerimi dinlendiriyordum. Bugün bir şeyler yapmak için çok tembel hissediyordum, sadece Harry ile kalmak istiyordum. "Burada, giy bunlardı." Elime siyah bir tişört ve kapri tutuşturdu. Omuz silktim ve üstümü giyindim, erkek arkadaşım her ne seçtiyse normaldir.

"İlk önce bir şeyler yiyebilir miyiz ?"

"Oyalama."

"Açım."

Tamam, belki biraz oyalamaya çalışıyor olabilirdim, ama kim daha bilmediği bir dövmeyi birkaç dakika sonra yaptırmayı isteyebilirdi ki ? Hala ne olduğunu bilmiyordum ve sözde yarım saat içinde orada olmalıydık.

"Tamam, hadi Liam'a gidelim ve yolda McDonalds'tan bir şeyler alalım, hadi." kolumu tuttu ve mırıldandım, hızlıca ayakkabımı giydim, hala dövmenin ne olduğunu merak ediyordum.

Bir parçam, Harry'yi biliyordu, bunun normal bir şeyler olduğunu söylüyordu, bir basketbol filesi ya da flamingo ya da ona benzer bir şey. Ama diğer parçam ise bunun bir cümle olduğunu söylüyordu.

"Bekle." durdum. "Liam da mı geliyor ?" 

Liam'la bir problemim yoktu, sadece merak etmiştim. O da mı dövme yaptıracaktı ? Biz dövme yaptıracak garip üçlü müydük ?

"Evet, sorun olur mu ?" Eğer buna cevap vermezsem Harry Liam'o aramayacakmış gibi görünüyordu. 

"Hayır tabii ki de." kafamı salladım, üstümü giyinmiş ve Harry ile odada karşılaşmıştık. "O da mı dövme yaptıracak ?"

"Hayır, sadece ilk dövmeni yaptırırken seni videoya çekecek!" diye alkışladı. Kafamı salladım ve ona baktım. "Şaka yapıyorum, o da dövme yaptıracak Ari."

"Ari ?" Kıkırdadım. En son Cassidy'den duyduğumdan beri bu ismi duymamıştım. Harry'den duyunca çok garip gelmişti, kim beni Arianna diye çağırıyordu ki. Kim sadece beni Arianna olarak çağırıyordu. "Ne zamandan beri böyle sesleniyorsun ?"

Yüzü pembeye döndü ve Aman Tanrım çok kusursuzdu. Kafasını salladı ve holün kapısını açtı, son söylediğimden sonar hiçbir şey söylemedi, bu ismi söylerlerken daha küçüktüm.

"Ari ve Harry." dedim, utanmış liseli kız sahte gülüşünü yaptım. Harry gözlerini devirdi ve homurdandı, yavaşça gamzeleri görünmeye başlamıştı.

"Kapa çeneni." güldü.

"Ne ?" diye sordum, hala Ari dediğinden beri biraz sırıtıyordu. Çok tatlıydı, gerçekten.

"Geç kalacağız, biliyorsun." konuyu değiştirdi, beni kapıya götürdü. Topuklarımla durdurmaya çalışıyordum. "Arianna."

"Kim ?" diye takıldım. "Sadece Ari'ye cevap veriyorum." tekrar gözlerini devirdi, gülüyordum ve asansöre doğru gidiyordum.

"Biliyorsun sen deki ergenliğin benim favorim." dedi.

"Öyle mi ?" Liam kapıyı açtığında iğrenç esprimi de bitirmiştim.

"Hazır mısınız ?" Liam sordu. Bir eşofman ve tişört giymişti, cüzdanı elinde asansöre doğru ilerledik.

"Hayır." mırıldandım, yeterince yüksek sesle böylelikle Harry duyabilirdi. Dürüst olmak gerekirse, vücuduma iğneyle bir şey yapmaktan korkuyordum. 

 "Gergin misin ?" Liam bana gülümsedi ve kafamı salladım. Evet, gergindim. Aşırı derecede gergindim.

"Olma." Harry beni göğsüne çekti ve kollarımı kavuşturdum. "Hiçbir şey hissetmeyeceksin. Sanki-"

"Siz çocuklar 5 yaşında dişçiye gidiyormuşum gibi hissettiriyorsunuz." diye sızlandım. 

"Gitmeden önce bir şeyler alsak olur mu ?" Harry Liam'a baktı, kafasını salladı ve açlıkla ilgili bir şeyler söyledi.

Asansörün kapıları açılınca ilk Harry çıktı ve ardından beni de yanına çekti. Harry beni takip etti, ardından Liam da onu. Dövme dükkanına giderken bir McDonalds'ta durduk, yiyebildiğim kadar yavaş bir şekilde yemeğimi yedim. Yolda giderken Harry sodamdan bir kaç yudum almıştı, içeceklerle içeri girmeye izin vermiyorlardı ve o da bana yardım ediyordu. Elbette. 

Siyah yazılarla "dövme" yazılmış yere girerken midemin düğüm olduğunu hissediyordum. Ve aman Tanrım, birkaç saat sonra dövme yaptıracaktım.

Hired For Styles (Türkçe)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin