17. Bölüm

438 18 1
                                    

Nurbanu Sultan işittikleri karşısında şaşkın bir o kadar da öfkelenmişti. Oturduğu yerden kalkarak çatık kaşları ile sesini yükseltti:

'Derhal getirin bana Safiye'yi!!'

'Emredersiniz Sultanım.'

Canfeda soluk soluğa koşarken Safiye Sultan ise haremde keyifliydi. Canfeda'nın yanına yaklaşması ile yüzündeki gülümsemenin yerini ciddiyet almıştı.

'Sultanım..'

'Ne var Canfeda?'

'Nurbanu Sultanımız sizi emrettiler.'

Safiye Sultan hemen ayağa kalkarak haremden ayrılmıştı. Dairenin kapıları açıldığında öfkeyle oturan Nurbanu Sultan'ı görmüş ve selam durmuştu.

'Sultanım beni çağırtmışsınız.'

'Sen kimsin? Ha sen kim oluyorsunda bu cürreti nerden buluyorsun?'

'Sultanım bağışlayın ne dediğinizi anlamıyorum ben yine ne yapmışım da bu kadar öfkelendiniz. Malum beni hiç sevmezsiniz.'

'Doğru seni zerre sevmem lakin huzuruma çıktığın ilk gün sana söylemiştim sen sadakâtini göstermek yerine karşımızda olmayı seçtin.'

'Ben doğru bildiğim yoldayım Sultanım.'

'O yol senin sonun olacak evvela hesap ver Nihan hatuna yaptıklarının hesabını!'

'Nihan hatunun başına gelenler ne acı yüzünü yakmışlar.'

Nurbanu Sultan öfkeyle yerinden doğrulmuş ve Safiye Sultana yaklaşmıştı.

'Sen benimle alay mı ediyorsun kendin yaptın geçmişsin karşıma saf ayağına yatıyorsun ben senin gibileri iyi bilirim.'

'Dairesinde kalan Ayşe hatun herşeyi itiraf etmişken beni nasıl itham edersiniz Sultanım?'

'Murad'ın koynuna girdiği için olabilir mi ?'

Safiye Sultan şimdi ne diyeceğini bilmiyordu gözlerini kaçırdı ve düşündü bu işin içinden çıkamazsa Nurbanu Sultan onu ele verecekti ki gözü masanın üstündeki gümüş şişeye çarpmıştı gözleri fal taşı gibi açılmıştı Şehzade Murad'ın yansımasıydı bu. Dairede yalnız değillerdi Şehzade Murad'da tüm konuşmaları dinliyordu. Safiye Sultan hemen kafasını geri çevirdi ve sözlerine devam etti.

'Nihan benim hizmetimdeydi en güvendiğim cariyemdi duyunca öfkelendim ona vurdum hatta sonrada dairemden kovdum lakin yüzünü yakmak aklımın ucundan bile geçmedi siz ise oğlunuzun iki evladının annesini böyle bir şeyle itham ediyorsunuz bu kadar mı nefret ediyorsunuz benden?

Nurbanu Sultan  duydukları karşısında hayli şaşkındı ağzını açamadan Safiye Sultan daireden ayrılmıştı.

Şehzade Murad ise saklandığı yerden çıkıp Validesinin yüzüne bakıyordu. Nurbanu Sultan hâyli şaşkın ve ne diyeceğini bilemiyordu.

'Oğlum ben..'

'Artık yeter validem. Safiye haklı ondan bu kadar mı nefret ediyorsunuz? artık yeter hepimizin selameti için buna bir son verin.'

Şehzade Murad'da daireyi terk etmişti.

--

Kıbrıs'ın Fethi

Osmanlı'nın büyük zaferi Sultan Selim'in babasına verdiği büyük söz. Tüm payitahtta büyük bir coşku ile kutlanıyordu Kıbrıs'ın fethi. Harem-i hûmayun'da eğlenceler tertip edilmişti Mihrimah Sultan tarafından.

'Destur! Mihrimah Sultan hazretleri.'

Mihrimah Sultan tüm ağır başlılığı ve asaleti ile taşlıktan geçerken Nurbanu, Selimiye ve Safiye Sultan'ın gözleri onu izliyordu.
Mihrimah Sultan haremde ki yerini aldıktan sonra elini havaya kaldırarak eğlence kaldığı yerden devam etmişti.

'Sultanım ben pek duramayacağım rahatsızım biraz müsaadenizle daireme dönmek isterim.'

Selimiye Sultan lafa atıldı.

'Hayrolsun Nurbanu bu zafer seni pek hoşnut etmedi herhalde malum sen venediklisin.'

'Ne alakası var! Geldiğim topraklar olabilir lakin şuanki mevcudiyetim Osmanlı Hanedanına mensup bir Sultanım.'

'Tamam yeter kendinize gelin. Eğer iyi hissetmiyorsan çekilebilirsin Nurbanu.'

Nurbanu Sultan ayağa kalkarak eğilmiş ve haremden ayrılmıştı.

•••
Sabah ışıkları vurduğunda şifahaneye Safiye Sultan girmişti. Karşısındaki yatakta yüzü, gözü sarılı yatan Nihan hatun vardı. Safiye Sultan usulca Nihan'ın başına eğildi:

"Zavallı Nihan bak artık bir yüzün bile yok. Nurbanu Sultan için değdi mi yüzünden olmaya.."

Safiye Sultan ellerini Nihanın sargılı yüzünde gezdirirken Nihan ise ağlamaklı bir şekilde kıpırdıyor konuşmaya çalışıyordu.

"Şşş! Yorma kendini sana sadece şunu söyleyeceğim, bana ihanet eden bedelini ağır öder sende yüzünle ödedin. "

Safiye Sultan şifahaneyi terk ettiğinde gözlerinde ki öfke iyice büyümüştü artık Nurbanu Sultan ile büyük bir savaşın ilk adımını atmıştı.

Sultanların SavaşıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin