6. BÖLÜM

94 6 0
                                    

Bu bölümü premsesin_defteri 'ne ithaf ediyorum. Bana her zaman destek olduğun için teşekkürler. 🙏
Seviliyorsun 😘

Keyifli okumalar!

Zilin çalmasıyla yarısını çıktığım merdivenleri indim. Bu saatte kimdi ki? Annem ve babam olamazdı. Bu saatte dönmezlerdi. Dönseler bile anahtarları vardı. Zille birlikte kapıdaki tokmağında çalınmasılya adımlarımı hızlandırdım. Kapının önüne geldiğimde gözlerimi kapının üzerindeki küçük deliğe dayadım. Kapıda İlsu vardı. Bir eli zilde, bir eli tokmaktaydı. Beni merak etmiş olmalıydı.

Eve onlara haber vermeden gelmiştim. Daha fazla merakta bırakmak istemediğim için kapıyı açtım. İlsu beni görünce endişe ile tüm vücudumu hızla gözden geçirdi. Son olarak yüzümü taradıktan sonra gözlerimde durdu. Açık pembe rujla renklendirdiği dudaklarını birbirine bastırmıştı. Hızlı hızlı soluk alıp veriyordu. Az önce ısrarla zile basan eli koluna astığı çantanın üzerindeydi. Çantanyı sıkı sıkı tutmuştu. Galiba endişelenmekle kalmamış bana birazda kızmıştı.

Aramızdaki sessizliği ince sesi bozdu. Her zamankinin aksine sesi olabildiğince sertti.

"Nerdesin sen, neden haber vermeden çekip gidiyorsun. "

Ne söyliceğimi bilmiyordum. Ona olanları tabiki anlatacaktım ama şuan çok sinirli görünüyordu. Önce sakinleştirmeye karar verip elimi sırtına koydum. Hafifçe içeri doğru itekledim.

" İçeri geç hadi. Biraz uzun bir mesele."

Yüzüme bakmayıp büyük adımlarla salona yöneldi. Kapıyı kapatıp bende hemen arkasından gidecek iken hala kolumda olan çantaya takıldı gözüm. Küçük siyah çantayı kenardaki vestiyere bırakıp salona yöneldim. Ben eve daha yeni gelmiş çantamı bile çıkaramamışken İlsu nasıl bu kadar hızlı gelmişti ki buraya.

İlsu tekli koltuklardan birine kendisi oturmuş diğerine çantasını fırlatmıştı. Kırmızı çanta koltuğun ucunda duruyordu. İlsuya en yakın koltuğa oturdum. İlsu gözlerini bana dikmiş açıklama yapmamı bekliyordu. Daha fazla bekletmeden yumuşak bir ses tonuyla konuşmaya başladım.

" Orda daha fazla kalmak istemedim "

İlsu sözlerimden sonra yüzümü incelemeye başladı. Birşeyleri ölçüp tartıyormuş gibi bir hali vardı. Birden ifadesi yumuşarken gözleri sevgiyle bakmaya başladı. Elini dizimde duran elimin üzerine koydu. Destek olmak ister gibi bir hali vardı.

" Neden kalmak istemedin? Bir sorun mu var Melsa? Bugün de kötüydün zaten. "

" Evet birşey var  ama sorun mu değil mi bilmiyorum "

Aslında Koraya kızgındım. Omuzumu öpmesine de bir anlam verememiştim. Ama öpücüğünün içimdeki ölü kelebekleri diriltip bana yaşattığı histe hoşuma gitmişti.

İlsu gözlerime bir kaç saniye baktıktan sonra aklına birşey gelmiş gibi irkildi. Hemen ardından göz devirip hızla konuşmaya başladı.

" Yoksa Korayla kavga mı ettiniz yine? "

Yüzümü bir tebessümün kaplamasına engel olmadım. Kızın aklına ilk gelen şey bizim kavga etmemizken Koray omzumu öpmüştü . Daha fazla uzatmadan direk söylemeye karar verdim.

" Hayır, Koray beni omzumdan öptü. "

İlsu dediklerimi anlayamamış gibi suratıma bakmaya devam etti. Dudakları aralanmıştı. Koltuğun ucuna doğru gelerek bana yaklaştı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 27, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MAYIS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin