Sultanların Savaşı

6. Bölüm

Sultan Selim saltanatının daha ilk yıllarında idi ve biran evvel sefer kararı alması icap ediyordu. Bugün ki katıldığı divanda Vezir-i Âzam'ına şöyle dile getirdi:

'Söyle bakalım Sokullu sefer vakti gelmiştir sen ne dersin ?'

'Hünkârım elbette ki her padişah gibi ilk yılınızda bir sefer kararı almanız icap eder bir çok kez gözden geçirdim lakin boğazların güvenliğini sağlamak gerekir, Sakız Adasına sefer düzenlemeliyiz.'

' Vezir-i Âzam hazretlerinin hakkali var hünkarım böylelikle Ada venediklilerin ve cenevizlilerin elinden alınmış olur.'

'Âla hazırlığınızı yapın o vakit Sokullu ilk hedefimiz Sakız Adasıdır.'

'Emri ferman yüce Hünkarımızındır.'

●●●

Mihrimah Sultan dairesinde oturuyor Sultan Selim'in divanlarına el atıyor her daim kardeşine yol gösteriyordu bugün ki divan ise onun için ayrı bir önem taşıyordu.

'Hayır olsun nereye böyle Sultanım?'

'Merak ediyorum Sümbül acaba Selim ne yaptı yanına gidiyorum şimdi.'

Mihrimah Sultan has odanın yolunu tutmuştu.

'Hünkarım Mihrimah Sultan Hazretleri geldiler huzura kabul bekler.'

'Alın içeri.'

Mihrimah usulca içeri girerken Nurbanu Sultan ise hemen dizlerini kırarak selam durdu.

'Mihrimah güzel kardeşim hoşgeldin.'

'Bu sabah yanıma uğramayınca ben geleyim dedim zira seninle konuşacaklarım var.'

'Hayrolsun kötü bir şey mi?'

Mihrimah Nurbanu'ya bakarak kafasını geri Selim'e döndürdü.

'Yoo hayır, Nurbanu beni kardeşim ile yalnız bırak.'

Nurbanu yine sinirlenmişti Selim ise başını onaylarcasına sallamıştı Nurbanu tekrar dizlerini kırıp daireden çıktı.

'Gel otur şöyle de anlat.'

'Bugün ki divanın hakkında konuşmak isterim mâlum Sokullu pek telaşlı ve meşkul bende merak ettim doğrusu.'

'Her padişah gibi bende sefer kararı aldım nihayetinde vakit gelmişti.'

Mihrimah gülümseyerek sordu

'Nihayet bir hükümdar olarak asıl kararını vermişsin nerenin fethidir bu ?'

'Sakız adasını kuşatacak Sokullu.'

'Sokullu mu kuşatacak anlamadım?'

'Evet ne var bunda şaşırılacak ?'

'Selim sen ne dediğinin farkındamısın ? Vezir-i Âzam mı feth edecek sen bir hükümdarsın unuttun mu?'

'Bu kararıda bir hükümdar olarak aldım izahat verecek değilim.'

'Sen iyi değilsin bu nedemek her daim bir hükümdarın yeri cenk meydanı ve askerinin başında olmaktır eğer gitmezsen ne derler bir düşünsene.'

'Benim kararıma kimse karşı gelemez sende dahil Mihrimah!'

'Sen koskoca Sultan Süleyman Han'ın oğlusun cennet mekanı babamız adını tarihe altın harfler ile yazdırdıysa bileği ile kazandığı savaşlardır sana bu mu yaraşır? Askerin seferde iken senin sarayda oturman mı?'

'Yeter Mihrimah bu sefere katılmayacağım anladın mı şimdi beni yalnız bırak.'

Mihrimah sinirli tavrı ile daireyi terk etti.